ASGARİ ÜCRET NET 4.048 TL OLABİLİR !!! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
EkonomiKöşe Yazarları

ASGARİ ÜCRET NET 4.048 TL OLABİLİR !!!

Devrim BarçınDevrim Barçın

Her asgari ücret belirleneceğinde aynı sahneler yaşanmakta, asgari ücretli işçi kesimini “temsil” eden sendika tarafı haklı olarak asgari ücretin artırılmasını talep ederken işveren tarafı da bunun bir maliyet artışı getireceği ve istihdamı azaltacağı iddiasını ortaya koyarak işçi kesiminin artış oranına karşı çıkmakta, komisyonda yer alan devlet tarafı hangi tarafta yer alırsa o yönde karar üretilmektedir.

Bu noktada üzücü olan ise gerek yapılan toplantılarda gerekse kamuoyuna yapılan açıklamalarda, veriye dayalı bilimsel temelli bir tartışma sürecinin ortaya konulmamasıdır. Bu sürecin bu şekilde yaşanması ise en çok dar gelirli asgari ücretliye zarar vermekte olup, artış talebi sadece dostlar alışverişte görsün noktasından öteye gidememekte ve yine olan asgari ücretliye olmaktadır.


İşte tam da bu çerçevede yapacağım önerimi. Bu önerimde de en büyük rol her asgari ücret komisyon toplantısında işçi ve işveren tarafının “kavgasından” mutlu olup aradan sıyrılma politikası güden devlet yani hükümet tarafına olacaktır.

Öncelikle tartıştığımız şeyin yani Asgari Ücret’in yasada nasıl tanımlandığını bilmemiz lazım ki önerilerimizi de o çerçevede yapalım.

 

Asgari Ücretler Yasasında Asgari Ücret:

“ İşçilere normal bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçi ile eşinin ve bir veya iki çocuğunun yeterli beslenme, sağlıklı konut, giyim, aydınlatma ve ısıtma, ulaşım, çağdaş düzeyde sağlık servisi, eğitim kültür, dinlenme, eğlence ve benzeri temel gereksinmelerini geçerli fiyatlar üzerinden karşılamaya yetecek miktarda olmak üzere bu Yasanın 3’üncü maddesi kuralları uyarınca saptanan ücreti anlatır.”

Bu tanımı okuduğunuzda hepinizin yüzündeki alaycı gülümsemeyi görür gibiyim dostlar ki haklısınız. Yasada tanımlanan asgari ücret ile belirlenip uygulanan asgari ücretin hiçbir alakası yoktur.

Ayrıca adı üzerinde asgari yani en düşük ücret olarak tanımlanmasına karşın bir de işçiden %9 Sosyal Sigorta ve %4 İhtiyat Sandığı primi kesilerek işçinin eline geçen ücret yasada belirlenen en düşük ücret olan asgari ücretin %13 altında olmaktadır.

Tabii tüm bunların yanında şimdi içinde bulunduğumuz pandemi dönemindeki ekonomik ilişkilerde yaşanan sorunlar da asgari ücretin artırılması konusunda ciddi tartışmalara neden olmaktadır.

Şu an ülkemizde Kasım sonu itibari ile 2020 yılında gerçekleşen hayat pahalılığı oranı %14.55’dir. Buna bir de Aralık ayı enflasyonunun ekleneceğini düşünürsek enflasyonun en az %15 olacağı kaçınılmaz bir gerçektir. Dolayısı ile asgari ücrete enflasyon oranı altında yapılacak her türlü artış asgari ücretin reel olarak azaltılması anlamına gelecektir.

İşte tam da bu çerçevede devletin taşın altına elini daimi olarak koyması kaçınılmazdır. Devlet gerekli yasal düzenlemeleri yaparak (örneğin bir kişinin aynı iş yerinde belli yıldan sonra asgari ücret ile çalışamayacağı vb) bütçede de gerekli ayarlamaları yaparak asgari ücretli ile işverenin prim mükellefiyetini üstlenerek hem asgari ücretlinin net eline geçen ücreti artırmalı hem de işverene asgari ücrete yapılacak olan artışlardaki maliyet artışını üstlenmelidir.

Aşağıda yaptığım çalışmada da görüldüğü üzere bugün asgari ücretin 4.400 TL olarak belirlenmesi ve devletin hem işçi hem işveren sosyal sigorta prim mükellefiyetlerinin %5’ini üstlenmesi durumunda asgari ücret net olarak 4.048 TL olabilecek yani net asgari ücret enflasyonun üzerinde, %21.82 artırılarak asgari ücretlinin alım gücü de artırılmış olacaktır. Aynı zamanda bu uygulama ile birlikte işverenin prim mükellefiyeti de kişi başı olarak 133 TL azalacaktır.

Bu desteğin devlete maliyeti ise her bir asgari ücretli için aylık 440 TL, yıllık 5.280 TL olacaktır. Bugün 50 Bin kişinin Asgari Ücret üzerinden yatırımlarının yapıldığı düşünülürse bunun bütçeye yıllık maliyeti 264 Milyon TL olacaktır ki karantina otellerine aylık 40 Milyon TL ödediğimizi düşününce bu rakamın ödenebilirliği de ortaya çıkmaktadır.

Devrim Barçın asgari ücret tablo

Bu destek miktarı 2021 Bütçesinin %2.88’ine tekabül etmektedir ki bu noktada yerel istihdamı destek fonunun da kullanılması ile bu oran daha da düşecektir.

İşte tüm film de burada başlamaktadır.

Bu ülkeyi yönetenlerin ekonomi politikasındaki tercihi ne olacaktır?

Bütçenin adil dağıtımında nasıl bir politika izlenecektir ?

Bütçenin sadece %2.88’ine tekabül eden bu miktara kaynak yaratıp işverene maliyet artışı getirmeksizin asgari ücretlinin net ücretini yani reel alım gücünü artırmayı mı tercih edecekler yoksa 2 kat maliyet ile karantina otellerine kaynak yaratıp asgari ücretliyi enflasyon karşısında ezdirmeye mi devam mı edecekler ???

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar