Bu haftaki yazı dizim Fransa topraklarında olmasına rağmen Almanya’ya sınır yakınlığı ile de bilinen bir şehirde geçmektedir. Bu şehir adını günlük yaşantımızda gerek Avrupa Konseyi gerekse de Avrupa Parlamentosu ile duyduğumuz Avrupa Birliğinin ikinci büyük şehri olan Strasburg’dur. Şehir ayrıca Grand -Est bölgesinin de en büyük şehri sayılmaktadır.
Strasburg, 1262 yılında Hausbergen Savaşı ile kısa bir dönem İmparatorluk şehri olmuştur. 1681 yılında Fransa topraklarına dahil edilmişse de Fransa-Prusya Savaşında şehrin kontrolü Alman idaresine geçmiştir. I. Dünya Savaşına denk gelen yıllarda yeniden Fransa toprağına dahil edilen şehir daha sonra II. Dünya Savaşının ardından Almanya’ya geçmiş oldu. Strasburg, 1944 yılından itibaren ise Fransız toprağı olarak kalmıştır. Kısacası, Strasburg uzun yıllar Fransa ve Almanya toprakları arasında el değiştiren bir şehir olarak bilinmektedir. Şehrin Almanya sınırına yakın oluşundan şehrin genelinde Alman etkisi hala görülmektedir. Strasburg’un kendi sınırları dahilinde 6 kantonu vardır. Sınırları ile 774 bin civarında olan nüfusuyla şehir geneli 280 bin civarındadır. Böyle olunca da Fransa genelinde en kalabalık yer sıralamasıyla 7.ci sırada yer alır. Ülkenin para birimi Avrupa Birliğinin resmi para birimi olan euro’dur.
Nasıl gidilir
Havayolunu kullanacaksanız Ercan aktarmalı başta İstanbul Uluslararası Havalimanı olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerden Europort Havalimanına aktarmalı olarak uçabilirsiniz. Pek tabii ki Alsace rotasını yapmayacaksanız THY ‘nın İstanbul – Strasburg Havalimanına 2 saat 50 dakika süren uçuşla da gidebilirsiniz. Ercan çıkışlı uçmak istemiyorsanız bizim yaptığımız gibi Kıbrıs’ın Uluslararası Larnaka Havalimanından Europort’a farklı havayollarının düzenledikleri aktarmasız seferlerle uçmaktır. Biz, Larnaka Europort direkt uçuşumuz sonrası Alsace’ın belli başlı köy ve kasabalarında yaptığımız konaklamaların ardından demiryolunu kullanarak Obernai’den Strasburg’a gitmiştik. Her gün karşılıklı olmak üzere 30 dakika arayla yapılan tren seferleriyle yolculuk süresi takriben 45 dakika sürmektedir. Böyle bir yolculuğun tren bilet ücreti ise €6.80’dir. Pek tabii ki Avrupa’nın pek çok şehrinden düzenlenen seferlerle de Strasburg’a gidebilirsiniz.
Kiralık araç ise ulaşımda farklı bir alternatiftir. Günlük araç fiyatları firmasına göre €35 – €45 arasında değişmektedir.
Şehir içi ulaşım
Fransa’nın en gelişmiş tramvay sisteminin Strasburg şehrinde olduğunu biliyor muydunuz? Sabah 05.00’den başlayıp akşam 24.00’ e kadar devam eden seferler toplamda 6 hatta hizmet verir. Tramvay hatları isimlerden değil de harf sırasına göre A, B, C, D, E ve F hatlarından oluşmaktadır.
Otobüsler, şehir genelinde kullanılan toplu taşıma aracı olup 30 farklı hatta çalışır. Tramvay ve otobüs için geçerli olan 24 saatlik bilet ücreti €4.30’dur. Eğer şehirde 2 kişi olarak birlikte geziyorsanız €6.80’lik bilet daha uygundur. Bu biletlerin kullanım süresi ise pek tabii ki 24 saattir.
Şehir genelinde 400 kilometrelik bisiklet yolu vardır. Bu da bisiklet kullanımının Strasburg’da ne kadar yaygın olduğunun bir kanıtıdır.
Bizler, Strasburg’a vardığımızda konaklamamız için ‘Gare de Strasburg’ SNC tren garından 15 dakika yürüme mesafesinde olan şehir merkezindeki otellerden birisini seçmiştik. Bu otel ‘Holiday INN Express Strasbourg Centre’ idi. Otele yerleşmemizin ardından şehri gezmek için can atıyorduk. Cep telefonumuza indirdiğimiz haritamızı takip ederek belirlediğimiz rotada gezmeye başladık. Gezimiz Noel dönemine denk geldiğinden şehirde güvenlik üst düzeydeydi. ‘La Petite France’ (Küçük Fransa) olarak bilinen yere geçiş güvenlik açısından sadece belirli noktalardan yapılıyordu. Bulunduğumuz köprünün giriş ve çıkışında konumlanan 8-10 kişiden oluşan güvenlik görevlileri hem çantalarımızın hem de kaban gibi kalın paltoların içlerine bakıyorlardı. Bu uygulama teröre karşı alınmış bir önlem olup güvende hissetmemizi sağlıyordu.
Gezilecek yerler
Grand Ile(Büyük Ada): Strasburg şehrinin tarihi merkezinde yer alan adanın etrafı kanallarla çevrilidir. Ada bir tarafında ILL nehri diğer tarafında ise Canal du Faux -Rempart ile çevrilidir. Bölge 1988 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesine alınmıştır. Adanın merkezinde şehrin merkezi olarak bilinen Place Kleber vardır. Ayrıca Strasburg Katedrali, St. Etienne, St. Thomas, St. Pierre-Jeune, St. Pierre-Le -Vieux ve Palais Rohan gibi daha birçok tarihi yapı da burada bulunur.
La Petite France (Küçük Fransa): Günümüzde araç trafiğine tamamen kapalı olan bu bölgede yürüyerek gezilir. Bir dönemler bölgede değirmenciler, tabakçılar ve balıkçılar yaşamaktaydı. 16.cı yüzyıldan kalma tarihi evlerin pencereleri rengarenk çiçeklerle süslenmişti. Birbirinden güzel albenisi olan bu bölgeyi gezmeye ve her karesinde durup fotoğraf çekmeye doyamayacaksınız.
Avrupa’nın en eski ve en güzel Noel pazarları Strasburg’dadır. Bu pazarlar Place de la Cathedrale, Place Kleber, Place du Chateau, Place du Marche aux Poisson gibi Strasburg’un farklı bölgelerinde kurulmuştu. Strasburg konaklamamız sırasında Noel pazarlarının hemen hemen hepsini gezip sıcak şarabımızı yudumlayarak kurulu Noel tezgahlarından eşe dosta hediyeler aldık. Bu yıl Noel pazarları 22 Kasım- 30 Aralık tarihine kadar (25 Aralık hariç) her gün saat 11.00- 20.00 arası açık olacaktır. Yine bu bölgelerdeki evlerin dış kapı ve pencerelerini süsleyen peluştan yapılmış kutup ayılarını, kırmızı kalpleri, renkli ışıklandırmayı görmek sizleri çok sevindirip mutlu edecektir.
Cathedrale Notre Dame de Strasbourg veya Strasburg Minster (Notre Dame Katedrali): Yapımına 1015 yılında başlanan ve 424 yıl süren Notre Dame Katedrali 1439 yılında tamamlanmıştır. Katedral, Romanesk akımı yanında Gotik yapı tarzında olup görenleri muhteşem yapısı ile hayretler içerisinde bırakmaktadır. Katedralde bulunan 5 pencere göz kamaştıran vitrayı ile aydınlanmaktadır. Her gün binlerce turist Katedralin içini gezip görmek istediğinden uzayıp giden kuyruklarda saatlerce sıra beklemektedir. Eğer kısıtlı zamanınız yoksa mutlaka sizin de Katedralin içini gezip görmenizi tavsiye ederim. Katedralin içerisinde tıpkı Prag’da olduğu gibi kocaman astronomik saat vardır. Notre Dame Strasburg Katedralinin kulesi 142 metre yükseklikte olup 300 basamakla kulenin en üstüne çıkılmaktadır. Eğer tırmanmayı göze alırsanız kulenin tepesinden Strasburg’ un eşsiz manzarasını siz de görmüş olursunuz. Girişi ücretli olan Katedral’e giriş her ayın ilk pazar günü ücretsizdir. Ayın diğer günlerinde ise alınan giriş ücreti kişi başı €6’dur.
Katedralin hemen dibinde küçük bir trende kestane satılmaktaydı. Bu trenleri Strasburg gezimiz sırasında şehrin farklı yerlerinde de görmüştük. Soğuk havada kestane kebabın tadına gerçekten doyum olmaz. Geçen kıştan beri yemediğimiz kestane kebabı da böylece yemiş olduk.
Maison Kammerzell: (Kammerzel Evi): Katedralin hemen sağ tarafında bulunan bu muhteşem yapı 1427 yılında bir tüccar tarafından yaptırılmıştır. Bina 1467 ve 1589 yıllarında olmak üzere 2 kez restore edilmiştir. Bina da bulunan heykel ve freskler binayı daha da değerli kılmaktadır. Günümüzde bina otel ve restoran olarak hizmet veriyor.
Palais Rohan (Rohan Sarayı): Konum itibarı ile Notre Dame Katedralinin arka tarafında bulunan Saray Rohan Hanedanı için yapılmıştı. Barok mimarinin en güzel örneği olan Saray günümüzde Arkeoloji ve Güzel Sanatlar müzelerine ait eserlerin sergilendiği müzedir. Müze girişi ücretli olup €12’dur.
Ren Nehri Turu: Rohan Sarayının hemen önünden kalkan küçük gezi tekneleri ile nehir ve kanallar üzerindeki tarihi yerleri kapsayan tur 1saat 10 dakika sürmektedir. Bu turun fiyatı büyükler için €13.50’dir. Grand ILL bölgesini kapsayan 45 dakikalık turun fiyatı ise büyükler için €10.30’dur. Internet üzerinden daha detaylı bilgi ve biletlerinizi www.batorama.com’dan alabilirsiniz.
Place Kleber (Kleber Meydanı): Adını 1753 yılında Strasburg’da doğan General Jean Baptiste Kleber’ den almıştır. Bu meydan Strasburg’un en büyük meydanı olup UNESCO koruması altındadır. Noel döneminde bu meydanda kurulan devasa çam ağacı dikkat çekmektedir. Meydanda ayrıca birbirinden güzel dekore edilmiş dükkanlar ve kafeler yılın her döneminde doludur.
European Court of Human Rights (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) Adını günlük yaşantımızda sıkça duyduğumuz İnsan Hakları Mahkemesinin merkezi Strasburg’da bulunur. Merkezin kuruluşu ise 1959 yılına dayanmaktadır. Nehir ve kanalın kesiştiği yerde yapılan modern görünümlü binası 1995 yılından itibaren kullanılmaktadır.
Orangerie Park: Avrupa Konseyinin karşısında olup şehrin en eski parkıdır. Kasım ayında gittiğimiz parkta; sarı, kırmızı ve yeşil yapraklar arasındaki patikalarda yürümek bize yorgunluğumuzu unutturmuştu. Hele hele ağaç altında oturup uçuşan yaprak seslerini dinlerken aniden yanınıza korkusuzca yanaşan bir leylek görürseniz sakın şaşırmayınız…
Ne zaman gidilir
Strasburg’da; Mart, nisan ve mayıs ayları genelde bol yağışlı geçer. Haziran, temmuz ve ağustos ayları ise şehrin en sıcak ayları olarak bilinir. Bu dönemde sıcaklıklar 14-25C arasında değişmektedir. Kasım ve şubat aylarında ise havanın soğumasıyla kar dahi yağmaktadır. Turistler en çok yaz ve Noel döneminde şehri ziyaret etmektedir.
Nerede ne yenir
Strasburg’ da hiç tartışmasız Fransız mutfağından çeşitleri denemelisiniz. Bu restoranlar arasında Le Gruber, Lahkas, Au Fond du Jardin yemek yiyebileceğiniz restoranlardandır.
Pretzel: Peynir, çikolata gibi malzemeler kullanılarak hamurdan yapılıp fırında pişirilmektedir.
Brie: Fransa’nın en bilinen küflü peynir çeşididir.
Zencefilli kurabiye: Zencefil, tarçın, şeker bazen de şeker yerine pekmez karıştırılarak farklı şekiller verilerek yapılan kurabiye çeşitleridir. Noel dönemlerinde özellikle çocuk şeklinde olanlar makbuldür.
Coq au vin: Şarapta bekletilip pişirilen tavuk göğsünün bol mantar ve sarmısak ile pişirilmesidir.
Choucroute: Şarapta bekletilen lahana üzerine kızartılmış domuz eti jambonuyla pişirilerek yenmesidir.
Eau de Vie: Meyve fermantasyonundan sonra çift damıtılarak elde edilen renksiz brandy türü olan alkollü içecektir.
Nerede kalınır
Strasburg’da doyasıya gezmeniz için konaklamanızı Katedral ve Petite France bölgesinde yapmanızı tavsiye ederim. Yaz aylarında ve Noel dönemlerinde yoğunluk yaşandığından uygun fiyata konaklayabilmeniz için rezervasyonunuzu 5-6 ay öncesinden yapmalısınız. Bu oteller arasında Holiday Inn Express Strasbourg Centre(3*), Hannong Hotel & Wine Bar(4*), Hotel Gutenberg(4*) tavsiye olunur.
Ne alınır
Alsace motifleri olan kazak, sırt çantası, bere, eldiven gibi hediyeliklerin yanı sıra yerel şaraplar da alınabilecek hediyelerdendir. Bu şaraplar arasında Riesling(yerli) şarap ve Gewürztraminer(tatlı şarap) olabilir.
Festivaller
Yıl içinde Strasburg’da farklı festivaller düzenlenir.
Bretelles Festivali 10 gün boyunca mart ayında başta akordiyon olmak üzere farklı müzik dinletileri, tiyatro ve film gösterileri yer alır.
Musica Strasburg: Eylül ve Ekim aylarında yapılan müzik festivalidir.
Strasburg farklı millet ve farklı dindeki insanlarla karşılaşabileceğiniz çok kültürlü bir şehir olup ayrıca Avrupa Birliğinin stratejik kararlarının alındığı bir yerdir. Sizler, henüz Strasburg’u gezmemişseniz rahat rahat 3 günde gezersiniz.
İlk olarak Ocak 2019 yılında yazmaya başladığım Şirin’ce GEZİyorum ile I.ci yılımı bu haftaki yazı dizimle tamamlamış bulunuyorum. Haftaya, 2020 yılında yeniden buluşuncaya kadar HAVADİS gazetesi okurlarımın yeni yılını kutlar sağlık ve huzur dolu günler dilerim.
