GÜNE TESLİM OLMAK - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mayıs 10, 2024
Köşe Yazarları

GÜNE TESLİM OLMAK

Erdoğan ÖzbalıkçıErdoğan Özbalıkçı

Kuzey Kıbrıs halkı, bir yandan pandeminin etkisiyle, bir yandan çözümsüzlüğün dayatmasıyla, hareketsizlik içerisinde bekliyor.

Kıbrıs Türkleri, küçük bir toplum olmanın avantajı yerine, dezavantajını taşıyor.


1960 ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyetinin 1963 te parçalanması ve Kıbrıs Türklerinin bu parçalanmayla birlikte, cumhuriyetin dışında durmak için zorlanmasının acı sonuçları, hemen hemen her gün görülüyor.

Özellikle Kuzey ‘in bağnaz milliyetçileri, Kıbrıs Cumhuriyetinden kopmanın, onlara ayrı bir cumhuriyet yaratabileceği hayaliyle, bölünme üzerinden yeni bir strateji geliştirerek, bunu Türkiye ile bütünleşme hedefine yönlendirdiler.

Bugün Kuzey Kıbrıs halkı, bir yandan Rumların kendileriyle yönetimi paylaşmamasından, diğer yandan ise Türkiye yöneticilerinin ilhak politikalarından çok çekmektedir.

Kuzey Kıbrıs halkı özellikle Kumarhanelerin adaya taşınmasıyla birlikte, uyuşturucu ve mafya  ile de yüzleşmek zorunda  bırakılmıştır.

Kumarhane sahipleri, kurmuş oldukları tezgahlarının bozulmaması için, her dönemde politikacıları satın alıp, etkisizleştirme planlarını daima kullanmaktadırlar.

Türkiyede Sedat Peker in açıklamalarında, Kutlu Adalı’nın öldürülmesinin yanı sıra, uyuşturucu dosyalarında, Kıbrıslı zenginlerin adı geçmekte ve ortaklar deşifre edilmektedir

Bu iddialar karşısında Kuzey Kıbrıs yargısının olaylara bakış açısını anlamak mümkün değildir.

Kuzey Kıbrıs yargısı, tam bir ölüm sessizliğide, böyle iddialar yokmuş gibi, olayın geçmesini  beklemektedir.

Oysa Güney Kıbrıs’ta patlayan PASAPORT SKANDALI ele alınmakta ve suçlular değişik yöntemlerle sorgulanarak, olayın üzerine derinlemesine gidilmeye çalışılmaktadır.

Kuzey ile Güney arasındaki  fark, Uluslar arası hukuk dışında kalmak mı, bu halkanın parçası olmak mı şeklinde yansımaktadır.

Güney Kıbrıs, elindeki kaynakları kullanarak, uluslar arası hukuk içerisinde durmaya çalışıken, Kuzey Kıbrıs mafya egemenliğine teslim olarak, zehirli sarmaşığın yaşam alanı içerisinde savrulmaktadır.

Kıbrıs sorununda son noktayı koymayı engellemek için, son yıllarda değişik senaryolar ortaya  atılmaktadır.

Kuzeyde, iki devletliliği savunan yöneticilerin basına yansıyan fotoğraflarında önemli bir ayrıntı göze çarpmaktadır.

Bu ayrıntı, mafya babası diye bilinen kişilerin, sosyal medyalarında, Cumhurbaşkanı ve diğer üst düzey bürokratlarla  birlikte görülmesinin yarattığı GARİP DURUMDUR.

Kuzey Kıbrıs’ta para, politikacıların daima ilgisini çekmektedir.

Kuzeyde bu para esas olarak,  büyük iş sahiplerinin ellerindedir.

Bu iş sahipleri yerli dinamiklerle kalkınma yerine, özellkle son yıllarda, Türkiye’den adaya gelen kaynakları kendilerine akıtmayı esas alan bir tavır içerisindedir.

Türkiyeli yetkililer ise, kendilerine rağmen, bağımsız bir Kuzey Kıbrıs işverenleri grubunun palazlanmasından alabildiğine rahatsız durumdadır.

Örgütlenemeyen ve mücadele içerisinde sınanmayan tüm güçler, yenilmeye mahkumdur.

Kuzey Kıbrıs’ın iş adamları da ilkesel bütünleşme hedeflemeyen, günübirlik politikalarla oyalanan tavırlarıyla, çıkmazlarını daha da derinleştirecektir.

Zaman, GÜNÜ KURTARMA yerine BİRLİKTE KURTULMAyı zorunlu hale getirmektedir.

Hepimiz, güne teslim olma politikalarını bir yana bırakma, geleceği hedefleyen siyasetlere yönelme zamanının geldiğini kavramalı ve bu uğurda çalışmalıyız.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar