İlahiyat Anadolu Lisesi Programı - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

İlahiyat Anadolu Lisesi Programı

Barış UzunahmetBarış Uzunahmet

Kuruluşu aceleye getirildiği ve hesapsız kitapsız yapıldığı için Hala Sultan İlahiyat Koleji ülkede tartışılır olmaya devam ediyor.  Bu tartışmalar genel olarak ideolojik, politik, din odaklı olmaktadır. Elbette bu tartışmalar önemlidir ve dikkate alınmalıdır. Ancak unutmamak gerekir ki öyle ya da böyle Hala Sultan İlahiyat Koleji bir eğitim kurumudur ve öznesi de çocuklardır.

Tarihçesine kısaca bir göz atmakta yarar var. Okulun ilk adımları 2011-12 öğretim yılında Haspolat Meslek Lisesi’nde açılan ilahiyat bölümü ile atıldı. Öğretim yılı başlamış yanılmıyorsam Kasım ayıydı ve apar topar bu bölüm açılmış oldu. Hesapsız kitapsız dedik ya! Ardına 2012-13 öğretim yılında bu kez İlahiyat Bölümü, okula çevrildi ve TED Koleji’nin boş binaları kullanılarak İlahiyat Koleji hayat buldu. 2013-14 öğretim yılında ise okul bugünkü binasına taşındı ve Hala Sultan İlahiyat Koleji oldu. Bilinen kolej sınavları ile birlikte bu okula öğrenci alınmaya başlandı ve güya TMK’lardaki İngilizce program takip edildi. Ancak bu okula alınan öğrencilerin büyük bir çoğunluğu bu programı takip edebilecek yeterlilikte değildi ve yıllar içerisinde bu, sorun olarak okulun önünde durdu ve hala duruyor. Zaten bu yıl Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı kolej sınavı ile okula alınması gereken 120 kişilik kontenjan için 55 puan barajı koyunca okula sadece 63 kişi kayıt yapabildi. Çünkü sınava katılan 276 kişi arasında sadece 63 kişi 55 puan üzeri alabildi.


Zaten geçmiş yazılarımda da ben “bir İngiliz okul anlayışından ilahiyat olmaz” diye defalarca yazmıştım. İlahiyat Anadolu Lisesi Programı daha hiç gündemde yokken, bundan tam bir buçuk yıl önce ben 25 Şubat 2018 tarihinde bu köşede şunları yazmıştım: “6. Sınıftan okula giren çocukların hiçbiri 9’uncu sınıfta bugüne kadar IGCSE Programı’nı seçen olmamış… Hala Sultan İlahiyat Koleji değiştirilip dönüştürülürken bu konu da dikkate alınmalıdır. Belki de okulun Türkiye’deki gibi “İlahiyat Anadolu Lisesi”ne dönüştürülmesi gerekmektedir. Zaten okul şu andaki uygulaması ile doğal olarak kolej olmaktan çıkmış, Türkiye’deki üniversitelere yeni adı ile YKS(Yükseköğretim Kurumları Sınavı) aracılığı ile öğrenci göndermeyi hedeflemektedir.”

Elbette bunun böyle olmasının sebepleri arasında bu okulda öğrenim gören çocukların büyük bir bölümünün Türkiye kökenli olmasıdır. Yani bu çocukların A Level programını seçmesinin bir anlamı yok. Yani bu çocukların elinde AB pasaportu yok ve bu çocukların Avrupa’da okumaları çok zor. Dolayısı ile aslında Hala Sultan İlahiyat Koleji, kolej statüsünden çıkarılmalı ve tamamen Anadolu Lisesi’ne dönüştürülmelidir. Çünkü bu çocukların büyük bir çoğunluğunun hedefi Türkiye’de üniversite eğitimine devam etmektir.

TC-KKTC Milli Eğitim Bakanlıkları arasında imzalanan İşbirliği Mutabakat Zabtı’na göre Hala Sultan İlahiyat Koleji içerisinde İlahiyat Anadolu Lisesi Programı açılacak ama İGCSE programı da devam edecekmiş. Eylül ayından itibaren İlahiyat Anadolu Lisesi Programı’na 6’ncı sınıfına öğrenci alınacak. Kaç kişi ve nasıl alınacağı belli değil. Hangi kritere göre alınacağı da belli değil. Anlaşmaya göre İGCSE programı ile Anadolu Lisesi programı arasında geçişler olabilir diyor. Bu durumda Eylül ayında kolej sınavı ile Hala Sultan İlahiyat Koleji’ni kazanan 63 kişinin Anadolu Lisesi programına geçmesine bir engel yok. Pek yakında göreceğiz ki bu çocukların önemli bir kısmı Anadolu Lisesi Programı’na geçecek. Şimdi geçmez ise önümüzdeki yıllarda geçecek. En sonunda 9’uncu sınıfta zaten geçecek, bundan önce olduğu gibi…

Hal böyle olunca Hala Sultan İlahiyat Koleji programlarını çorbaya çevirmeye gerek yok. O okulda öğrenim gören yüzlerce çocuğun geleceğini düşünmekte yarar var. Bu okulu tartışan ister dindar kesim isterse laik kesim, bu tartışmaları yaparken okul içerisindeki çocukların da bir gelecek kaygısı olduğunu unutmamalı. Onların da üniversiteye gitme arzusu var, onların da bir meslek sahibi olma hevesi var.

Ancak küçük bir uyarı da KKTC Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’na… Bu imzalanan Mutabakat Zabtı’nın 14’üncü maddesine dikkat! Okulun kontrolü elden gidiyormuş gibi bir izlenim edindim. Dimyat’a giderken evdeki bulgurdan olmayalım.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar