Ağustos 2014 enflasyon ve öne çıkan fiyatlar, faizler - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 27, 2024
Köşe Yazarları

Ağustos 2014 enflasyon ve öne çıkan fiyatlar, faizler

Ağustos 2014 hayat pahalılığı oranı KKTC’de % 0.59 oldu. İlan edilen listede, göze çarpan artışın iki üç kalemde olduğu ve diğer kalemlerde çok az veya artış olmadığı görülmektedir. Bu durumda 8 aylık toplam HP % 5.77 ve yıllık HP % 11.91 olmuştur. Ağustos ayı içindeki esas artış, gıda kategorisi içinde domates fiyatlarında % 134 ve ulaşımda uçak biletlerinde % 27 olduğu müşahede edilmektedir. Domatesin kalitesizliği bu ay insanlara yedirilemeyecek kadar çok kötü seviyede idi. Bu kadar düşük kalite ve hem de bu kadar pahalılaşan bir domatesin geçici bir süre ithaline serbest verilmesi gerekirdi. Yüz binlerce tüketiciye 5-10 domates üreticisinin ıskarta ürünlerini satmak haksızlıktır. Üreticilerimiz her zaman desteklensin ancak böyle safhalarda ilgili bakanlıkların devreye girerek eğer ille de bu tür ürünlere destek verilecekse, gerekirse tazminat gerekirse devletin satın alarak hayvan yemi veya gübre olarak kullandırılması en iyi yöntem olur. İnsanlar bu tür kalite ile karşı karşıya bırakılmamalıdır. Esasen iç üretimde kıt olması dolayısıyla fiyatının da hayat pahalılığına olan etkisi ile astarı yüzünden pahalı oldu. Bu yalnız bizde değil, dünyada her ülkede belli mevsimlerde belli gıda maddelerine, tüketiciyi hem aşırı fiyatlardan korumak hem de kaliteli ürün yedirmek için belirlenecek bir süre ithalat izni verilmesi genel bir uygulamadır.

Diğer aşırı fiyat artışı, her zaman ve sürekli olarak yükselen, özellikle de yoğun sezonlarda anormal seviyelere çıkan uçak bilet ücretleridir. Yarım saatlik, bir saatlik uçak yolculuklarına ödenen ücretler, Avrupa uçuş hatlarındaki ücretlere denk düşmekte veya aşmaktadır. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın bu ücretlere, özellikle de KKTC-Türkiye uçuşlarında, Türkiye’de iç hatlarda Ulaştırma Bakanlığının geçen yıl uygulamaya başladığı gibi azami ücret sınırı getirmesi gerekmektedir. KTHY batırıldıktan sonra bu alanda rekabet artık kalmadığı için yılda 2.5 milyonu bulan yolcu, birkaç firmanın insafına kalmıştır. Rekabet Kurulu da kaç yıldan beri kurulduğu halde hiçbir varlık ortaya koyamadı maalesef. Bir Kurul ya vardır veya yoktur. İkisi arası bir şey olmaz. Özellikle de bir adada yolcu gemi seferleri de yetersiz ve uçaktan başka alternatifi olmayan insanların yolculuklarına, ilgililerin en çok hassasiyetle eğilmesi gereken bir hizmet alanı olmalıdır.
CAS’ın en son faaliyete geçirilmek üzere, yapılmakta olan Hükümet teşebbüslerinin bir an önce tamamlanması hizmet ve güven açısından iyi bir icraat olacaktır ve özellikle THY ile yapılmakta olan teşebbüs ve bu yönde işlemlerin tamamlanması yerindedir. Bu alandaki rekabeti ortadan kaldırmak için diğer şirketlerin haksız bir davranış içinde oldukları gözlemlenmektedir. CAS zaten bu güne kadar vardı. Ve daha dün denecek kadar yakın bir zamanda faaliyeti Havaş’ın çekilmesiyle durdu. Şimdi bu hizmetlerin devamı için THY gibi dünya çapında kendini havacılıkta ve bu alanda tanıtmış ve kanıtlamış bir müessese ile işbirliği içinde yeni bir oluşuma gidilmesi hem yer hizmetlerinin daha yeterli ve rekabete açık, hem de işsiz kalan 150 civarındaki personel ve ailesine, istihdamın devamını sağlayacaktır. Keşke KTHY için de, zamanında işbirliği yapılsa ve THY ile o zaman başlatılan çalışmalar ve önlemler tamamlanarak ortaklık payında faaliyete devam ettirilebilse idi. KKTC’nin tüm sektörlerine tek başına, yıllarca hizmet vermiş gelir sağlamış, KKTC’nin tanıtımını en güçlü bir şekilde yapmış, Türkiye’ye ve dünyaya ulaşımını sağlamış bir Milli kuruluşumuza sahip çıkılsa ve az sayıdaki yeni uçak şirketleri arasında ona da yer verilmiş olsa idi, bu günkü fiyat ve ulaşım sorunlarına çare olmaya devam edilebilirdi.
Monopol daima kalite ve fiyat sorunu yaratmaya adaydır. Liberal ekonomi rejiminin temel unsurlarından olan rekabeti de ortadan kaldırmaktadır. Elektrikte, gaz’da ve halen mevcut her sektördeki diğer hizmetlerde olduğu gibi. Bu gün en pahalı elektrik üretimi yapan kurumların, gelişmekte olan KKTC ihtiyacına yetersiz duruma gelen ve ülkeye ek elektrik sağlanmasına yönelik beyanatlara dahi karşı çıkması anlaşılır gibi değildir.
KKTC’deki 8 aylık % 5.77’ye karşılık, Türkiye’de de ağustos ayı enflasyonu geçen gün açıklandı. Aylık % 0.09, ağustos sonu itibarıyla 8 aylık % 6.13 ve yıllık enflasyon ise, %9.54 oldu. Artışta başı çeken ana grup gıda olmuştur. KKTC’de ise yıllık enflasyon % 11.91 birkaç puan yüksek normal bir seyirdir. TCMB’nin koyduğu enflasyon hedefi % 5, bilahare % 7.6’ya revize edilmişti. Şimdiden % 9.54 olan enflasyonun yılsonu için konan hedefe ulaşmasının artık imkânsız olduğu görülmektedir. Halbuki TCMB, faiz düşürülmesi nedenini, enflasyonun düşeceği beklentilerine bağlamıştı. Geçen perşembe günü AB. Merkez Bankası da Avrupa’da faizleri düşürünce aynı gün Euro düştü, Dolar yükseldi. Kur oynamalarının Türkiye’de etkisi, ABD’de faiz yükselmesi ile devam ederse, fiyatlardaki artışla enflasyon çift rakamı görebilir durumda. Dolayısıyla bu ay MB’nin faiz tespitinde daha gerçekçi olması ve kur oynamalarını önlemek için faizleri düşürmemesi piyasalarda beklenmektedir. Sayın Babacan’ın da aynı görüşte olması, Hükümetin diğer üyelerinin isteği hilafına, MB’nin faiz düşürmemesine destek vermesi beklenmektedir, hatta küsurat da dahi olsa yükseltme yapması, piyasaları rahatlatacak ve ihtiyaç bulunan yabancı sermayeyi cesaretlendirecektir. Bu ay alınacak faiz kararı ileriye dönük uygulanacak ekonomik ve mali politikalar açısından yol gösterici olacak ve güveni tazeleyecektir.
Perşembe günü AB MB Başkanı, Euro bölgesinde piyasaya verdiği paranın faizlerini ve mevduat faizlerini beklenmedik bir seviyeye düşürdü. Amaçlanan Euro’nun değerini düşürerek ihracatı teşvik etmek ve ithal yabancı malların fiyatlarını yükselterek tüketimini azaltmak, durgunlukta olan AB ekonomisine ivme kazandırmaktır. Varlık fiyatlarının düşüşüne engel olmak için de ABMB Başkanı varlığa dayalı menkul kıymet tahvil alımlarına başlanacağını açıkladı. Varlık alımlarının, özel sektör, kamu sektörü veya her ikisine birden dayalı olabileceğini ifade etti. Çok düşük olan enflasyonun da % 2’lere çekilmesini hedef aldıklarını, deflasyonu önlemede başka önlemlere de gidebileceklerine işaret etti. AB’de faizler Haziran’da eksiye çekilmişti. Şimdi de Euro bölgesi ekonomisinin içinde bulunduğu durum dolayısıyla, desteklemek amacıyla faizler daha da düşürüldü. Mevduat faizi eksi %0.10’dan eksi % 0.20’ye, kredi faizi de % 0.40’dan % 0.30’a çekildi. Dış sermayeye ihtiyaç duymuyorlar.
KKTC’de gıda fiyatlarında aylık % 4, 8 aylık % 11.58, yıllıklandırılmış gıda artışı % 17.45, konut, elektrik’in yeri % 14.47, toplam ulaşımın % 12 oldu. Enflasyonu en çok etkileyen diğer ana gruplar, eğitimde ise % 14.6 artış oldu. Bu yıl kur ve diğer risklerin kontrol edilebilmesi halinde, az da olsa fiyat hareketlerinin artacağı aylar olması hasebiyle yılsonu Türkiye’de % 10-11 civarında olması muhtemeldir. KKTC’de de % 13 civarında gerçekleşebileceği anlaşılmaktadır.


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar