Maliye Bakanı Serdar Denktaş…
Başbakan yardımcısı aynı zamanda…
Bu kabinenin de en tecrübeli ismi…
Gerisi ya ilk kez bakan, ya 3- 5 senelik vekil.
Başbakan da siyasette yeni sayılmaz…
Ama Serdar Denktaş kadar tecrübeli bir isim değil.
Serdar Denktaş, yeni kabinede “ maliyeyi” seçti.
Turizm de olabilirdi…
Maliyeye teknokrat bir isim de atayabilirdi…
Yapmadı.
Kendisi aldı.
Maliye Bakanlığı’na bağlı bir çok daireyi de kabinenin “süper bakanı” Sunat Atun’a verdi.
Kendisine de kala kala “vergi toplama” kaldı.
Vergiyi toplayacak…
Maaş ödeyecek.
Bu…
15’ine kadar 74 milyon TL ödendi…
Maliye Bakanlığı sitesinde her şey şeffaf.
Birikim Özgür, 74 milyon TL ödeme yaptı,
15 Nisan’a kadar, 74 milyon TL…
Marttan kalan yüzde 40 maaş ödemeleri tamamlandı önce.
Sonra sırası ile;
Mart 2016 belediye katkı payları…
Mart 2016 siyasi parti katkıları…
Mart 2016 öğrenci bursları…
Süt ödemeleri…
Tüm bu kalemlere harcanan para 74 milyon TL…
Açık en az “70 milyon TL”, açıklama “73”
Serdar Denktaş, Havadis Gazetesi’ne yaptığı açıklamada “açık 42 milyon TL” demişti.
Nisan ayında öngörülen ortalama gelir 248 milyon TL.
74 milyon TL’lik ödeme yapıldı ya…
Kaldı geriye 175 milyon TL.
Sadece kamunun ödeyeceği maaş 192 milyon TL.
Sonra gene devreye girecek;
Nisan 2016 belediye katkı payları…
Nisan 2016 siyasi parti katkıları…
Nisan 2016 öğrenci bursları…
Nisan 2016 Süt ödemeleri…
Yine ciddi bir para…
Sadece maaş ödemelerinde açık 19 milyon TL…
DAÜ katkısı…
BRT katkısı…
LAÜ katkısı…
Kıb- Tek’e yapılması gereken ödeme…
Birikim Özgür, daha önce açığı 60 milyon TL civarında açıklamıştı.
Serdar Denktaş dün, “73 milyon TL açık” dedi.
Ya kısa sürede 13 milyon TL’lik bir ödeme daha yapıldı.
Ya da krizin büyüklüğünü anlatmak için Denktaş erken açıklama yaptı.
Borçlanma mümkün değil
Geçen ay da maaşlar eksik ödenmişti.
“Bankalardan borçlanalım” denmişti.
Borçlanma yapılamaz oysa…
Borçlanamaz çünkü yerel bankalarda bu kadar miktar yoktur…
Şube bankaları, bu parayı versin diye teminat istiyor.
Türkiye’nin adada bulunan şube bankalarına teminat gösterilebilmesi için “mali protokol” gerekli.
Henüz imzalanmadı…
Yani protokol imzalanmadığı için borçlanma imkanı yok…
Hükümet, zaten güvenoyu alana kadar “Türkiyre” de dahil, uluslar arası anlaşma imzalaması mümkün değil.
Önümüzdeki Cuma günü program okuncak…
Gelen Pazar veya pPazartesi güvenoyu alınsa…
25 Nisan…
Bu kısa sürede “bakmadan okumadan tartışmadan” protokole imza atılması lazım.
Aksi takdirde maaşları ödemek imkansız.
Serdar Denktaş cenderede
Tam bir cendere…
Cırt cırt da cırt cırt…
Dışarıda da, “bulacan canım, verecen canım, bulamazsan, veremezsen gidecen canım” diyen bir kitle de var.
Sendikacı bile var…
Bu cendereden nasıl çıkılır?
Hangi ekiple?
Şimdi konu başka bir noktaya gelecek ama…
Serdar Denktaş’ın burada ihtiyacı olan deneyimli bir bürokrat kadrosu…
Maliye müsteşarı da dahil, tüm ekip ayrılma eğiliminde…
Siyasi süreç bir yana, ödemelerle ilgili teknik işlere hakim ve TC ile teknik işleri rahat yürüebilecek bir ekibe ihtiyaç var…
Kritik isim Havutçu
Bildiğim bir şey var…
O da bu süreçteki en kritik isim Ahmet Havutçu…
Bildiğiniz Maliye Bakanlığı’nın hafızası…
Emekliliğine iki yıl var.
Ancak, Birikim Özgür görevden ayrılmadan, o da emekliliğini istdi.
“Yoruldum” diyerek…
Yorulma hakkı yok.
Bu kamuya hizmet etmeli…
Özgürgün de…
Serdar Denktaş da…
Bu kısa sürede yememeli, içmemeli, Havutçu’yu ikna etmeli…
