Anlaşmaya yakınsak… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 30, 2024
Köşe Yazarları

Anlaşmaya yakınsak…

 

Ben pek inanmıyorum ya.
Ama hadi varsayalım ki öyledir.
Türkiye ile olan ilişkilerimizin geldiği noktayı olası bir anlaşma sonrasını düşünerek farklı bir gözle gözden geçirmekte fayda var.
Üslup açısından Kıbrıs Türkü’nü geçmişte bu kadar hedef alan ve bunu da uluorta yapmaktan çekinmeyen bir iktidar olmamıştır Ankara’da.
AKP iktidarı, Kıbrıs Türkü’nün toplumsal belleğinde malzeme olarak kalacak birçok “lakırdıyı” miras bıraktı.
Tüm bunlara Kıbrıs Türkü muhatap oldu ama adanın güneyinde ağzı açık bizi yutmak için bekleyen zihniyet de bunu not etti emin olunuz.
Yıllar önce söylenmiş olsa da hep akıllarda kalan “bizim Kıbrıs sorunu gibi bir sorunumuz yoktur” lafı şu son 3-5 senede anavatanı temsil edenler tarafından söylenenlerin yanında çok masum kalmıştır.
Eğer Rum ile bir anlaşmaya beş kaldığımız bir noktadaysak endişem o ki bugünkü genç ve ileriki nesillerdeki Kıbrıs Türkü geriye dönüp baktığında bu en son söylenenleri hatırlayarak Türkiye’yi yorumlamak zorunda kalacak.
Diyeceksiniz bu önemli mi?
Bu şu açıdan önemlidir. Kıbrıs Türkü için bu koşullarda varılacak çözüm, anlaşma sonrası özellikle yeni nesilde oluşacak olan kimlik arayışında Türkiye’ye karşı toplumsal bir alerjiye dönüşmesine en büyük sebep olacaktır.
Ne demek istediğimizi biraz daha açalım.
Kıbrıs sorununun bugüne kadar çözülememesinin bir sebebi de bence bizim ne “Kıbrıslılık” ne de yalnızca “Türklükle” ilgili tek yanlı bir seçim yapmamızdır.
Yalnız kaldığımızda canımız pahasına Rum’a Türklüğümüzü, özellikle son yıllarda artan bir şekilde kendi kimliğimizi korumak adına da Türkiye’ye Kıbrıs Türkü olduğumuzu hatırlatarak savunmak durumunda kaldık.
Birine karşı çıkarken, ötekini savunur duruma düşe düşe de ekonomik ve siyasi açıdan pek bir ilerleme kaydedemeden bugüne kadar geldik.
Kıbrıs Türkünü her fırsatta haşlamayı kendine görev edinmesinin ötesinde, AKP iktidarı Türkiye’de Türk olma kavramını da iyice sulandırıp tartışmaya açtırttı.
Bir anlaşma olması durumunda yeni neslin yapacağı tercih AKP iktidarının söylem ve tutumundan dolayı zaman içerisinde Türkiye’nin ada üzerindeki çıkarlarını zora sokacak bir durumu da ortaya çıkaracaktır.
Bunun için eğer anlaşmaya beş kaldıysa Türkiye’nin ileriye yönelik çıkarlarına da yazık olacak.
Anlaşmanın içeriğinden dolayı değil.
Son yıllarda söyleyip yaptıklarıyla Kıbrıs Türkünde bıraktıkları o acı tattan dolayı.
Anlaşmanın içeriği kadar Türkiye’nin “stratejik çıkarlarını” yeri geldiğinde adada savunacak kendiliğinden oluşacak geniş bir kesimin ne derece istekli ve seçici olacak olması da o kadar önemlidir.
Kıbrıs Türkünün Türkiye nezdindeki “Bülent Ecevit” arayışı nasıl artık boş bir hayalse Türkiye’nin de “Denktaş” gibi yeri geldiğinde “Türklüğü” Kıbrıs Türkünün önünde tutacak olan birinin bu toplumun içinden çıkmasını beklemesi de o kadar boştur.
“Besleme” denilen bu toplum gözü yaşlı ama arkasına dönüp bakmadan Annan planının gerisinde olacak olan bir anlaşmaya “evet” demeye hazır bir duruma sokulmuştur.
Olası bir anlaşmayla farklı bir evreye bu duygularla geçilmesine hiç gerek yoktu. Yazık olan ya da olacak olan da budur.
      xxxx
İnönü, Küçük ve Denktaş ile ilgili bir anekdot…
Geçen hafta ziyaret etme fırsatı bulduğum İstanbul’da bir büyüğüm ona da Denktaş beyin anlattığı bir anekdotu aktardı.
Küçük ile Denktaş daha fazla yardım ve destek için Ankara’ya yaptıkları bir ziyarette İnönü ile de görüşmeye gidiyorlar.
İnönü, Küçük ve Denktaş’ı dinledikten sonra özet olarak “sabır göstereceksiniz, Türk sabırlı olur” deyip toplantıyı bitirir.
Dışarıya çıkarlar. Küçük, Denktaş’a dönüp “Bizi anladı mı, boşu boşuna geldik be Rauf” der. Denktaş Bey de “Şimdi tam boku yedik, bir de Türk olduğumuzu İnönü’ye ispatlamamız gerekir” diye cevap verir.
Yalnızca Kıbrıs Türkünün değil, “Türklüğün” de mücadelesini veren iki liderimizin geçen hafta ölüm yıldönümleriydi. Onların bu mücadelesinin Türk kamuoyu nezdinde unutulmuş olması, bunun farkında olanları son derece üzdü. Atatürk ve İnönü’nün belleklerden silinmeye çalışıldığı bir ortamda da pek yadırganmadı. Bununla teselli bulundu. Ama bu durum da emin olun Kıbrıs Türkü’nün toplumsal belleğine ileride değerlendirmek üzere not edildi.


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar