Eyvah ki ne eyvah.
Rum Başpiskopos Hrisostomos yine açtı ağzını ve ortalığı karıştırdı.
Zaten başkanlık seçimi nedeniyle Güney’de yüksek olan tansiyon, Hrisostomos’un açıklamasıyla tamamıyla tavan yaptı.
Çünkü Hrisostomos, pek çok Rum’un (çoğunlukla da genç neslin) aklında olan ama söylemekten ödünün patladığı şeyi dile getirdi.
“Federasyon öldü, iki devletli çözüm” deyiverdi.
Hrisostomos “iki devletli çözüm” için birkaç ön şart ileri sürdü ama bu ön şartçıkların pek ehemmiyeti bulmuyor.
Niye?
Hrisostomos’a “iki devletliyi” söyleten aslında onun yeminli bir federasyon karşıtı olmasıdır.
Federasyon karşıtlığının Hrisostomos’taki yansıması da “Türklerle devletimizi niye paylaşalım” ırkçılığından başka bir şey değildir.
Bu ırkçılık sadece Hrisostomos’ta mı var?
Kesinlikle hayır.
Kıbrıs’ı sürüklediği felaketlerin peşisıra öteki dünyayı boylayan Papadopulos’un yerine bıraktığı oğlu Nikos Papadopulos da yeminli bir federasyon düşmanıdır.
Gazeteci soruyor: “Siz federasyonu destekliyor musunuz?”
Oğul Papadopulos cevap veriyor: “Benim neyi desteklediğimi herkes iyi biliyor…”
Evet, herkes ve özellikle Kıbrıslı Türkler çok iyi biliyorlar ki oğul Papadopulos da tıpkı Hrisostomos gibi “Türklerle devletimizi niye paylaşalım” şeklindeki ırkçı cephenin mensubudur.
AKEL, “bunlar Kıbrıs’ı felakete sürükleyecek” falan diyor ama pek de kağale alınmıyor galiba.
Geri kalanların da sesleri çıkmıyor veya geri kalanlar da seçimler nedeniyle seslerini çıkarmamayı tercih ediyorlar.
Yani durum o denli vahimdir kendileri için.
***
İki ayrı devlet çözümü Kıbrıslı Türklerin işine gelir mi?
Çoğunluğun şu sıralar istediği odur.
Her çöken görüşme sürecinden sonra federasyoncular eksilir, iki devletçiler yükselir.
Ve/fakat…
KKTC bu bu haliyle dünyanın onaylayacağı, Rumların da kabul edeceği bir çözüm müdür?
Kıbrıslı Türklerin en acil ihtiyacı uluslar arası hukuka dahil olmaktır.
Rumlarla birlikte oluşturulacak ortak devletle bu ihtiyacın giderileceği düşünülüyordu.
Dolayısı ile KKTC çağdaş bir Kıbrıs Türk Devleti’ne dönüştürülecekti.
Yani özetle diyeceğim şudur;
Bizim “iki devletçiler” Hrisostomos’un açıklamalarına bakıp da zil takıp oynamaya başlamasınlar.
Federasyon için de iki ayrı devlet için de gereken tek şart vardır.
Uluslar arası hukuka uygun bir yapı.
Bu yapıyı oluşturmadıkça zil takıp oynayanlar kendileri çalar kendileri oynarlar….
