ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA EMEKLİ MAAŞI VAR… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe YazarlarıSürmanşet

ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA EMEKLİ MAAŞI VAR…

Mehmet MoreketMehmet Moreket

  Asgari ücret 4400 lira oldu değil mi?

Normal olarak, en düşük maaşın 4400 lira olması gerekir. Ama değil.


Maalesef yine bir UBP hükümeti döneminde, 2012’de geçirilen yasa ile Sosyal Sigorta emeklilerinin maaşlarının asgari ücrete eşitlenmesi kuralı değiştirilmiş. Emekliye asgari ücret, hem de net olarak, kesintisiz uygulanması gerekirken, uygulanmıyor.

Bu ay en düşük maaş alan Sosyal Sigorta emeklileri, 4000 ile 4200 lira arasında maaş aldılar. O miktara da ancak yüzde 10,6 hayat pahalılığı eklenince ulaşabildiler.

Sonuç olarak kendi belirlediği asgari ücretin altında maaş ödeyen bir devletimiz var.

Asıl merak ettiğim sendikalar zamanında neden buna itiraz etmemişler. Aradan 9 yıl geçmiş, bu adaletsizlik böyle devam edip gitmiş, yine kimsenin sesi çıkmamış.

Acaba bu defa birilerinin gözüne çarpar mı, yoksa vatandaş devleti bireysel olarak mı dava etmek zorunda?

Bunca rezilliğe bu kadar sessiz kalmamızı anlayamıyorum.

CTP, TDP, HP, Sendikalar, örgütler neredesiniz?

 

MUHALİFLERİ SEÇİME ERSAN SANER’LE GİTMEK İSTEMİYOR…

UBP’nin içişlerini yalnızca devlet yönetimine ilgisi ya da demokrasiyi yıprattığı kadar ilgi duyarım. Onun dışında o seçilmiş, bu seçilmiş, o onun adamıymış, bu bunun adamıymış umurumda değildir.

Sağlık eski Bakanı Pilli’nin görevden alınmasından sonra yeniden kaynayan kazanın, UBP’nin hükümette olması ve önümüzde bir seçim bulunmasıyla ilgisi var.

Sonuca ulaştırılmayan, yarım bırakılan demokrasi rezaleti kurultayın rövanşını almaya çalışanlar, Pilli’ye yapılanları fırsat bilip kurultay diye ortaya çıktılarsa da, görünen o ki bir kez daha offside’a  düşecekler. Aslında seçimin ikinci turu iptal ettirildiğinde, gereken tepkiyi göstermemenin, sessiz kalıp bir sonraki raundu beklemenin cezasını çekiyorlar ya neyse…

Ali Pilli kızgınlıkla, “hemen kurultay” dedi. Faiz Sucuoğlu, bir tv programında “Ulusal Birlik Partisi’nin erken seçime, seçimle gelmiş bir başkanla katılmasının doğru olduğunu, partililerin de bunu istediğini” söyledi. Yani ‘seçimden önce bu başkanı değiştirelim’ dediler.

Ama diğer taraftan partinin başkanı, yani Ersan Saner kurultayın seçim sonrasına kalmasında ısrarlı.

Önceki gün yapılan MYK toplantısında bunu “Önce genel sekreterimizi seçeceğiz sonra seçim tarihini belirleyeceğiz, kurultayı bu iki adımın sonrasında konuşacağız” sözleriyle dile getirdiği iddia edildi…

Lefkoşa ilçe Başkanı Sadık Gardiyanoğlu da Saner’i destekledi. O da “kurultay hükümet programında yazan seçim tarihinin gerçekleşmesi sonrası olacak” dedi.

Ersan Saner, seçim öncesi yapılacak bir kurultayı kaybedeceğini düşünüyor olabilir. Ki bunda da haksız sayılmaz.

Saner ve Tatar ikilisi bir yıldan beridir partinin içinde defalarca bölünmeler yarattılar; kırdıkları, devre dışı bıraktıkları insan sayısı her geçen gün arttı. Ama tam da beklendiği gibi, o kırılıp dökülenler, şimdi seçim ve kurultay öncesi kenetlenmeye gittiler. Böyle bir durumda Saner’in herhangi bir şansı olmadığı açık. Ancak bırakıp gitmemekte de kararlı.

Parti içi muhalefetin elinde iki silah var. Biri, kurultay için imza toplamak –ki bunu bir haftadır yapmış olmaları lazımdı, yapamadılar-; ikinci silahsa muhalefet partileriyle birlikte hükümete güvensizlik önergesi vermek. Bu ikincisini de yapmaları zor görünüyor. Bunun parti içinde kendilerine zarar vereceğini düşünüyor olabilirler. Aynen Hasan Taçoy ve birkaç milletvekilinin İrsen Küçük hükümetine yaptığı gibi…

Her neyse bu noktada hepimizi ilgilendiren tarafı; tarihin en kötü hükümetinden kurtulmanın yolları var ancak, şu anda görünen o ki, medyada atıp tutanların henüz buna cesareti yok…

 

YERİN KULAĞI VAR 

DİSİ-ANASTASİADİS AYRILIĞI:

Anastasiadis’in “İngiliz önerileri kabul edilemez” derken, özellikle siyasi eşitliği kastettiği biliniyor. Ancak kendi partisi DİSİ’nin Başkanı Aferof Neofitou son günlerde ilginç şeyler söylüyor. Sürekli olarak retçi olmanın zararlarını sıralıyor ve “Kıbrıslı Türklere siyasi eşitlik vermeliyiz” diyor. Cyprus Mail Başyazısında, Neofitou’nun bu sözlerle doğrudan Anastasiadis’i sorguladığı yorumu yapıyor…

 

DEĞNEKSİZ KÖY KKTC:

Uçak kısıtlaması kalktığı anda, çoğu öğrenci olmayan yoğun bir yolcu gelişi olmuş. Aralarında yasal olarak mümkün olmamasına rağmen, “iş aramaya geldim” diyenler var. Demek ki bunca sorunun üstüne bir de yeni kaçaklar eklenecek. Diğer yandan, yolcuların bir kısmının evlerine, bir kısmının marketlere koştuğu haberleri var, bunların görüntüleri sosyal medyada dolaşıyor. Bir diğer mesele, evlerde partilerin, hatta düğünlerin bile yapılıyor olması. Sonuçta, KKTC değneksiz köy olmaya devam ediyor. Denetim, kontrol yok, torpil, göz yumma gırla…

 

NEYİ BEKLİYORSUNUZ:

Muhalefet kusura bakmasın ama bir yıldır, “zaman eleştirme değil, birlik olma zamanıdır” deyip bu ucube hükümete destek vererek sorunlara çare bulunamayacağını hala anlamadı mı? Ali Pilli’nin bir günde toplumda yarattığı etkiyi onlar bir yılda başaramadılar. Kimse çıkıp da bu tepkiyi, “ Pilli sevgisine” bağlamasın. Asıl olan, bu hükümetin vurdumduymazlığına duyulan ve Pilli üzerinden gösterilen tepkidir. Ülkede tüm sektörler isyan halinde. Bu işi artık “sokak” temizler ve sokağa inmenin zamanı geldi de geçiyor bile…

 

HERKES BAŞININ ÇARESİNE BAKSIN:

Bu hükümetin salgınla ilgili ne bir derdi ne de bir planı olduğunu hiç düşünmüyorum. Zaten bugüne kadar yaptıklarıyla bunu ispatladılar. Onun için bu saatten sonra bu hükümetten bir şey beklemek, ölü gözünden yaş beklemektir. Ülkeye gelişleri açtılar, yarın kumarhaneleri de açacaklar. Daha ilk günden 8 yurt dışı vaka var. Sokaklar insan dolu… Diyorum ki, bu saatten sonra herkes kendi tedbirini alıp, maske ve mesafe kurallarına uyacak, başka da yolu kalmadı…

 

TOPLUM SİZİ AFFETMEYECEK:

Hükümetin aldığı karara göre özelde çalışanların paydos saati 18:00…Marketlerin kapanma saati de 18:00… Gerekçe salgın… İyi de bu insanlar ne zaman alış veriş yapacak? Al sana yığılma. Sokağa çıkma yasağı saat 20:00’den sabah 05:00 arası olduğuna göre, market saatleri de uzatılması gerekmez mi? Nelerle uğraşıyoruz, inanamıyorum. Bu kadar basit bir düzenlemeyi nasıl akıl edemezler?

 

ERKEN SEÇİM DEMEK YETMEZ: Ersan hükümetinin görevde kaldığı her gün toplum olarak, devlet olarak onarılmaz yaralar almaya devam ediyoruz. Baktım, muhalefet yavaştan erken seçim demeye başladı. Ama yetmez, Saner hükümetini bu şekilde gönderemezsiniz, onun niyeti normal seçim zamanına kadar o koltukta oturmak. Eğer böyle bir şey olursa, ortada başbakanlığını yapacağı bir yapı kalmayacak. O nedenle, toplumun da desteğini alacak çok daha somut örgütlenmeler gerekiyor.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar