Hentbol Federasyonu Başkanı Mustafa Akyön ve ekibi geçtiğimiz salı günü bir basın toplantısı düzenledi. Göreve geldiklerinden bugüne yaptıkları işleri anlattı.
Yanlış hatırlamaz isem hentbol ile tanışmam 1998 yılında oldu. O dönem Cihan Aydın başkan idi.
İyi ki de tanışmışım. Çok güzel yıllarım oldu hentbol ile. Çok güzel dostluklar, çok güzel arkadaşlar kazandım.
Cihan Aydın ile başlayan süreçte Şenol Avcı, Zafer Can, Ozan Beysan ve Barış Toprakçı başkanlığı dönemlerinde hentbola elimden geldiğince katkı koymaya çalıştım.
Hentbol için geçmişte çok yazılar yazdım, çok olaylara tanıklık ettim. Bazı çirkin olaylar beni hentboldan soğuttu, son 5-6 yıldır uzağım. Şimdilerde takip ettiğim kadarı ile olaylar ortadan kalkmış durumda. Yeniden zirveye tırmanan bir hentbol var.
Ancak hentbolun şimdi de başka bir sorunu var. Sorun, Esentepe Belediye Başkanı ve aynı zamanda Esentepe hentbol takımının her şeyi Cemal Erdoğan ile federasyon başkanı Akyön ve yönetimi arasında.
Geçen haftalarda yıldızlar kategorisinde Süper Kupa adı altında bir maç oynandı. Bilindiği gibi süper kupa karşılaşmalarında lig şampiyonu ile federasyon kupası şampiyonu takımlar karşılaşır. Ancak bu kategoride federasyon kupası finali oynanmamıştı bir önceki sezon. Ve federasyon da tüm kulüplerle yaptığı toplantı sonrası oybirliği ile bir karar alarak, bu kararı da 22 Haziran 2016’da yazılı olarak kulüplere ve kamuoyuna duyurarak süper kupanın, 2016-2017 sezonuna mahsusen 2015 – 2016 hentbol sezonu finalistleri arasında oynanacağını duyuruyor.
Süper Kupa maçları 5 Eylül’de oynanıyor. Bu maçlardan önce 1 Eylül’de mali genel kurul gerçekleşiyor. Yine tüm kulüpler katılıyor. Hatta Esentepe Başkanı Cemal Erdoğan da çıkıp konuşma yapıyor; “Gelmiş geçmiş en başarılı federasyon yönetimine sahibiz” diyor. “Sizin gibi ekibi bir ardada zor buluruz” diye yorum yapıp övüyor Akyön ile ekibini.
Aynı Cemal Erdoğan 4 Eylül’de Akyön’ü arayarak 5 Eylül’de oynanacak Süper Kupa finalinin oynanamayacağını çünkü kendilerinin lig şampiyonu olarak bu kupada yer almayacak olmasının haksızlık ve kurallara aykırı olduğunu iddia ediyor. Tartışma çıkıyor ancak federasyon 22 Haziran’da tüm kulüplerin oluru ve kabulü sonrası aldığı karar gereği süper kupayı oynatıyor.
Bu kupa finali sonrası sosyal medya kalkıp oturuyor. Cemal başkan Akyön ve ekibine verip veriştiriyor.
Süreç ilerlerken lig maçları başlıyor. Ve Mağusa’daki bir Esentepe maçında kavgalar çıkıyor. Olaylar, olaylar, olaylar kısaca. Ve bir esnada ceza alıp tribünde olan 16 yaşındaki gencin üstüne Esentepe Başkanı Cemal Erdoğan yürüyor. Sahadan atlayıp tribüne çıkıyor, 16 yaşındaki çocuk ile fiziksel temasa dayanan iletişime geçiyor. Bu olaylar görüntüleniyor. Cemal Erdoğan’a 3 yıl ceza veriliyor.
Ve Akyön’ün basın toplantısında sorduğumuz soru üzerine bu görüntüleri görüp 3 yıllık cezanın nedenini bu şekilde öğreniyoruz.
Şimdi gelinen bu noktada bir çağrı yapmak istiyorum. Ben, Akyön ve ekibine Cemal başkanın 1 Eylül’de yaptığı gibi destek veren birisiyim. Ancak Cemal başkanın da destekçisiyim. Esentepe’ye spor salonsuz salon şampiyonlukları yaşatan biridir. Ve gönüllerin başkanı olduğu gibi seçilmiş de bir başkandır.
Cemal başkan, gelecen ve Mustafa Akyön ile birlikte yemek yiyeceğiz. Yaşananları konuşacağız, her şeyi tatlıya bağlayacağız, 16 yaşındaki çocuk ile de konuşup anlaşacan ve barış ilan edeceğiz, her şey tatlıya bağlanacak. Yemek parasını da ben verecem ama sadece 3ümüz olur isek, rakam artarsa batarım.
