İktisatbank Hazine Grup Müdürü Emre Değirmencioğlu’ndan günlük ekonomi yorumu:
Küresel mali piyasalarda risk iştahı tam gaz korunurken, Türk Mali piyasalarında yaklaşan Kürt referandumu bir miktar satış baskısı kurdu
Silopi/Habur bölgesinde askeri tatbikat yapıldığı haberleri jeopolitik risk kapsamında algılanıp TL varlıklar üzerinde etkili oldu
25 Ağustos günü adeta törenle kırılan 3,4750 seviyesinin dün akşamüzeri yukarı yönlü geçilmesi ardından 3,50 seviyesine varan bir yükseliş kaydedildi
IBKY tüm çağrılara rağmen referandum konusunda ısrarcı olması ve bu bağlamda MKG’nın 22 Eylül tarihinde daha erken bir gündem ile toplanacak olması dikkatle takip edilmelidir
Yurtdışı cephede ise FED’in önemle takip edilen olağan toplantısı bugün başlıyor karar yarın akşam açıklanacak
2008 krizi ardından başlayan QE (gevşeme) yarın akşam 4,5 trilyon dolar seviyesinde olan devasa bilançonun daraltılması ile QT (sıkılaşma) yeni bir evreye giriyor
FED’in bebek adımlarla başlayacağı ve bilançosunu 2,5 trilyon dolar seviyesine ancak 2021 yılında getireceği beklentisi fiyat davranışına girdi
Öte yandan piyasa beklentisinin üzerinde faiz artış söylemi ile şaha kalkan Sterlin, dün BoE Başkanı Carney’in daha dengeli sözleri ile bir miktar kar satışlarına sahne oldu
Ø Günün Özeti ve Yorumu
Küresel mali piyasalarda iyimserlik tüm süratiyle korunmaya devam ediyor. Dow Jones Sanayi Endeksi, 6 gündür kesintisiz bir şekilde yükseliş eğilimli seyrini bir kademe daha ileri taşıyarak 22,331 puan seviyesi ile yeni bir rekora imza attı. ABD cephesinde hisse senedi endekslerinin rekor tazelemeye devam ettiği, piyasaların korku endeksi olarak takip ettiği VIX oynaklık endeksinin 10,15 ile 2007 yılından beri en düşük seviyelere indiği (risk alma iştahı çok yüksek), ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin % 2,22 seviyelerinde sakin dolandığı, dolar endeksinin 91,8 seviyelerine gerilediği bir ortamda bugün başlayacak ve yarın sonuçlanacak kritik FED toplantısına piyasalar hazırlanıyor. Gelişmekte olan piyasalar cephesinde ise, tam tersi yönde genele yayılan bir satış baskısının dün itibarı ile hakim olduğuna tanıklık ettik. Türkiye cephesinde klasik bir iyimser güne başlangıç ardından 3,43 seviyelerinin diplerine gerileyen USD/TL kuru, gün içerisinde devamlı alımların bir yansıması olarak, akşamüzeri 25 Ağustos tarihinde, ABD’nin Jackson Hole kasabasında toplanan önde gelen merkez bankalarının mevcut gidişatta karşı herhangi yeni bir söylem ve rahatsızlık dile getirmemesi nedeniyle yaşanan iyimserlik günün tersini yaşadı. Merkez Bankalarının yarattığı iyimserlikle, 25 Ağustos günü süratli bir şekilde teknik bir seviye olarak ön plana çıkan 3,4750’nin adeta törenle aşağı yönlü kırılması ardından geride bıraktığımız hafta günü birlik de olsa 3,3890 seviyesinin test edildiğine şahit olmuştuk. Dün sabah saatlerinde ise 3,43 seviyelerinin diplerinde hareketlenen USD/TL kuru, akşamüzeri 3,4750 seviyesinin aşılması ile gece geç saatlerde 3,50 seviyesinin (3,4995 en yüksek) kıyısına kadar yükseliş kaydetti. Elbette, gelişmekte olan ülke para birimlerinin genelinde de gördüğümüz satıcı hareketin ötesinde, Türkiye cephesinde hissedilen ilave satış baskısını birkaç nedene bağlamak yerinde olacaktır. Son dönemlerde, bol paranın girecek delik aradığı ve nominal anlamda en yüksek faizi oranın veren Türkiye’nin sunmuş olduğu ağız sulandırıcı getiriye park eden pek çok fonun (pozisyonlanma) son günlerde bir miktar pozisyon azalttığını görmüştük. Londra ve Türkiye arasında swap faizlerinde açılan makas ardından hızlı bir şekilde 3,40’ın altında 3,4750’ye kadar dayanan kur, dün akşam yaklaşan Kürt referandumunun Türk Mali piyasalarına yarattığı rahatsızlık ve ötesinde Türkiye’nin Silopi ve Haber bölgelerinde askeri tatbikat yaptığı haberlerinin yarattığı tedirginlik ve artan jeopolitik riskler; Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) toplantısını erkene alarak Cuma günü toplanacak olmasını yarattığı soru işaretlerinin gölgesinde, USD/TL kuru, 3,4325’den 3,4995’e varan bir yükselişe imza attı. Kur cephesinde hissedilen rahatsızlık dün benzer bir şekilde borsa cephesine de yansıdı. BIST100 ana endeksi günü % 1’in üzerinde düşüşle 106,534 puan seviyesinde tamamladı. Teknik anlamda 107bin seviyesinin altında satış baskısı bir miktar daha devam edebileceğini düşünüyoruz. Tahvil piyasasında da bugün düzenlenecek ihaleler öncesinde hafif de olsa faizin yükseldiğini not etmemiz gerekiyor.
Yeni gün başlangıcında, dün tatil konumunda olan Japonya Borsası’nın tatilden enerjik bir şekilde döndüğünü görüyoruz. Nikkei endeksi günü % 2 yükselişle tamamlamaya çalışıyor. EUR/USD paritesi dün 1,19’un diplerini test etmesi ardından yeniden 1,20 seviyesine dayanmış. Son günlerin en çok konuşulan para birimi Sterlin dün de hareketli bir seyre sahne oldu. İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) yükselen ve daha da yükselmesi beklenen enflasyona karşı tahammül sınırlarının zorlandığı yönünde çıkışı ve piyasa beklentisinin ötesinde faiz artırım sinyali ardından 1,36 seviyesini üzerine atarak Brexit’ten bu yana en yüksek seviyeleri test eden GBP/USD paritesi, dün BoE Başkanı Carney’in Washington’da faiz artırımlarının kademeli olacağı yönünde çıkışı, parti havasını biraz da olsa dağıtması ardından 1,3460 seviyelerine kadar geri çekiliş yaşandığına tanıklık ettik. Yeni gün başlangıcında Sterlin’in yeniden 1,3550 seviyelerine toparladığını görüyoruz. Teknik anlamda yeni yükselişlerden söz edebilmek adına 1,3660 seviyesinin aşılması gerekiyor. Dün Türk Lirasından değer kaybına paralel GBP/TL kuru da geçen haftalarda dile getirmiş olduğumuz 4,70 / 4,74 bandına girmiş oldu. Mali piyasaların gündeminde bugün içerde düzenlenecek 11 ay vadeli iskontolu tahvil ve 10 yıl vadeli sabit kuponlu devlet tahvili ihaleleri takip edilebilir. Dışarda ise sabah saatlerinde Almanya ZEW güven endeksi; günün ikinci yarısında ise ABD konut verileri önemli olabilir. Yukarda da değindiğimiz üzere, piyasalar yarın sonuçlanacak FED toplantısını bekliyor. FED’in bilanço daraltmaya başladığı ilk üç ayda aylık 10 milyar dolara varan bir bilanço daraltılmasına başlaması, sonrasında ise her üç ayda bu rakamın 10 milyar dolar artırılması ve 50 milyar dolara gelindikten sonra ise sabitlenmesi öngörülüyor. FED’in halihazırda 4,5 trilyon dolara yakın olan bilanço büyüklüğünü 2,5 trilyon dolar civarına en iyi ihtimalle 2021 yılında çekmesi bekleniyor. Bebek adımı olarak algılanan bu sıkılaştırmanın mali piyasalar üzerinde ciddi bir satış baskısı kurmasını beklemiyoruz. ABD cephesinde sancılı süreç kuvvetle muhtemel enflasyonun % 2 seviyesi ulaşması veya Trump’ın siyasi kredibilite kazanması ile başlayacaktır. Yarın akşam için bir de önemle takip edilecek konu, FED’in Aralık ayına ilişkin faiz artımı anlamında herhangi bir sinyal verip vermeyeceği olacaktır.
USD/TL kurunda teknik anlamda 3,4750 seviyesinin üzerinde gecelik bir kapanış yaşanmasını önemli bir teknik hadise olarak gözlemliyoruz. Dün akşam bir sonraki önemli direnç olan 3,4940 geçilmiş olsa da, gecelik kapanış 3,49 seviyesinin hemen altında oldu. Teknik anlamda 3,50 seviyesinin aşılması ile stop loss tarzında alımların devreye gireceği ve kurun hızla 3,5190 ve devamında 3,56 seviyesine yönelebileceğini düşünüyoruz. Öte yandan iyimserliğin galip gelmesi durumunda ise, 3,4750 seviyesinin altında yeniden 3,4350 seviyeleri hedef sahasına girecektir. Döviz alma ihtiyacı içinde olan yatırımcıların, kritik bir toplantı olarak gördüğümüz Cuma günkü MGK öncesinde davranmaları akıllıca bir yatırım davranışı olacaktır.
