UBP’den yapılan yazılı açıklamada, Adada var olan gerçeklerin, dünya kamuoyundan gizlenmesi gayretlerinin, bu ve buna benzer temaslarla etkisizleştirildiği gerçeğinin Rum tarafını rahatsız ettiği kaydedildi.
En son 52 yıl önce Ada’ya bu düzeyde bir ABD yetkilisinin gelerek, iki liderle ayrı ayrı görüştüğü hatırlatılan açıklamada, ziyaretin Rum Lider Anastasiadis’in tüm adayı temsil etmediğinin en doğal kanıtı olduğu ifade edildi.
Açıklamada, “Biden’ın tüm engellemelere rağmen, Kıbrıs Türk halkının özgür iradesiyle seçilmiş liderini, makamında ziyareti bu coğrafyada iki demokrasinin, iki ayrı halkın varlığının tescilidir. Bu ziyaret, sadece bu yönüyle bile yeterince önem taşımaktadır.” denildi.
UBP açıklamasında ayrıca, Güney Kıbrıs’ta resmi karşılama töreninde çalınan “Yunan Milli Marşı”nın, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tek kimliğini savunan zihniyetin tutarsızlığını ortaya koyduğu bildirildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Biden’ın özellikle müzakerelerle ilgili Türk tarafının samimi ve yapıcı tutumunu saptamasının yanı sıra, Kıbrıs Ada’sının doğal zenginliklerinden, Kıbrıs Türk halkının da hakkı olduğunu teslim etmesi, ısrarla savunduğumuz tezlerimizin gerçekliğini desteklemesi açısından da önem arz etmektedir.
Kıbrıs’ta erken bir çözüme katkının en önemli unsuru, Rum tarafının haksız yere sahiplenmeye çalıştığı Kıbrıs Cumhuriyeti’ni, Kıbrıs Türklerinin aleyhine kullanmasına prim vermemektir.”
