İçi Boş Muhalefet... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

İçi Boş Muhalefet…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Bütçe görüşülüyor…

E, bu durumda tribünlere oynamak bulunmaz fırsat.


Ama bir sorun var.

Hükümet daha yeni göreve başlamış. “Şunu neden böyle yaptın” demek mümkün değil henüz.

Ne diyecek muhalefet..? Daha dün kalemi bırakmış bir muhalefet..?

Laga luga yapacak…

Aynen onu yapmışlar…

2 bin kişiye hak etmeden vatandaşlık veren bir partinin mensubu, “vatandaşlık konusunda ne yapacaksınız” diyebiliyor…

“İnsanları evlerine kapatarak nüfus sayımı yapılamaz” demiş biri. En son nüfus sayımının kendi iktidarları döneminde ve aynı yöntemle yapıldığını unutarak…

Yurt Dışındaki vatandaşlara seçme hakkı talep etmiş bir eski İçişleri Bakanı, sorsan yıllarca bakanlık yaptın senin ne çalışman oldu..? Ya da son Seçim ve Halkoylaması Yasası değişirken neden öneri vermedin..? Cevap var mı..? Yok!…

Her iktidar döneminde görevdekileri atıp, yüzlerce müşavir yaratanlar, bu meseleyi kamunun başına bela edenler, ağızlarına müşavirler konusunu almaması gerekirken, soruna çözüm bulunması için katkı yapacaklarına, bir de ahkam kesmekteler. Hele bir tanesi, görevden almalarla devletin hafızasının yitirildiğini söylemiş ki, kendi iktidarlarında tüm müdür müsteşarları değiştirmiş, hatta kendi atadıklarını da sürekli görevden almışlar… Devletin hafızası yok olduysa, en çok sizinle yok oldu…

Bet ofislerden şikayet… Aman aman, sanki bet ofislere izin üstüne izin veren kendileri değil. “Ne oldu, hani kapatacaktınız” diyorlar da başka şey demiyorlar. Zararlarını sıralayanlar mı istersiniz, denetim yapılmadığını söyleyen mi…

Boş işler bunlar. Düzeysiz, içi boş muhalefet. Mikrofonu buldum konuşayım hesabı…

 

ALIN SİZE TANITIM…

Eski Eserler deyince, Türkiye, Ortadoğu, Güney Asya başı çeker.

3 bin, 5 bin, 7 bin yıllık eserler bulunmaya devam ediyor.

Doğal olarak da dünyanın ilgisini çekiyor.

Düşünsenize, eski eserlerin en çok ilgi gördüğü İtalya’da bile en eski tarihi eser 3 bin yıllık…

Meraklıları özel turlara katılıp, heyecanla bunları ziyaret ediyor.

Karpaz’da son olarak bulunan, Fenikelilere ait üç bin yıllık tapınak da bana aynı heyecanı verdi.

Uluslararası literatür, Fenike uygarlığının Kıbrıs’ta sadece Dali, Larnaka ve Poli’de iz bıraktığını yazıyor.

Karpaz demek ki, yeni bir buluntu. Tarihi değiştirecek.

Şimdi “deniz, kum, güneş”ten ve kumardan daha fazla reklam edilmesi, turizmcilerin deyişiyle “satılması” mümkün bir gelişme bu.

Bir keşif, hem de çok yeni…

Keşke tapınağı ortaya çıkaran Eski Eserler ve Arkeoloji uzmanları, bizzat bu tapınağın reklamını da hazırlasalar ve Turizm Bakanlığı’na sunsalar.

Eminim turizmcilerinden daha etkili olacaktır.

Vurucu sloganlarla, çevresindeki diğer eski uygarlık kalıntılarıyla bütünleşerek cazibe yaratılablir…

Bilmem benimle aynı heyecanı paylaşan var mıdır..?

 

 YERİN KULAĞI VAR

ESKİDEN Mİ GÜZELDİK, ESKİLER Mİ GÜZELDİ:

Suç adası olduk birkere. Geçmişini tanımayan, bilmeyen bir kalabalık haline geldik… Biz böyle değildik eskiden. Akıllı telefonlar, lüks arabalar, havuzlu villalar yoktu belki ama, sevgi vardı, anlayış ve dostluklar vardı, paylaşım vardı. Sıkıntılarımız, sorunlarımız yok muydu? Ama hiçbirini bıçakla, kurşunla çözmeyi denemedik. Biz ne ara böyle olduk diye kendime soruyorum zaman zaman, “eskiden mi güzeldik, eskiler mi güzeldi”diye…

KEŞKE YAPABİLSEK:

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Rumlarla nüfusunuzu eşitleyin” sözlerine en akıllıca formül, Başbakan Erhürman’dan geldi. Erdoğan’la görüşmesinde nüfus artırımı konusuna, yurt dışındaki Kıbrıslı Türklerin geri dönmelerinin teşvik edilmesi gerektiğini belirtti. Sırf sayımızı artırmak için örf adet ve kültürü bize uymayan insanları getirmektense, yurt dışında yaşayan çok sayıda Kıbrıslı Türkün adaya geri döndürülmesi ve yatırım yapması için çaba gösterilmeli. Gelirler mi bilemem ama, geçmişte de temelli dönüş yapanların, bürokratik engeller yüzünden pişman olup döndüklerini unutmamak ve ona göre çareler üretmek zorundayız…

“GEREKEN YAPILACAK”:

Ayşegül Baybarsİçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ın en çok kullandığı, “gereken yapılacak” sözleri dikkat çekiyor. Gerek vatandaşlıklar, gerekse mahalle arasına yapılmak istenen yurt ve diğer konularda sürekli “usulsüz bir durum varsa gereken yapılacak” diyor Sayın Bakan. Hani, yap o zaman, elini tutan mı var diyeceğim ama, henüz erken. İnşallah “gereken yapıldı” dediği günleri de görürüz yakın zamanda…

BU DA BİR ADIM:

Utanmazlık diz boyu. Her alanda. Çoktandır millet acil servisleri poliklinik olarak kullanmaya başladı. Artık kim acil, kim değil farketmiyor. Bekle babam, bekle. Sağlık Bakanı polikliniklerde muayene saatlerini 1 Nisan’dan itibaren 14.30’a kadar uzattıklarını açıkladı. Güzel haber… Yetmez ama en azından bir adım… Bu arada doktor eksikliği, hemşire eksikliği nasıl halledilecek o da ayrı bir sorun…

SEÇİM HAVASINA GİRDİK:

Yerel seçimler yaklaşıyor ya, belediyelerin bütün kirli çamaşırları da bir bir ortaya dökülüyor. CTP, son seçimlerde kaybettiği Mağusa Belediyesini yakın takibe aldı. Personel sayısını 340’dan 600’e çıkardığı iddia edilen Başkan Arter’i, bir süre önce belediyeden emekli olan bir personeli hizmet alımı kaleminden tekrardan belediyeye istihdam etmekle suçluyorlar. Bu iddialar doğru mu yanlış mı bilemiyorum ama, Arter’in bu iddialara vereceği cevabı da merak ediyorum…

UÇAK SAYISI AZ, BİLETLER PAHALI:

Son yıllarda turizm alanında yaşanan olumlu gelişmelere rağmen, yaklaşan turizm sezonu, sektörü daha şimdiden kara kara düşündürmeye başladı. Bilet fiyatları, uçak şirketlerinin neredeyse tekelleşmesi ile fahiş rakamlara ulaştı. Alternatiflerin ve yeterli sefer sayısının olmaması, ülkenin cazibesini yitirmesine neden oluyor. Geçen hükümet döneminde de Turizm Bakanı olan Ataoğlu, geçen yıl sefer sayıları ve bilet fiyatları konusunda ilgili şirketlerle görüşeceğini açıklamıştı ancak, sonucunu öğrenememiştik…

 

ZİRVEDEKİLER

Prof. Dr. Abdullah Öztoprak: Hoca, özel bir üniversitenin rektörü olmasına rağmen, çoğundan farklı olarak devletin daha üst düzeyde denetimini talep ediyor. Hatta ülke için önemli bir gelir kaynağı olan üniversiteler için, Eğitim Bakanlığı’nda ayrı bir Yüksek Öğrenim Müsteşarlığı kurulmasını, bu suretle kurumların sorunları ile ilgilenip, kontrol sağlanabileceğini ve kalitenin denetlenebileceğini savunuyor. Hoca haklı, konu diğerleri gibi sadece eğitim değil, aynı zamanda ekonomi… Eğitim Bakanlığı ve YÖDAK’ın yetersizliği de ortada…

DİPTEKİLER

Başka Bir Emriniz?: Görüşme masasının yeniden kurulması için baskılar sürerken Rumlar, “dediğim dedik” diyerek işi yokuşa sürmeyi sürdürüyor. Adamların niyeti belli, daha masaya oturmadan birşeyler elde etmeye çalışıyorlar. Neymiş efendim masaya otururlarmış ama, Türkiye’nin eylemlerinin sona erdirilmesi şartıyla, sıfır asker, sıfır garanti şartıyla. Artık utanmayı attılar…

Foto Gündem

sahte-para-tedavül
Sahte 500 Euro’luk banknotları bir casinoda tedavüle süren Tacakistan’lı 2 kişi tutuklandı
Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar