Hükümetin İşi Zor - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
KıbrısSürmanşet

Hükümetin İşi Zor

hükümet-yeni

2018 bütçesinin bugün Cumhuriyet Meclisi’nde tamamlanmasının ardından hükümeti zorlu bir süreç bekliyor. Hükümet, Ekonomik Protokol’de yapılması gereken ancak yapılmayan reformları önünde bulacak

HEPSİ KOALİSYONU BEKLİYOR: CTP-HP-TDP-DP hükümeti bugün meclisten bütçe için onay aldıktan sonra kamu ve reel sektör için ciddi reformları hayata geçirmek için kolları sıvayacak. Hükümet neredeyse 3 yıllık 2016-2018 Ekonomik Protokolü’ndeki tüm reformları geçmiş dönemlerde yapılmadığı için kucağında bulacak


 TÜRKİYE ZAMAN TANIYOR: Ankara’nın da KKTC’deki yeni hükümeti sıkboğaz etmek istemediği ve özellikle iki genç siyasi lider olan Erhürman – Özersay ikilisine zaman tanımak istediği gözlemleniyor. Bütçenin onaylanmasının ardından 2018 Hibe Protokolü ile 2018 Kredi Protokolü’nün yürürlüğe sokulacağı tahmin ediliyor

2017 DE 2016 GİBİ KÖTÜ GEÇTİ: T.C. Büyükelçiliği Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi’nin verilerine göre 2017’de altyapı projeleri için ayrılan 512 milyon TL’nin yüzde 48.36’sı kullanılabildi. UBP-DP hükümetinin hiçbir reformu hayata geçirmemesi sonucunda 540 milyon TL olan reform destek ödeneği kullanılamadı

 

Bertuğ TOPAL

Ülkemizde 7 Ocak erken genel seçimlerinin ardından hükümetin kurulması ile birlikte siyasi istikrar ve reformların hızla uygulanması yönündeki beklentiler de artmış durumda.

Hükümetin kurulması aşamasında siyasi istikrar için üç konuda somut gelişmelere imza atılmasının önemi üzerinde duruluyordu. Bunlardan ilki yeni hükümetin yürürlükte olan 2016-2018 dönemini kapsayan Mali ve İktisadi İşbirliği Protokolü ile ekinde yer alan Yapısal Dönüşüm Programını onayladığına dair Türkiye Cumhuriyeti’ne niyet mektubunu iletmesi. İkincisi 2018 mali yılı bütçesinin mecliste onaylanması ve son olarak da mevcut protokol kapsamında Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’ye 2018 yılı içinde sunması beklenen hibe ve kredi desteklerinin hayat bulabilmesi için iki devlet arasında 2018 Hibe Protokolü ile 2018 Kredi Protokolünün imzalanmasıydı.

Yeni hükümet kurulduktan sonra Türkiye Cumhuriyeti’ne niyet mektubu iletilip iletilmediğine ilişkin kamuoyuyla herhangi bir bilgi paylaşılmış değil.

Türkiye zaman tanıyor

Bu durum Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin KKTC’deki yeni hükümete bir ayrıcalık tanıdığı şeklinde değerlendiriliyor. Ankara’nın KKTC’deki yeni hükümeti sıkboğaz etmek istemediği ve özellikle iki genç siyasi lider olan Erhürman – Özersay ikilisine zaman tanımak istediği gözlemleniyor. 21 Mart itibariyle bütçenin mecliste görüşülmesinin tamamlanmasını müteakip 2018 Hibe Protokolü ile 2018 Kredi Protokolünün de herhangi bir siyasi kriz yaşanmaksızın hızlıca imzalanıp yürürlüğe sokulacağı tahmin ediliyor.

Kısa vadede ülkemizde siyasi istikrarın sürdürülebilmesi için ise 2019-2021 dönemini kapsayacak Mali ve İktisadi İşbirliği Protokolü ile ekinde yer alacak ekonomik programın Aralık ayından önce Türkiye ile birlikte hazırlanması ve gecikmeksizin yürürlüğe sokulması gerekiyor.

2017 de 2016 gibi kötü geçti

T.C. Büyükelçiliği Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi’nin İnternet sayfasında açıkladığı verilere göre 2017 yılında altyapı projeleri için ayrılan 512 milyon TL’nin yüzde 48.36’sı kullanılabildi. Reel sektör projeleri için ayrılan 212 milyon TL’nin ise yüzde 72.33’ü kullanıldı. 2017’de UBP-DP hükümetinin hiçbir reformu hayata geçirmemesi sonucunda 540 milyon TL olan reform destek ödeneğinden KKTC’nin hiçbir kaynak elde edemediği biliniyor.

2018’de reform destek ödeneği 960 milyon TL

Mecliste görüşülen 2018 mali yılı bütçesinde 595 milyon TL olarak öngörülen T.C. kredilerinin önemli bir kısmını yine reform destek ödeneği oluşturuyor. Buna göre bir önceki yıldan devreden 540 milyon TL ile birlikte tadil bütçede 2018 yılındaki reform destek ödeneği miktarının 960 milyon TL olacağı öngörülüyor. 2018 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’ye sunduğu hibe ve kredilerin toplamı ise 2 milyar TL olacak.

Tufan Erhürman başkanlığındaki dörtlü koalisyonun 2018 yılı tamamlanmadan hayata geçireceği reformlara bağlı olarak bu kaynak KKTC hazinesine aktarılacak.

2018 yılının üç yıllık program döneminin son yılı olması nedeniyle reform destek ödeneğindeki kaynağın kullanılamaması halinde yılsonu itibari ile iptali söz konusu olacak.

2016-2018 Yapısal Dönüşüm Programındaki hiçbir reform eylemi tamamlanmış değil

Üç yıllık programda toplam 30 reform eylemi ve bu reform eylemlerine bağlı olarak hayata geçirilmesi gereken toplam 90 reform faaliyeti yer alıyor.

UBP-DP hükümetinin görevde bulunduğu 2016 ve 2017 yıllarında 30 reform eyleminden hiçbiri hayata geçirilmiş değil.

 Dörtlü koalisyonu bekleyen reformlar

2016-2018 Yapısal Dönüşüm Programındaki 30 reform eyleminin birçoğuna Tufan Erhürman başkanlığındaki dörtlü koalisyon hükümeti programında yer verilmemiş olması, reformların sahipsiz kaldığı ve siyasi istikrarın sağlanamayabileceği endişelerine yol açıyor.

Yapısal Dönüşüm Programına göre hayata geçirilmesi gereken reformlar şöyle:

  1. Bakanlıklar yeniden yapılandırılmalı: Mevcut yapıda sürekli değişen hükümetler döneminde dairelerin bağlı olduğu bakanlıkların da değişmesi, bakanlıklarda politika oluşturacak, koordinasyon, planlama ve iç denetim gibi işlevleri yürütecek Planlama ve Koordinasyon birimlerinin bulunmayışı ciddi bir yönetim zafiyeti olarak değerlendiriliyor. Bakanlıkların değişen dünya koşullarında gittikçe büyüyen yönetememe sorununun ortadan kaldırılması gerekiyor.
  2. Başbakanlık yeniden yapılandırılmalı: Başbakanlık tüm kamuyu ilgilendiren politikalar oluşturmada ve bu politikaların uygulanmasında ciddi zorluklar yaşıyor. Planlama ve koordinasyon eksikliği hemen göze çarpıyor. DPÖ yetersiz kalıyor. Orta Vadeli Program bu yıl açıklanmadı. Geçtiğimiz iki yılda hazırlanan Orta Vadeli Programlar ise kâğıt üzerinde kaldı. Başbakanlığın ülkenin geleceğini inşa edecek politikaları üreten ve uygulayan bir yapıya kavuşturulması şart görünüyor.
  3. İstatistik Kurumu kurulmalı: Ülkemizde uluslararası standartlara uygun veri üretilmiyor. Bu nedenle etkin bir yönetim sergilenemiyor. İstatistik Kurumunun kurulması ve resmi istatistik programı oluşturulması gerekiyor.
  4. Yerel yönetimler yeniden yapılandırılmalı: 28 belediyenin 19’unda giderler gelirlerden fazla. Çevre sorunlarına ve altyapıya ilişkin toplumsal beklentiler karşılanamıyor. Yerel yönetimlerin hızla idari ve mali yönden sürdürülebilir yapıya kavuşturulması ve yerel hizmetlerin çeşitlendirilmesi gerekiyor.
  5. Kamu personel sistemi yeniden yapılandırılmalı: Mevcut Kamu Görevlileri Yasası nedeniyle kamu yönetiminin ihtiyaçları karşılayabilmek için gereksinim duyduğu dinamizm ve etkinlik kamuda oluşamıyor. Memur devletine dönüşen KKTC’nin hızla kamu yönetimini toplumun hizmetkârına dönüştürebilmesi için kamu personel sisteminin ehliyeti, liyakati, verimliliği ve performansı arttırmayı esas alan bir anlayışla yeniden yapılandırılması gerekiyor.
  6. Kamu görevlilerine hizmet-içi eğitim verilmeli: Kamu reformuna paralel olarak kamu görevlilerinin görev alanlarıyla ilgili yetiştirilmeleri gerekiyor. Bu amaçla kendi birikimini KKTC kamu görevlileriyle paylaşmaya hazır olan Türkiye Cumhuriyeti ile işbirliğine gidilerek ihtiyaç duyulan alanlarda kurumsal kapasitenin geliştirilebilmesi için kamu personelinin niteliklerinin artırılması gerekiyor.
  7. Kamu maliyesi daha disiplinli, şeffaf ve hesap verebilir olmalı: Ülkemizde kamu harcamalarının üçte biri bütçe dışındadır. Uluslararası standartlara uygun, tüm kurum ve kuruluşlar ile fonların bütçe kapsamına alınacağı ve denetimin güçlendirileceği, nakit yönetiminin şeffaf hale getirileceği yeni bir yapı oluşturulması için mevzuatın güncellenmesi gerekiyor.
  8. Kamu harcamaları disiplin altına alınmalı: Kamuya ayrılan kaynaklar verimli kullanılmıyor. Bütçenin büyük bir kısmının maaş ve maaş benzeri harcamalara kullanılmasından dolayı tasarruf yapılabilecek tek alan olan personel harcamalarının kontrol altına alınması şart. Ek mesai ödemeleri ve personel nitelikli transfer harcamaları başta olmak üzere personel harcamalarının azaltılması ve bütçenin esnekliğinin artırılması gerekiyor.
  9. Vergi tabana yayılmalı, vergi adaleti sağlanmalı: Ülkemizde denk bütçe sorunu devam ediyor. Bütçenin sağlıklı bir gelirle finanse edilebilmesi için verginin tabana yayılmasını sağlayacak düzenlemelere ihtiyaç var. Vergi muafiyeti, istisnası ve indirimleri ile benzer uygulamalar nedeniyle vazgeçilen vergi gelirlerinin bütçede yer alması için vergi reformu şart.
  10. Hazinenin iç borç yükü azaltılmalı: İç borcun büyüklüğü ve faizlerinin dahi ödenmiyor oluşu ülkedeki en ciddi mali sorun olarak görülüyor. Borç ödeme planı oluşturularak süreç içinde iç borcun azaltılması gerekiyor.
  11. Mahkemeler güçlendirilmeli: Ekonominin sağlıklı biçimde büyümesi, ticaretin gelişmesi, yatırımların cazip ve güvenli kullanılmasını sağlayacak gerekli koşullardan biri olan adalet dağıtma ve ihtilaf sonuçlandırma işlerinin ülkemizde yeterince hızlı yürütülemediği görülüyor. Hükümetin Yüksek Adliye Kurulu ile istişare ederek ortaya çıkan ihtiyaçları giderici tedbirleri alması gerekiyor.
  12. Sağlık yeniden yapılandırılmalı: Mevcut sağlık sistemimiz altyapı, organizasyon, kaynak ve benzeri eksikliklerden dolayı ne hastaların ne de doktorlar ve diğer sağlık çalışanlarının ihtiyaçlarına yanıt verebiliyor. Hızla tek tip sağlık sistemine geçilmesi, genel sağlık sigortasının uygulamaya sokulması, sağlık çalışanlarının tam gün hizmet vermesinin sağlanması, özel hastanelerden alınan hizmetlerin kurallara bağlanması gerekiyor.
  13. Bankacılık sistemi güçlendirilmeli: Yeni Bankacılık Yasası geçtiğimiz yıl meclisten geçirilmiş olsa da özellikle kamu bankalarına ilişkin yapısal sorunlar varlığını sürdürüyor. Yönetimi kamu eliyle yürütülen bankalar yeniden yapılandırılarak bankacılık dışı faaliyetlerinin elden çıkarması gerekiyor.
  14. Yükseköğretimde hizmet kalitesinin artırılması için devletin düzenleme ve denetleme görevini daha iyi yapması sağlanmalı: Mevcut yapıda sektörel politika ve strateji belirleme, uygulamayı düzenleme ve denetleme, üniversitelerin performanslarını değerlendirme konularında kurumsal kapasite eksikliği hissediliyor. Öğrenci sayısında ulaşılan başarının niteliğe de yansıtılarak kaliteyi artıracak önlemlerin alınması gerekiyor.
  15. Turizm potansiyelinin daha etkin değerlendirilmesi için devletin üzerine düşenleri yapması sağlanmalı: Turizm sektörünün kullanımına açılan kamu arazilerinin tahsisinde hukuki altyapı eksikliğinden dolayı yeterli yatırım çekilemediği görülüyor. Tanıtım ve reklam faaliyetleri yeterli düzeyde değil. Turizmin 12 aya yayılması, eko-agro ve ilgi turizminin geliştirilmesi gerekiyor.
  16. Şehir içi ve şehirlerarası toplu taşıma yaygınlaştırılmalı: Artan öğrenci ve turist sayısı ile birlikte şehir içi ve şehirlerarası toplu taşıma konusundaki sıkıntılar da artıyor. Gerek şehirlerarası gerekse şehir içi ulaşımda, daha ekonomik ve daha güvenli olmasının yanı sıra, akaryakıt tüketiminin azaltılması ve çevrenin daha az kirletilmesi gibi hususlar göz önüne alındığında ülkemizde toplu taşımacılığın geliştirilerek yaygınlaştırılması gerekiyor.
  17. Telekomünikasyon sistemi güçlendirilerek günün gerektirdiği yatırımların önü açılmalı: Bilgi toplumuna dönüşebilmemizin önündeki en büyük engel telekomünikasyon sistemimizin günün gerektirdiği hızda gelişemiyor olması. Telekomünikasyon altyapısının ve hizmetlerinin kamunun düzenleyiciliği ve denetleyiciliği altında kamu-özel işbirliği modeliyle hizmet kalitesi artırılarak işletilmesi gerekiyor.
  18. Tarım yeniden yapılandırılmalı: Bugüne kadar oluşturulan tarım politikaları, tarım sektörünün ülke ihtiyaçlarını karşılayabilen bir yapıya kavuşmasını sağlayamadı ve sektörün GSYİH içindeki payı potansiyelinin altında kaldı. Mevcut politikalar üreticiyi sübvansiyona, kuraklık olsa da olmasa da bağımlı hale getirdi. Ülkenin en önemli sektörleri tarım ürünü ihtiyaçlarını giderek daha fazla ülke dışından temin eder duruma geldi. Türkiye’den gelen suyun nasıl kullanılacağı da henüz netleşemedi. Tarımsal teşviklerin ve sübvansiyonlarının üreticiyi ve verimliliği sağlayacak şekilde gözden geçirilmesi, entegre bir kayıt sistemi oluşturulması ve TÜK’ün tekelci yapıdan çıkartılıp piyasa düzenleyici bir hale getirilmesi gerekiyor.
  19. Enerji sektöründe kurumsal yapı güçlendirilmeli, enerji güvenliği ve verimliliği artırılmalı: Ülkemizde kamunun henüz enerji politikaları üreten ve bu sektörü yöneten bir kurumsal kapasite oluşturmamış olması ciddi bir sorun. Hükümet programında hiçbir maliyet analizine ihtiyaç duyulmaksızın arz çeşitliliğine ve enerji verimliliğine dönük doğalgaz santrali kurulması gibi somut birtakım hedeflere yer verilirken sunacağı çok ciddi avantajlara rağmen Türkiye ile birlikte yürütülecek kablo projesinden hiç söz edilmemesi ve bu projeye ilişkin maliyet analizi şerhi konularak proje bedelinin Türkiye tarafından karşılanması yönünde tehditkâr bir politika yürütülmesi siyasi bir sorun olarak varlığını sürdürüyor. Enerji sektöründe ilerleme sağlamak için hızla Enerji Dairesinin kurulması, kablo projesinin ilerletilmesi ve yurttaşın cebini yakan elektrik faturalarını asgari seviyelere düşürecek yapısal tedbirlerin hayata geçirilmesi gerekiyor.
  20. Sanayi sektörünün rekabet gücü artırılmalı: Sanayi sektörünün ekonomi içindeki payının düşüklüğü ve bu payın giderek düşmesi ciddi bir sorun olarak hemen göze çarpıyor. Sanayi bölgelerinin yönetiminin, arsa dağıtımı başta olmak üzere siyasi etkilerinden arındırılacak yapıya kavuşturulması ve Organize Sanayi Bölgelerinin altyapılarının güçlendirilmesi gerekiyor.
  21. İş ve yatırım yapmanın önündeki engeller kaldırılmalı: Piyasada rekabet koşullarının olumsuz etkileri, ticaretin önünde engeller olması, gümrük prosedürlerinin maliyetli olması yanında, şirket kurmak için gerekli prosedür sayısının çokluğu, finansmana erişim ve siyasal istikrarsızlık en önemli problem alanlarıdır. İş ve yatırım ortamının gelişimini engelleyen bürokrasinin azaltılması, gereksiz iş ve işlemlerin kaldırılması gerekiyor.
  22. Meslek edindirmeye ve istihdamın artırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalı: Ülkemizde bir taraftan işsizlik sorunu yaşanırken diğer taraftan ise ihtiyaç duyulan alanlarda çalışacak işgücü sıkıntısı yaşanıyor. Ulusal ve uluslararası meslek standartlarını temel alarak, teknik ve mesleki alanlarda mesleki yeterliliklerin esaslarını belirlemek, denetim, ölçme ve değerlendirme, belgelendirme ve sertifikalandırmaya ilişkin faaliyetleri yürütmeye yönelik eksikliklerin giderilmesi gerekiyor.
Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar