BİR İSMİN VE BİR DOĞUM ÖYKÜSÜ - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

BİR İSMİN VE BİR DOĞUM ÖYKÜSÜ

 

   Onlarca kez okuduğunuz kitabı bir kez daha okur musunuz?
   Defalarca izlediğiniz filmi ilk kezmiş gibi aynı heyecanla seyreder misiniz?
   Adeta her cümlesini ezberlediğiniz öyküleri yeniden yeniden bir kez daha işittiğinizde ilk duyduğunuzdaki hazzı alır mısınız?
   Çocuklara okunan uyku masalları nasıl da birbirine benzer ve nasıl da çocuklar her defasında aynı masalı dinlemek ister.
   Büyüdünüz ve yaşamın zorlukları asıldı boynunuza. Yaşamın taşlı tozlu yollarında ilerlerken bile ilk dinlediğiniz masalın, ilk kez okuduğunuz kitabın, ilk filmin ve her cümlesini ezberlediğiniz öykünün buruk tadı terk etmez sizi. Çünkü o aslında yaşamın ta kendisidir. Sizi ömrünüzün sonuna kadar takip edecek…


     ****

   Serin bir ekim akşamıydı.
   Günlerin kısalıp gölgelerin uzadığı, sonbahar yapraklarının yolları yeni yeni süslemeye başladığı vakit.
   Köyde gerilim had safhadaydı.
   Kum torbalarıyla birer mevziiye çevrilen evlerden tek tük atışlar yapılıyordu ama herkes etrafta ölümün kol gezdiğinin farkındaydı.
   2 gün önceki çatışmalarda kan akmıştı.
   Kimse izahını yapamıyordu apansız patlak veren olayların. Korkuyla birlikte şaşkınlık hakimdi sıradan insanlara.
   Ama kan akıtmaya yeminli olanlar “daha yeni başladık” havasındaydılar.
   Bunu herkes görüyor ve biliyordu.
   İlk sancılar geldiğinde aile akşam yemeğinden yeni kalkmıştı. Cam fanusun titrek ışığında kadınlar doğum hazırlıklarına başlamıştı. Sıcak su, gaza bezleri, yeni doğacak için keten çarşaflar.
   Köyün tek ebesi Rum kadından yana şüpheleri yoktu. O en zor günlerde bile Türk mahallesine geçip görevini yapmaktan çekinmemişti.
   Rum ebenin “Ohi” yanıtıyla tarif edilmez bir telaş başladı.
   Köyün ileri gelenleri, toplantı üstüne toplantı yaptılar.
   7 çocuklu Türk şoföre ve başörtülü yaşlı neneye düştü görev.
   Şoför geride kalan 7 çocuğunu taktı aklına yaşlı kadın ise sancılanan kızını ve doğacak torununu.
   5 barikat geçtiler.
   Süngülü, tepeden tırnağa silahlı askerler doğum için hazırlanan valizi her defasında darmadağın ettiler.
   Yaşlı kadının çarşafının altında bir şeylerin saklı olup-olmadığına baktılar.
   Ve kırmızı kapılı, tavanı düz, koltukları sinemanınki gibi arka arkaya sıralı köy otobüsünün şoförünü saatlerce sorguya çektiler.
   Otobüs günü ilk ışıklarıyla birlikte Mağusa Kapısı’ndan girdiğinde bu duruma nöbetteki Mücahitler bile şaşmış.
   Geçilen 5 barikatın, çekilen acının şerefine patlamış piyadeler.
   Buğday Camii karşısında, eski bir konaktan bozma, derme çatma hastanede devam etmiş sancılar.
   Yükselen güneşle birlikte Mağusa Limanı’na büyük bir gemi girmiş.
   Hisarların üstünde ve rıhtımda bekleyen kalabalık sevinç çığlıklarıyla karşılamışlar Başaran gemisini.
   Haftalardır Mağusa Limanı açıklarında bekleyen ve neredeyse uluslararası bir soruna dönüşen Başaran gemisinden inen Türk Kuvvetleri Alayı askerleri her zamanki disiplinli ve vakur tavırlarıyla binmişler kendilerini Lefkoşa’ya taşıyacak otobüslere.
   Başaran gemisinin düdüğü rıhtımdakilerin sevinç çığlıklarına karışmış. Eski konakta bozma derme çatma hastanede dünyaya gelen yeni doğanın ilk ağlamalarıyla birlikte…

     ****

   Anne ninnisi dinler gibi yüzlerce kez dinledim bu olayı.
Geçmişinde savaş, kan ve gözyaşı olan bu topraklardan başka türlü bir hikaye çıkmaz ki.
   1960’lı yıllarda dünyaya gelenlerin benzer öyküleri vardır.
   Dünde kalmış olayları bahane edip bundan çıkar sağlayanların tepe tepe kullanacağı ama geçmişin acılarını iyi belleyip çocuklarına aynı acıları yaşatmak istemeyenlerin ders çıkaracağı.
   Ben ikincisini tercih ettim her zaman.
   Bunca olana rağmen kendi doğum öykümü bir barış vesilesi olsun diye anlattım çocuklarıma.
   (26 Ekim 2001)

NOT: İSMİM VE DOĞUM ÖYKÜMLE İLGİLİ 12 YIL ÖNCE YAZILMIŞ BİR YAZI. BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM VE AYNI DUYGULARLA YÜKLÜYÜM…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar