Doğal olarak ülkede Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaştıkça esas gündemimiz seçimler ve propagandalarının hızlanmasıdır. Aynı ağırlıkta halkın sağlığı konusunda bütün dünyayı saran ölümcül covid 19 salgınından korunma yollarıdır.
Seçimler yaklaştıkça adaylarda ve bazen daha ziyade aday taraftarlarında heyecan öyle artıyor ki son günlerde hızlandığı üzere haksız iftira ve Rum’cu veya vatan hainliği ile adayları suçlamalar, hakaretler havada uçuşuyor..
Tabii bu ilk defa değil her seçimde adayların birbirlerine takındıkları tavırların üç aşağı beş yukarı aynı paralelde olduğunu söyleyebiliriz.. Seçim tarihlerindeki geçerli konular ne ise ve özellikle halkın hassas olduğu konular kaşınır ve gereksiz suçlamalar hat safhalara getirilir.
Genellikle de eskiden beri en çok üzerinde durulan Kıbrıs konusu etrafındaki politikaların seçim döneminde çok kullanıldığıdır. Hatta bu ihanet suçlamalarına kadar daima vardırılır. Halbuki bu ülkede ihaneti kaldıracak seçmen yoktur ki bu adayları tekrar seçsin. Hiç biri ötekini daha az milliyetçi diye suçlayamayacağı gibi en milliyetçi kim olduğu da belli olmaz.
Dolayısıyla bütün adayların ve propaganda ekiplerinin, seçildiği takdirde bu ülke için neler tasarladığını programını ve Kıbrıs konusunda hangi hedefi gerçekleştirmek üzere çalışacağını, politikasını net bir biçimde ortaya koyarak makama talip olması, ve seçmene şeffaf biçimde hitap etmesi en önemlidir.
Büyük ülkelerde karşı tarafı küçük düşürücü propagandalar geçerli olabilir ki bu da tartışmalıdır, ancak küçük ülkemizde icraat yapan ve yöneticilik yapan politikacılar kimlikleriyle ve yaptıkları icraatlarıyla tanındıkları cihetle, yapılan suçlamalar ve hakaretlerin gerçeği gizli kalmaz. Tez zamanda açığa çıkar. Çoğu zaman ters de teper. Dolayısıyla halkın üzerinde yaratılmaya çalışılan algı boşuna çaba ve zaman israfı olur.
İnternetin, cep telefonlarının olmadığı dönemlerde kullanılan eski soğuk savaş yöntemlerini halâ kullananlar halâ modern hayatın anında aydınlattığı bir çok olayı halkın rahatça görüp anlayacağı bir toplum yapısına dönüşmüş olması ve eğitim adası olması dolayısıyla uygulanmakta olan eski bazı yöntemlerin etki yaratmayacağı ve geçerliliğini kaybettiğini görebilmelidir.
Bu bakımdan adayların her birinin uygulayacakları geçerli politikalarını inandırıcı ve net olarak ortaya koyarak seçim yarışlarını sürdürmeleri genelde seçmenlerimiz nezdinde daha geçerli olacaktır kanaatindeyim.
Salgın hastalık covid 19 ; Son haftalarda tekrar yükseliş gösterdiği cihetle tekrar kapandık.. Ekonomik aktivitenin biraz daha açılması gayesiyle dışa yönelik yolcu taşımacılığının gevşetilmesi başka ülkelerde de olduğu gibi kapıların açılması ve dıştan kaynaklı hareketlenmenin artmasıyla yeterli kontrollü olmadığı cihetle tekrar kapanma dönemine girmiş bulunuyoruz. Her ülkenin kendi koşulları olduğu cihetle biz de kendi koşullarımıza göre önlem almalıyız.
Önceden bu konuda ayrı Pandemi hastanesi düzenlemesi yapılmış olsa ve gerek ülkeye girişlerdeki kontrolü gerekse ordan karantinaya girecek olan yolcuların karantina binalarına direk sevk edilmesini ve karantina koşullarının uygulanmasını sağlayabilmek için Sağlık Bakanlığı ile diğer ilgili tüm bakanlıkların koordineli çalışması olsa ve halkın arasına ‘pozitif’ olanların karışmasına fırsat verilmese bu kadar tekrar kapanmaya gerek olmayabilirdi. Ve canlanmaya başlayan çarşımız da biraz nefes alırdı.
Bu konuda diğer ilgili bakanlıklara da, ki bunlar Turizm, Ulaştırma, gümrükten sorumlu Maliye, Ekonomi ve İçişleri bakanlıklarına da önemli görevler düşerdi. Ülke çapında bir olayda Müşterek bir organizasyon her zaman şarttır. Kaldı ki bu dünya çapında bir olay.
Çünkü genel olarak tüm ülkeyi saran ve hem halk sağlığı hem de ekonomik aktivite yaratılması amacıyla açılan kapıların güvenli girişleri ve sağlıklı bir şekilde konan kuralların uygulanmasında, bu kadar geniş kapsamlı bir konuyu bir bakanlığa yüklemekle sonuca ulaşmak mümkün olmaz.
Halkımıza sağlıklı yaşam dilerim.
20.9.2020 Onur Borman
