2013’ün son üç gününe, ülkenin geleceğini ilgilendiren iki önemli konu damgasını vurdu.
Birincisi 366 geçici ile ilgili durum…
Diğeri de Polis Genel Müdürlüğü’ne yapılacak atama…
İkisinde de CTP “dayak” yedi…
İkisinde de, “DP UG- Eroğlu” koalisyonunun istediği oldu…
Nasıl mı?
Elbette açacağız…
Ama şunu söylemekte fayda var.
Dün sabah katıldığım Genç TV’deki programda da söyledim.
Söz ağızdan çıktı mı, siyasetçi bu sözün esiridir.
Ya hiçbir şekilde konuşmayacak ve konuşurken bir defa tartacak, ya da susacak…
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, defa defa “söylediği sözün esiri olsa da” günün sonunda, “DP UG- Eroğlu” koalisyonunun dediğini yapmak zorunda kalmaktadır.
366 geçici konusu
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, tamamı UBP kurultay savaşı döneminde istihdam edilen 366 geçici ile ilgili net bir tavır ortaya koydu.
“Vicdanlar yaralıdır ve sözleşmeleri yenilenmeyecek…”
Bir kez de değil…
Defa defa…
Peki sonuçta ne oldu?
Demokrat Parti karşı çıktı…
Cumhurbaşkanı da karşı çıktı…
Hele de, “CTP MYK da buna destek verince…”
DP kanadı, sözleşmelerin tamamlanmasına kısa süre kala ortaklığı ayağa kaldırdı.
Çıkış noktası neydi DP’nin:
“Hükümeti CTP MYK’nın aldığı kararlarla yönetemezsiniz…”
Buna Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da dahil oldu mu?
Evet oldu…
“Hükümetle bir kez de ben görüşeceğim” dedi mi?
Dedi…
Görüştü mü?
Görüştü…
Tamamı başbakanlığa alınan bu “sözleşmesi bitmek üzere olan 366 kişi” ile ilgili, Başbakan zor duruma düştü.
Söylediğini yapamayacak konuma geldi.
Söz ağzından çıktı ama, yerine getiremeyecek noktaya geldi.ç
Şimdi, DP, “MYK’nızın aldığı bir karara biz uymak zorunda değiliz” derken, yeni bir noktaya ulaşıldı.
Mart ayına kadar bu sözleşmesi biten geçiciler çalışmaya devam edecek.
En erken mart ayında Kamu Sınavı açılacak.
366 kişi ile birlikte kamudaki diğer geçiciler de bu sınava girecek, kamuda istihdam edilmeyen diğer gençler de…
Kazananlar kamuya girecek, kazanamayanlar da eve.
Hükümet bu 366 kişiyi Mart ayına kadar hangi kalemden ödeyecek?
3 ay çalıştırdığı bu geçicilerin sözleşmeleri bir yıl olmayacak mı? 3 ay sonunda nasıl sonlandırabilecek?
Bunlar hep muamma olarak ortada duruyor.
Günün sonunda Başbakan ve partisi bir karar alsa da, “DP- Eroğlu koalisyonu” tarafından “hizaya” getirilmiş durumundadır.
Tıpkı, “Kamu Hizmeti Komisyonu Sınav İşleri Müdürü”nü atayamadığı ve Cumhurbaşkanına boyun eğmek zorunda kaldığı gibi CTP kanadı, bu olayda da “DP- Eroğlu koalisyonu” çizgisine getirildi.
Ya “Polis Müdürlüğü ataması…”
Tek olay 366 geçici ataması mı?
Dün ve önceki gün, “Polis Genel Müdürü kim olacak?” tartışması yaşandı.
Atama yöntemi basit…
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, en fazla iki isim belirler, ya da bir isim Başbakan’a bildirir. Başbakan da uygun görürse, atamasını imzalar ve onay için atama kararnamesini Cumhurbaşkanlığına gönderir.
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı bir isim belirledi.
Başbakan bu ismi uygun buldu.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na gönderdi.
Cumhurbaşkanı, bu atamayı uygun bulmadı.
Başbakan ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanı uygun bulsa da…
Atanması için Cumhurbaşkanı’na gönderilen isim Şenay Kebapçı…
Cumhurbaşkanı’nın atanmasını istemediği isim de bu isim… Yerine istediği isim ise Pervin Gürler.
1’inci yardımcı olduğu için, dün itibarı ile Pervin hanım müdürlüğe vekalet etmeye başladı.
Başbakan, gene taca çıktı…
CTP hükümette karar alamıyor
Ya DP istemediği için, ya Cumhurbaşkanı istemediği için, ya da her ikisi…
CTP’nin adım atmak istediği her noktada, karşısına bu “kilit” çıkıyor.
“DP UG- Eroğlu koalisyonu.”
2014 yılına, hükümet bu psikoloji ile giriyor.
Burada bir sorun var ama ne?
Ya Başbakan karar alırken hükümet ortağı DP’yi yok sayıyor, ya DP hükümeti gerçekten bozmaya niyetli.
Her iki koşulda da problem var.
Başbakan, halkın gözünde, “istediği atamaz” pozisyonuna düşürüldü.
Bu doğru bir nokta değildir.
Değildir, zira CTP tabanı da bundan rahatsız olma noktasındadır.
Başbakan, yetkileri bellidir.
Kamuda hangi atamaları yapacağı bellidir.
Anayasal yetkileri bellidir.
Ama başbakan, sözleşmesi biten geçici personel konusunda adım atamıyor…
Kendi yetki alanı içinde olan Polis Genel Müdürlüğü’ne atama yapamıyor…
Kamu Hizmeti Sınav Komisyonu Müdürü’nü önce atama yazısını yazıyor, sonra diğer atamaların önü tıkandığı için geri çekiyor, Cumhurbaşkanının istediği ismi atıyor…
Böyle devam ediyor…
CTP hükümette karar alamıyor.
Şu anda CTP hükümetin büyük ortağı olsa da…
Bu kıskaç içerisinde, “DP UG- Eroğlu koalisyonunun küçük ortağı” gibi muamele görmektedir.
“UBP ile koalisyon kurarız” tehdidi daha ne kadar CTP önüne konulacak, o da ayrı bir muamma.
//////////
Herkese iyi yıllar
2013’ün iyi geçtiğini söyleyemeyiz.
Kıbrıs Türkü çok değerli isimleri zamansız bu yıl içinde kaybetti.
Trafik can almaya devam etti.
Dövizin son dönemdeki tırmanışı halkı daha fakir yaptı.
Siyasi kriz ise hiç bitmedi.
Görevi memur ödemekten ibaret KKTC devleti, halkın alım gücünü yükseltecek tedbirleri alamadı.
Muamma her alanda devam ediyor.
Çözümsüzlük sürüyor.
Hiç mi iyi bir şey olmadı 2013’te…
Varsa, söyleyin…
Kendi açımdan iki önemli olay yaşadım…
Oğlum Raif 2013 doğumlu mesela…
Radyo Havadis büyük bir hayaldi, bu yılda gerçekleşti…
Kendi adıma ve Havadis ailesi adına yaşadığımız mutluluklar, tüm toplumu sarsa diyorum 2014’te…
Herkese mutlu ve huzurlu bir yıl diliyorum…
Barış, demokrasi, adalet, insan hakları, hak- hukuk, çözüm kavgası 2014’de devam edecek…
