Arar: Sorun çözmede iddialıyım - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 27, 2024
ManşetRöportaj

Arar: Sorun çözmede iddialıyım

Murat Arar - Armar GroupMurat Arar - Armar Group

HK AJANS

[dropcap style=”circle” color=”#ffffff” bgcolor=”#0065ad”]D[/dropcap]iyarbakır’dan Kıbrıs’a uzanan bir hikayeyi paylaşıyoruz bugün sizlerle. Gençlerin araçlarına “radyo ve ses sistemi” kurarak onların gönüllerini kazanan bir delikanlı, ilerleyen yıllarda sözkonusu gençlerin yuva kurarken “beyaz eşya alımındaki fikir sormasıyla” bir anda bu sektörde başarı basamaklarını tek tek çıktı. Bugün artık “ARMAR Group” adı ile piyasada aranır hale geldi. Armar Group Direktörü Murat Arar, “Murat Elektronik” den, bugün artık  2 milyon euroluk bir mobilya üretim fabrikası kurma noktasına gelmiş. Önümüzdeki yıl, mobilyada yurt dışına ihraç yapacak noktaya gelineceği konusunda iddialı olan Murat Arar, IKEA ve INDEX modeli, showroomlu fabrikanın binasının tamamlandığı müjdesini verdi.1989 yılında Diyarbakıtr’dan Kıbrıs’a bir haftalığına tatile gelen Arar, adayı çok beğenip burada bir iş kurmaya karar vermiş. 1993 yılında ilk iş yerini açan Mura Arar, eşini tanıdıktan sonra tamamen adaya yerleşmiş. Şimdilerde şirketlerini büyütmekle meşgul olan Murar Arar, Londra’da İşletme okuyan kızını da işlerin başına geçmesini bekliyor.


Murat Arar HK Ajans’tan Selda İçer’e konuşarak önemli açıklamalarda bulundu.

Murat Arar - Selda İçer
Murat Arar – Selda İçer

SORU: Öncelikle  sektöre girişiniz nasıl oldu?

ARAR: Bizim bu sektöre girişimiz Murat Elektronik ile oldu. 1993 yılında teknik servis hızmeti veren bir iş yeri ile başladım. İlk önce tek başıma işe giriştim ve bir yerlere gideceğimi hissediyordum. Çünkü, hırslı, azimli ve enerji doluydum. 22 yaşında, hedefleri olan, bir noktaya gitmek için ne yapması gerektiğini bilen birisi idim. İnanılmaz bir hırsım vardı. 1993 yılında, dediğim gibi teknik servis olarak hayata başladık. Televizyon ve araçların radyo tamirini yapıyorduk. Gençlik yıllarımda birçok genç nesilin arabasının teybini, hoparlörünü, anfisini, hepsini ben takıyordum. Babam da aynı mesleği yapıyordu. Biz 6-7 yaşından bu yana bu işin içinde yetiştik, büyüdük. Tabii eğitimimizi de aldık. Bizler tam alaylıyız. Bu işi en ince ayrıntısına kadar bilen bir yapımız var. Zaten, babam ticaretle ilgilendiği için ticareti biliyorduk.1993 yılında teknik servisle başladığımız bu işte, inanılmaz bir ivme kazandık. Öncelikle genç nesilin dostluğunu kazandım. Bugün onlar hala benim müşterim. Genç nesilin kalbini çaldıktan sonra, onların arabalarının radyolarını, ses sistemlerini yapıyorduk. O nesil, bir anda evlilik çağına geldi ve bana “ Murat Abi, biz hangi marka televizyon alalım, hangi marka beyaz eşya alalım” diye sormaya başladı. Bu, bende bir kıvılcım yaparattı yatırım yapmak için ve öncelikle bir beyaz eşya markasının bayiliğini alarak bu işe başladım. Elektronik ürün mağaza satış bölümü açtım. Teknik servise de devam ettim ki, hala buna devam ediyoruz. Bu sektörde, genç nesilin, yeni evleneceklerin, hemen hemen hepsine ürününü “ben verdim” diyebilirim. Daha sonra “neden mobilya olmasın” dedim. Tabii, bunlar bir anda olmadı. 19983’de teknik servisi açtık, 1998 yılında beyaz eşya mağazamızı açtık. 2005 yılında ise Tepe Mobilya gibi dev bir mağazanın disbiritörlüğünü aldım. Lefkoşa’nın merkezinde güzel bir mağaza açtık. Bunların hepsi bu genç nesilin tetiklemesiyle oldu. Bir yerde beni sahiplenmeleri ile oldu yani. Hepsi de benden alış verişini yaptı. Mobilyasını, beyaz eşyasını, kısaca ihtiyaçlarını aldı. Birçoğu halen müşterimdir. İnsanlarla karşı samimi ve dürüstüm.  Cep telefonu numaramı aldığım günden bu yana hiç değiştirmedim. Benim telefonum, mağazadan daha çok iş yapar. Çünkü, Kıbrıs halkı samimi, sevecen, Akdeniz insanıdır. Telefonu kaldırdığında karşısındaki insanı hissetmek ister. O telefonun ucunda ben hep oldum. Gerek  arızasında yanında oldum, gerek ürün tedarikinde onlara yön verdim. Hatta bir çoğu, bırakın beyaz eşyayı, araba alırken bile “abi nereden alayım” diye sorar. Niye otomobil sektörüne girmedim o da ayrı birşey.

SORU: Ada genelindeki bayilik durumunuz nedir?

ARAR: Ada genelinde bayi yapılandırması yaptık. Yaklaşık, 19 bayimiz var. Kendimize ait 6 mağazamız var. Biz, Bloomberg, Grundig, Goldmaster, Tepe Mobilya,Egger laminant parke dünyanın devlerinden. Bu markaların disbiritörlüğünü yapıyoruz. Biz bu markalardan inanılmaz mutluyuz. Bundan sonrası ne olabilir? Bu ülkeye üretim anlamında birşeyler yapmak gerekiyor artık. Bir katma değer yaratmalıyız bu ülkeye. Biz  malı ithal edip, iç piyasaya sürüyoruz. Artık üretim çizgisinde de olmamız gerektiğine inanmaktayım.

SORU: Bu konuda ne yapmayı planlıyorsunuz peki? Yatırımınız hangi yönde olacak?

ARAR: 2016 sonuna yetiştirebilirsek eğer, güzel bir mobilya üretim tesisi yapmaya çalışıyoruz. Kuzey Kıbrıs’ta olmayan, yeni model, 2016 versiyonlu, inanılmaz donanımlı, üst düzey ürün yaratabileceğimiz, hatta bunu ithal edebileceğimiz bir çalışma içerisine girdik. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bu tesis, Kıbrıs’ta bir ilk olacak, hatta tek olacak. Türkiye’de de çok ender markalarda bulunan makinaları tercih ettik. Hepsini yeni alıyoruz, yatırımımız o yönde devam ediyor. Yetiştirebilirsek 2016’nın sonunda halkımıza evinde ne istiyorsa, herşeyi üretip teslim edebileceğiz.

SORU: “Herşey” derken bunu biraz açabilir miyiz? Neler üretilecek?

ARAR: Mutfak, duvar dolapları, ev dekorasyonu, mobilya ve ahşapla ilgili her türlü işi yapabileceğiz. Sadece mobilya döşeme işinde olmayacağız. O farklı bir sektör. Biz, burda ürettiklerimizi yurtdışına da satma arzusundayız. Pazar araştırmasına şimdiden başladık. Güney Kıbrıs’a da pazarlama yapma hedefimiz var.

SORU: Fabrikanızı nereye kuruyorsunuz?

ARAR: Haspolat’ta binamızın yapımı tamamlandı. 2 bin 200 metre karelik kapalı alanda kurulan binamızın inşaatı bitti. Şu anda makinalarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor.

SORU: Kaç kişilik bir istihdamdan bahsediyoruz?

ARAR: Biz, şu anda mevcutta 85 kişi istihdam ediyoruz. Mobilya üretimi ile beraber çok büyük bir istihdam olmayacak çünkü, burada daha çok makine ağırlıklı üretim yapılacak. Bu ülkede gerçekten teknik eleman konusunda sıkıntılar yaşıyoruz.  O nedenle yatırımımızı makine ağırlıklı yaptık. Bir 10 kişi daha eklenmiş olacağız mevcut istihdamımıza. Montajcılar için de dışardan hızmet alımına gideceğiz. Buradaki küçük esnafı da desteklemiş olacağız.

SORU: Markanızın adı ne olacak?

ARAR: ARMAR Mobilya diye yeni bir marka oluşturucağız.

SORU: Konuyu biraz değişelim. Gençlerle özellikle aranızın iyi olduğunu söylediniz. Telefonunuz sürekli açık. Sizi arayanlara hiç “ hayır” dediğiniz oluyor mu?

ARAR: Genelde “yok” demem. Mutlaka bir çözüm üretirim. Karşı tarafın Sorununu çözmek bende alışkanlık oldu. O Sorun benim Sorunummuş gibi çözüm ararım ve sonucun ne olduğunu mutlaka takip ederim.Bundan da mutlu olurum.

SORU: Sizi farklı yapan ve bu noktaya getiren bu özelliğiniz midir?

ARAR: Tabii ki insanların Sorunlarını çözdüğünüz ve “bire bir” ilgilendiğiniz için insanlar bundan memnun oluyor. Başka yere gitme ihtiyacı da hissetmiyor. Örneğin, beni birisi arayıp da “ çamaşır makinem bozuldu” dediği zaman “ hemen size yenisini gönderelim” demem. Bir bakarız,  eğer Sorunu çözebilirsek çözeriz, çözemiyorsak o zaman yeni öneririz. Alternafitler bittiği zaman yenisini öneririm. O yüzdendir ki benim en iyi mağazam telefonumdur. Benim en iyi mağazamdan çok daha fazla iş yapar benim telefonum. Ben toplantımın ortasında bile telefonuma bakarım. Öyle bir yapım vardır.

SORU: Kuzey Kıbrıs’ı yatırım açısından riskli buluyur musunuz?

Murat Arar - Armar Group
Murat Arar – Armar Group

ARAR: Kuzey Kıbrıs’ı hiç yatırım için riskli bulmadım. Biz, bu adaya geldimizde bizim hiçbir şeyimiz yoktu. Bunu söylerken de hiçbir zaman gocunmam. Ben aslen Diyarbakırlıyım. 18 yaşında bu adaya geldim. Eşimle tanıştıktan sonra buraya yerleştim. Kıbrıs’ta ekonomik yatırım anlamında hiç risk olduğunu düşünmedim. Eğer ben bu ülkede çalışırsam, dürüst davranırsam ve insanlara karşı samimi olursam bu ülkede iyi bir yerlere geleceğim kanaatindeydim. Ve bugün halen yatırım yaparken “ risk” diye bir analiz yapmam. Ben yatırım yaptığımda, “halkın ne kadar yanında olabilirim, halk beni ne kadar destekleyebilir”, hep bu şekilde düşünürüm. Çünkü burada iş yapan kesim gerçekten az. Ama yapan kesim zaten kazanan kesimdir. Bir de duran bir kesim var. Biz duran tarafta hiçbir zaman olmadık. Biz hep çalışan, koşturan tarafta olduk. Zaten başarı belki de biraz da bundan geldi. Bugün ben bu üretim yatırımını yaparken birkaç arkadaşım dedi ki “ şurada bu üretim tesisi boş kapanıyor. Niye bunları almıyorsun”. Düşündüm ve gidip baktım. Sistem çok eski bir sistem,insana dayalı bir sistem. Çünkü bizim maalesef gençlerimiz, benim çocuğum da dahil, gençlerimizi biz para kazanması için eline bir altın bilezik takmadık. Kısacası “teknik eleman” olarak yetiştirmedik. Biz hep evlatlarımızı masanın başında oturup, bilgisayar karşısında çalışacak şekilde yetiştirdik. Bence burada bir yanlışlık var. Ülkenin Sorunudur bu. Ara eleman Sorunumuz var. O yüzden de ben, yatırımlarımı  artık insansız yapmaya gayret ediyorum. Çünkü bu büyük bir problem.Kıbrıs kökenli çalışanlarımızın sayısı yüzde 60’dır. Biz buna çok dikkat ediyoruz. Üst düzeyin hepsi Kıbrıs kökenlidir. Ara elemanlarımız maalesef Kıbrıslı çok azdır. Burada bence herkesin artık evlatlarını eğitiminde yönlendirirken çok dikkatli olması gerekir. Yönlendirme çok önemli. Ülkede ara elemana da ihtiyaç var. Bunlar olursa zaten bu ülkede ekonomik Sorun kalmaz. Zaten küçük bir toplumuz. Biz bize yeteriz. Aynı çorbayı içebiliriz. Halkımızın bu konuda biraz daha bilinçlendirilmesi gerekiyor.

SORU: Güney Kıbrıs’a satış yapmayı planladığınızı söylediniz az önce.

ARAR: Yeşil Hat Tüzüğü’ne göre zaten biz Güney Kıbrıs’a satış yapabiliyoruz. Şu anda satışımız var ancak çok dar çerçevede . Bunu daha profesynel bir hale getireceğiz. Hatta ambalajlı bir halde ürünü sunacağız. IKEA ve İNDEX tarzında sunacağız. Bu yatırım, Kıbrıs’a göre çok büyük bir yatırım. Günde 200 mutfağın kesildiğini ve hazır hale geldiğini düşünün. Showroomlu bir sistemle çalışacağız. Yap-Sat lara yönelik, yurtlara yönelik birkaç alternatifli çalışacağız. Dekor isteyen lüks insanların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olacak çalışmamız.

SORU: Bu bir ilk mi alanında ülkeye yapılacak yatırım anlamında?

ARAR: Evet, bu şu anda Kuzey Kıbrıs’ta yok. Hem mağaza olacak, hem üretim yapılacak. Bu mobilya üretimimizde pazar çok önemli. Güney Kıbrıs’ta da Pazar arayışına başladık. Kiminle partner olup mal verebiliriz ve Orta Doğu’ya ihracatı nasıl yapabiliriz. Çünkü, tamamıyla insanların ihtiyaçlarına yönelik ürünler üreteceğimiz için Ortadoğu’da da pazar arayışına girdik. İran, Irak gibi ülkelerde.

SORU:  Ne kadarlık bir yatırımdan bahsediyoruz?

ARAR: Şu anda yapılacak olan yatırım 2 milyon euroluk. Zaten bina bitti, makinalar kaldı. Yarısını tamamladık. İşin yüzde ellisi kaldı. Gerisini de inşallah bitirmiş olacağız yıl sonuna. Ben biraz da markalarımızdan söz etmek istiyorum. Bloomberg ve Grundig markasını. Tepe Home gibi markaları da konuşmak gerekiyor. Çünkü Bloomberg ve Grundig markaları Koç Holding’in bünyesindeki en iyi iki markadan biri. Tepe Home da Bilkent Holding’in, rahmetli İhsan Doğuramacı’nın sahip olduğu firmanın. Bu iki dev firmanın şu anda biz burada temsilcisiyiz. Bunlar da bize kurumsallık anlamında inanılmaz ivme kattılar. Bu büyük firmalarla çalışmamızın avantajlarını yaşadık. Şu anda beyaz eşya ve elekrtronik pazarında şu anda ülkede ilk üç içerisindeyiz. 8 yıllık KKTC pazarı deneyimimiz var bu markalarla.

SORU: Şirket yapınız nasıl?

ARAR: Armar Group, Murat Elektronik adı ile doğdu, daha sonra biraz daha kurumsallığa taşıma hedefi  ile Armar Group olduk. Üç kardeş olarak burada faaliyet gösteriyoruz. Şirket ortaklarının herkesin bir görevi var. Pazarlama ve ürün tedarikinde ben aktif görev alıyorum. Bir kardeşim, muhasebe finans kısmında, diğeri de teknik bölüme bakıyor. Şirketin büyük hisse sahibi ve direktörü benim.

murat arar armar1SORU: Sosyal hayatınızda neler yapıyorsunuz?

ARAR: Ben şu anda Yenicami Kulübü’nün  Asbaşkanıyım. Sporu inanılmaz severim. Ülkenin gençliğine de elimizden gelen katkıyı yapmaya çalışıyoruz. İyi bir Carting sürücüsüydüm. Ticaret Odası Meclis üyeliğim var. İnsanlarla ilişkilerim iyi olduğu için de haftanın 2-3 gecesi de dışarda geçiyor. İyi bir aile babasıyım, bir kızım var. Ailemle, dostlarımla zaman geçirmekten büyük keyif alırım.

SORU:  Son olarak, ülkenin ekonomik durumunu nasıl analiz edersiniz?

ARAR: Kanayan bir yaramız var şu anda. Biraz serzenişte bulunacağım. Biz, iş insanları olarak artık karşımızda istikrarlı bir hükümet görmek istiyoruz. İstikrarlı bir hükümet yoksa, biz iş insanları her zaman tedirginiz ve ürkek davranıyoruz. Karşımıza istikrarlı bir hükümnet görürsek, biz de yatırımlarımızı veya istihdamlarımızı biraz daha rahat bir şekilde yapacağız. Maalesef, geçmiş bir önceki hükümette biraz istikrar görsek de, ekonomik protokolden dolayı bozuldu. Şimdi, yeni kurulan hükümetin sayısı açıkcası bizi ürkütüyor. Önümüzde bir seçim var korkusu yaşamaya başladık. Tüm iş insanlarının kanayan yarası bu. Yatırım yaparken bu hükümetlerle 20 kez düşünüyoruz. İnşallah istikrarlı bir hükümet en erken zamanda oluşur. Öyle bir hükümet istiyoruz ki kendini ifade edebilsin. Ekonomik Protokol imzalanırken de duruşunu ortaya koysun. Özelleştirmeler olacaksa da olacak. Herkes hızmet almak istiyor. Hükümetler artık ekonomik akılla hareket edip ülkenin önünü açsın.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar