DAMLA DAMLA - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

DAMLA DAMLA

Ahmet OkanAhmet Okan

Sınıflardaki derslikler tahtadan yapılırdı, ahşap.
Sıraya girmeyi daha ilkokul sıralarında öğrenirdi çocuklar.
O tahta masalar yani derslikler arka arkaya sıralıydı.
Öğrenciler bir masada ikişerden oturur, en önden en arkaya kadar sıra yapılırdı…

Bir düzendi nihayetinde…

Sabahları okul başlamazdan önce öğrenciler okul avlusunda sıraya tutulurlardı ki her öğrenci öne ve yana doğru kol hizası alarak önden arkaya doğru dizilirdi…
Düzene sokulurdu öğrenciler!

İyi miydi?
Kötü denemez…

Nedeni bu olmayabilir ama bu memlekette hiçbir yerde sıra kavgası olmamıştır.
Ekmeğin, lambasuyunun karneye bağlandığı dönemlerde sıraya girenlerin (kuyruk da denir) birbirleri ile sıra kavgası ettiği görülmemiştir.
Sinema kapılarına yığılan insanların da sıra yüzünden kavga ettiği görülmemiştir.
Herkes sırasını beklerdi…

İmla defterinin sol yanından iki santim içeriye yukarıdan aşağıya doğru marjın çekilirdi.
Başka defterlere de öyle.
Cetvelle.
Marjın dosdoğru olmalıydı.
Yine aynı defter kanadının sol yanından bir de yarım santim marjın çekilirdi yukarıdan aşağıya.
Ne yazılacaksa bu majınların içinde yazılırdı, satırbaşları bilmem kaç harf içerden başlanarak…

O düz çizgiler, hayata dair doğruluğun çizgileriydi kim bilir.
Bir düzenin, bir doğru dürüstlüğün…
Hayatı doğru bir çizgide yaşamak…

İyi miydi?
Kötü değildi doğrusu.
Kaç nesil bu “sıra” ve bu “düzen” içinde yetişmiştir…


Bir sırada doğru dürüst durmasını bilen,
Bir çizgiyi doğru dürüst çekmesini anlayan biri belki hayatın da doğru dürüst, bir düzen içerisinde geçmesine dikkat edecekti…

Okul üniformaları bir yana,
Tırnakların temizliğine kadar dikkat edilirdi.
Herkes ellerini öğretmene uzatır, tırnaklar kontrol edilirdi.
Kesildi mi kesilmedi mi, temiz mi değil mi?

Hayatı temiz tertipli yaşamanın bir öğretisiydi belki de bilemiyorum.
İyi miydi?

Her öğrencinin lastik ayakkabısı vardı.
Bu ayakkabılar bej rengindeydi ve onun kendine göre bej bir boyası vardı krem kıvamında.
Lastik ayakkabılar bir dönemin ilkokul öğrencilerinin kimliğiydi neredeyse!
23 Nisanlarda ve beden eğitimi derslerinde bu ayakkabılar giyilirdi.
Liseliler de öyle.
19 Mayıs gibi törenlerdeki gösterilere beyaz şort, beyaz tişört, beyaz çorap ve bej lastik ayakkabılarla çıkılırdı.
Kızlı erkekli.
Temiz bir görünümdü.
Zaten beyaz renk temizliğin simgesi değil mi?

Temiz ve her şeyin bir düzen içinde yapılmasının önemi ta ilkokul çağlarından eğitim yoluyla verilirdi çocuklara…

Ahali yoksuldu ama kumbaralarda kuruş kuruş para biriktirip tasarruf etmenin anlamı ekonomik bir anlayışa dayanırdı ve kim bilir bunu iyice anlayan biri ileride iyi bir ekonomist olacaktı.
Her şey damla damla birikecekti nasıl olsa.
Hayat da böyle değil mi?
Damla damla başlar,
Damla damla son bulur…

Bu yazının yazılmasına neden olan arkadaşımıza teşekkür ederken şunu da belirtelim:
O kuşağa her baktığımda gözlerinde birkaç damla yaş var nedense!


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar