Türk Lirası’ndaki değer kaybı ve ardı ardına gelen zamlar vatandaşın belini büktü. Türk Lirası kazanıp dövizle taksit ödeyen vatandaş tamamen çıkmazda
Döviz kurlarındaki artış, döviz ile iş yapan sektörlerin yanı sıra Türk Lirası ödenip döviz taksiti olan vatandaşın da bütçesini zorluyor.
Taksitlerini ödeyebilmek için dişinden tırnağından arttıran vatandaşın cebinde, ay ortasında mutfak masrafına bile yetecek kadar para kalmıyor.
Geçitkaleli vatandaşlar, dövizdeki artış ve temel tüketim maddelerine yapılan zamlardan dolayı yaşadığı ekonomik sıkıntıyı Havadis okurları ile paylaştı.
Döviz yükseldi, borçlar arttı
Geçitkale’de yaşayan ve döviz taksiti olan vatandaşlar, Türk Lirası’nın döviz karşısında değer kaybetmeye devam ettiğini dolayısıyla aylık taksit miktarlarının arttığını belirtti.
Taksitlerini ödemekte güçlük çektiklerini kaydeden vatandaşlar, dövizdeki artışa temel tüketim maddelerine yapılan zamlar da eklenince geçim sıkıntına düştüklerini belirtti.
İsyan ettiler
Geçitkale’de bazı vatandaşlar, içerisinde bulunduğu ekonomik kriz nedeni ile sosyal yaşamında da olumsuzluklar yaşamaya başladığını ifade etti.
Vatandaşlar, “Zamlar, dövizin yükselmesi, sürekli katlanan borçlar ve geçim sıkıntısı derken sorunlar canımıza yetti. Eskiden nereye istersek gider, ne istersek alabilirken şimdi gezme tozma bitti, ihtiyaçlarımızı listeye koyuyor en acil olanını alıyoruz. Atacağımız her adımı ince ince hesaplıyoruz. Bıktık, usandık” diye isyan etti.
Vatandaş ne dedi?
Hüseyin Çobanoğlu: “Vatandaşın durumu vahim. Herkes TL kazanıyor, fakat borçlarını döviz üzerinden ödüyor. Döviz kuru yükseldikçe temel tüketim maddelerine de zam yapılıyor. Zamlar aldı başını gidiyor. Vatandaşın alım gücü iyice düştü. Böyle giderse çok daha kötü günler kapıya gelecek, üst üste iflaslar yaşanacak, bu durum ciddi sosyal sorunları da beraberinde getirecek. Devletin bu duruma bir çare bulmasını istiyorum ancak bu hususta çok da ümitli olduğum söylenemez.”
Bülent Kahvecioğlu: “Ekonomik dar boğaz devam ediyor, her geçen gün dibe iniyoruz. Zamlar vatandaşı ciddi anlamda olumsuz yönde etkiliyor. Devlet çalışanları ve özel sektörde çalışan işçiler maaşlarını günü gününe alamadıklarından geçinebilmek için mecburi olarak borçlanıyor. Borcu ödeyemiyor, borcu borç ile ödeme yoluna gidiyor. Zaten gelinen noktada vatandaş ancak da borç ödüyor. Borç ödemekten yorulduk. Bu zamlara bir çare bulunmasını istiyoruz. Resmen sömürülüyoruz.”
Cavit Demiray: “Söylenecek çok şey var aslında ama insanlar dert yanmaktan da yoruldu. Döviz kurları belki de hükümetimizin dengeleyeceği bir durum değil ama temel tüketim maddelerine konulan zamlar vatandaşı resmen mahvetti. Devletin en azından buna müdahil olabileceği kanısındayım. Bir ay önce 30 TL’ye aldığımız herhangi bir ürünü bugün itibariyle iki hatta üç katı fazla ödeyerek almak zorunda kalıyoruz. Yaptığımız iş belli aldığımız para belli. İnsanlar benzinin artışı yüzünden arabalarına binmek istemiyorlar. Değim yerindeyse vatandaşın hali duman.”
Mustafa Yerelgün: “Bu ekonomik krizde hele de bizim ülkemizde borçlanmadan bir şey sahibi olmak mümkün değil. Ancak hem dövizin yükselmesi hem de zamların artması vatandaşı çok olumsuz etkilemiştir. Yaşam kalitesi ve insanların alım gücü düştü. İnsanlar tasarruf kemerinde son deliğe dayandı. Memlekette her şey ateş pahası… Bir de özel sektörde çalışıyorsan işin daha da zor. Özel sektör çalışanlarının birçoğu bugün ya maaşını alamıyor ya da çok gecikmeli alıyor. Hal böyle olunca borçlarını gününde ödeyemiyor, faiz yükü altına giriyor. Artık bir takım çalışmaların başlaması gerekmektedir özellikle zamlar konusunda”
Yılmaz Çelebi: “Ekonomik sıkıntı maalesef devam etmektedir. İnsanlar maaşlarını hemTL olarak ödeniyor hem de geç ödeniyor. Hemen her şeye sık sık zam yapılıyor ama özel sektörde çalışan vatandaşın maaşı yerinde sayıyor. Asgari ücretlinin durumu çok daha vahim. Hayat artık çok pahalı ve insanlar gerçek anlamda zor durumdadır. Bu durum böyle sürmemeli ve devlet sosyal devlet olma yükümlülüğünde bu ekonomik sorunlara bir çözüm, bir çare üretilmelidir.”
Oğuz Güçeri: “Dövizin artışına bağlı olarak halk zorlu bir sürece girdi. Gerek dövizdeki artış gerekse temel tüketim maddelerine yapılan zamların insanların sosyal hayatını olumsuz etkilediğini düşünüyorum. Alım gücü düştü. Bugün en acil ihtiyacımızı bile iki kez düşündükten sonra alır hale geldik. İnsanlar elini cebine atmaktan, para harcamaktan korkar hale geldi. Devlet bir takım önlemler aldı ama bence geç kalındı. Bu önlemler önceden alınması gerekirdi. Yine de ekonomik birçok sorunun aşılması noktasında yapılacak şeyler olabileceğini düşünüyorum ve bu hususta devlet yetkililerinin gereğini bir an önce yapmasını istiyorum.”
