Sessiz Avcılar Mantarcılar - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Poli

Sessiz Avcılar Mantarcılar

 

Kuzey Kıbrıs’taki bazı ailelerde erkeklerin av ayrıcalığı hiç bitmez.


Hemen her mevsimde “büyük av” ya da “ince av” adı altında av hayvanları ile yaşanan kovalamaca, bu mevsimde “doğanın lütfu”

dedikleri mantarlara ve yenilebilir lezzetli ova otlarına yönelir.

Artık hedefte mantarlar, ayrelli, yumurta oyu, hostes, cinara, yabani pratsa, yabani ispanah ve mangallo vardır. Gelecek aydan sonra ise sıra, güneş ışınlarının toprağı ısıtması ile uyanan ve çoğalmaya başlayan garavollilere gelecektir. Bu döngü kimileri için bir hobi, kimileri için ise bir yaşam biçimi olarak her mevsimin kendine has ürünleri ile devam eder gider.

 

Avcıların avcılık sırasında gösterdikleri ekip çalışması ruhunun, mantar avcılığında yeri yoktur. Mantarcılar işlerini, tek başlarına ve büyük bir gizlilikle yürütürler. Mantar ararken kimse onları görmemeli, tesadüfen birileri ile karşılaşsalar bile, mantar toplamaya çıktıkları anlaşılmamalı. Aksi halde mantarlar el değiştirecek, uzun süreler tutan ön araştırma çalışmaları heba olup gidecektir.

Geçenlerde, Londra’da doktora programını tamamlayıp Kıbrıs’a dönen bir arkadaşım, dayısından dert yanıyordu. Geçtiğimiz yıl uzun yılbaşı tatilinden yararlanarak Kıbrıs’a gelmiş, dayısı onu çok seviyor diye birkaç defa mantar toplamaya götürmüş. Hatta gidemediği günlerde eve mantar getirmiş. “Dayım bu yıl benimle mantara çıkmamak için bin bir bahane uyduruyor” diyor. Kendisine, üstelik kendi mıntıkalarında rakip çıkabileceğinden korkuyormuş. “Bana bunu söylemiyor ama böyle olduğundan eminim” diyor.

 

Geçtiğimiz pazar günü, Kormacit’te mantar dönüşü Yorgo Kasap’ın restoranında bir şeyler atıştırırken karşılaştığım bir tanıdığım, bölgenin mantarlarının hem bol miktarda hem de lezzetli olduklarını söylüyordu. Kimseye fark ettirmeden, arazi tipli 4 çeker aracının bagajında sakladığı bir sepet dolusu mantarı gösterirken gururlu olduğu her halinden belli idi. Büyükçe sepetin üstündeki  bez parçasını aralayarak gömeçlerin altına gizlediği mantarları gösterirken ne kadar iri ve taze olduklarını anlatıyordu. Sepeti, gömeçleri ve üzerindeki bezi, ovada karşılaşabileceği rakiplerini yanıltsın ne topladığı anlaşılmasın diye kullanıyormuş. Sepet, mantarların ezilmesini de önlüyormuş.

 

Kuzey Kıbrıs’ta doğada yetişen mantarların çok çeşitli ve ünlü olduklarını söylemek çok zor. Kaç çeşit mantara sahip olduğumuzu sorduğum bir mantarcı, “bir elin parmaklarını bulmaz” diyerek bu güne kadar görüp duyduğu mantarların isimlerini sıralıyor. “Gavcar mantarı, kırmızı (dağ) mantar, dolaman, beyaz mantar (burudi). En lezzetli olanın dağ mantarı, en yaygın olanın da gavcar mantarı olduğunu söylüyor. Bir de tespit yaparak şöyle diyor: “ Gavcar mantarını adanın çok geniş bir alanında bulmak mümkün ama nedense, yerleşim yerlerinden uzakta büyük tarihi yapıların etrafında çok var.” Kantara, Buvafento ve St. Hilarion kalelerinin etraflarında, Salamis harabeleri civarında, Taşkent’teki ve Ay Marina’daki manastırların civarlarında, Kalecik’te Karpaz’da gavcar mantarına rastlamak her mevsimi geldiğinde mümkünmüş.

 

Bunun nedenini sorduğum bir ziraat mühendisi, bu durumun bu tür büyük yapıların etrafında oluşan kuytu ve nemle ilgili olabileceğini izah etti. Mantarın hızla gelişmesi için ısı ve neme ihtiyacı varmış. Bu yıl mevsimin ilerlemesine rağmen henüz bol miktarda gavcar mantarına rastlanmamasının nedeni de buymuş. Yeteri kadar yağmur yağmasına ve zaman zaman güneşli havalara rastlasak bile, halen gündüz ile gece arasındaki aşırı ısı farkının, geceleri yaşanan donun  mantarların gelişimini engelleyici olduğunu söylüyor. Bu durumun ortadan kalkacağı bir iki hafta sonra özellikle gavcar mantarının hızla çoğalacağını düşünüyor.

 

Mevsimsel nedenlerle henüz daha bolluğuna uğrayamadığımız gavcar mantarının fiyatı, geçtiğimiz yıla göre bu yıl biraz daha pahalı.

Geçen yıl 30-35 lira kilosu olan mantar şu sıralar 50-70 lira civarında alıcı bulabiliyor. Kuzey’deki meraklılarından başka, Güney’den Rumların da talep yaratması bu fiyat artışında önemli bir etken. Okulların tatil olması ile birlikte aileleri tarafından mantar ve ayrelli toplamaya yönlendirilen çocukların özellikle Karpaz’da yol kenarlarında sattıkları mantarlar 35-40 liraya kadar inerken, emeklilerin veya uygun fırsatlar yaratıp bu işe soyunan köylülerin sattıkları mantarların fiyatı 50 liradan aşağıya düşmüyor.

Ay Marina Mantar Festivali

 

Çeşitli bitkiler ve meyveler adına festivaller düzenlenen KKTC’de mantara en fazla hakkını veren köy, Ay Marina. 1974’ten beridir sivil yerleşime kapalı olsa da, 1963 yılına kadar köyde birlikte yaşamış Maronit ve Türk köylüler bu yıl ikincisini gerçekleştirdikleri Ay Marina (Gürpınar) Mantar Festivali ile köyde tekrardan bir araya gelmeyi başardılar. 22 Ocak’ta gerçekleşen buluşmada, mantar belki de dünyada bir ilk olarak, etnik ayrılıkların yumuşatılmasında bir nesne olarak kullanıldı. Maronit köylülerin en az Türkler kadar mantar düşkünü oldukları gözlendi ve bu durumun farkında olan bir grup genç bu buluşmayı muzipçe “mantar kardeşliği” olarak nitelendirdiler.

 

Eğlence boyunca, yıllardır köylülerin ayrı düşmelerine ve köy özlemlerine rağmen mantar avcıları, avcılığın temel prensiplerinden hiç taviz vermediler. Beraberlerinde getirdikleri kasalarca mantarları nereden topladıkları konusunda hiçbir sır vermediler. Hatta köyün tepelerinde birlikte mantar toplama teklifleri, herkes kendi yerini açık etmesin korkusuyla nazikçe reddedildi.

 

Gelecek aydan sonra doğada kendiliğinden yetişen mantarlara ulaşmak oldukça zorlaşacak. Çünkü mevsim gereği, yaşam faaliyetleri sonlanacak. Canı çekenlerin veya hala bilmiyorlarsa tadına bakmak isteyenlerin ya ellerini çabuk tutup tahmin edilen bölgelerde toplamaya gitmeleri ya da yol boylarındaki satıcılardan almaları gerekiyor. Çünkü soğan ve yumurta ile yapılan kızartması oldukça lezzetli oluyor. Ayrıca mangalda zeytin yağı ile yağlandırarak pişirmek de mümkün. Ancak “ben kültür mantarlarını da seviyorum”

derseniz acelenin gereği yok.

 

 

 

 

 

1974’ten beridir sivil yerleşime kapalı olan ve geçmişte Türk ve Maronitlerden oluşan Ay Marina’da “mantar festivali” düzenleme fikri, Gürpınar (Ay Marina) Dayanışma Derneği’ne ait. Dernek Başkanı Mehmet Hoca, mantarın köylüleri için birleştirici bir nesne olabileceğine inanıyor. Kendisi de bir mantar avcısı olan Hoca, bu tutkuyu önce oğluna aktarmış. Şimdilerde ise kendi adını taşıyan torununu kazanmaya çalışıyor.

 

 

 

 

 

 

 

Alt yazı

 

Ay Marina (Gürpınar) Mantar Festivali’ne kasalarla getirilen mantarların nereden toplandıkları, mantar avcılığının kuralları gereği bir sır gibi saklanmış.

 

 

 

Alt yazı

 

Kuzey Kıbrıs’ın en yaygın ve bilinen mantar türü olan gavcar mantarı, bu günlerde kilosu ortalama 50 liraya alıcı buluyor.

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar