TOPLUMSAL MÜCADELEDE HATALAR - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

TOPLUMSAL MÜCADELEDE HATALAR

Erdoğan Özbalıkçı

Mao, Çelişkiler Üzerine (1937) adlı eserinde “Tüm varlıklar çelişkilerin sonucu olarak ürerler” demiştir.

Biz Kıbrıslılar bu çelişki konusunda bayağı sığ bilgilere sahibiz.


Çelişki ve BAŞ ÇELİŞKİ kavramları konusunda berrak bir bakış açımız olmazsa, boşu boşuna mücadele eden ve bu mücadeleler sonucu güçlerini harcayan  insanlar haline dönüşürüz.

Toplumsal mücadelede amaç, ekonomik çıkarlar elde etmek olarak tesbit edilirse, ve bu ekonomik çıkarları KUZEY KIBRIS hakim sınıflarına karşı yapılacak mücadelelerle kazanacağımız yanılgısına düşersek, dar bir alan içerisine hapsolur ve gittikçe güç kaybederiz.

Kuzey Kıbrıs’ta sadece emekçi sınıflar değil, esnaf ve küçük üreticiler de, hatta büyük işletmeler de önemli kayıplarla karşı karşıyadır.

Kuzey Kıbrıs hakim sınıflarının ve yöneticilerin , iktidarsızlıkları her geçen gün daha fazla ortaya çıkmaktadır.

Devlet, kendi memurunu, çalışanını  ödeyemez durumda ve dış destek için çırpınmaktadır.

Gerçekte dış destek alabileceği kanallar varken, bu kanalları açmaya çalışmamakta ve ister istemez Türkiye’den nasıl para sağlayacağının hesabını yapmaktadır.

Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan insanların daha iyi hayat koşullarına kavuşmasının anahtarı nedir? Hangi çelişkiyi çözmeye yönelirsek, ülke içerisine değişik kaynak akışlarını sağlayabiliriz. Bu konularda oturup fikir üretmek ve bu alanda mücadele şekilleri örgütlemek tek çıkış yoludur.

Aslında birkaç yıl önce BATMIŞ bir ekonomi ve halkın parasına el konmuş bir Güney Kıbrıs modelinin çıkış yolunu incelemek, bizlere yol gösterici olabilir.

Güney Kıbrıs, AB üyesi olmanın avantajlarını çok iyi kullanarak, değişik yardım kapılarını açarak, zor süreci aşmayı başarmıştı.

Kuzey Kıbrıs ise, Kıbrıs’ta çözüm hedefinden uzaklaşarak, kendini dünyadan izole ederek, kendi ekonomik çöküşünün yollarını kendisi yaratmıştır.

Bu ülkeye Turist getirmeden, yabancı yatırımcıya ULUSLAR ARASI ÇALIŞMA GÜVENCESİ VERMEDEN, Kuzey’e sermaye akışı sağlamak mümkün değildir.

Maraş’a karşılık, Ercan ve Mağusa Limanının Uluslar arası  Trafiğe açılmasını, Güven Yaratıcı Teklif olarak ileri süren Güney Kıbrıs’ın  bu girişimine olumlu cevap veremeyen bir yönetim, gerçekte kendisini her şeyden izole eden , BATMAYA kapı açan bir yönetim haline dönüşür.

Bugün çarşıya biraz para düşüyorsa, bu para da esas olarak Güney Halkının alışverişinden gelmektedir. Bu alışverişi daha da büyütmek için, YENİ KAPILAR açmayı beceremeyen bir yönetim, kesinlikle ekonomik çıkış sağlayamaz.

AB fonları Güney Kıbrıs’a akarken, Kuzey ise sadece bakmakta ve ekonomik yıkımı daha da derinleştirmektedir.

Özet olarak, Kuzey Kıbrıs’ı DÜNYA İLE BÜTÜNLEŞTİREMEMEK,  en önemli çelkişkidir. Bunu sağlayacak tek yol ise, KIBRIS’TA ÇÖZÜM ‘ü esas alan mücadele çizgisine gelmektşir.

Sendikalar,SİYASAL PARTİLER ,2004 RUHUNA yeniden dönmezlerse, halkı devamlı YENİLGİLERE SÜRÜKLEMEKTEN başka hiçbir şey elde edemezler.

Ekonomik Mücadele, Sermayeye karşı mücadele lafları, bu dönemde yenilgiye giden yolun döşenmesinden başka hiçbir şeye hızmet etmez.

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar