Su içse yarar(mış) - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

Su içse yarar(mış)

“Hiçbir şeyden çekmedi dünyada nasırdan çektiği kadar. Hatta çirkin yaratıldığından bile O kadar müteessir değildi; Kundurası vurmadığı zamanlarda anmazdı ama Allah’ın adını,  günahkârda sayılmazdı. Mesele falan değildi öyle ‘to be or not to be’ kendisi için; Bir akşam uyudu; Uyanmayıverdi. Aldılar, götürdüler. Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü. Duyarsa öldüğünü alacaklılar haklarını helal ederler elbet. Alacağına gelince, alacağı yoktu zaten rahmetlinin. Yazık oldu Süleyman Efendi’ye” demişti Orvan Veli ya, işte hayat da böyle bi’şey. Göz açıp kapayıncaya kadar yıkayıp kefeni giydiriyorlar. İşte bu yüzden bu kısa hayatı kaliteli yaşamakta fayda var. E bunun ötesinde de estetik işleri var. Hani şu kilo sorunlu olanların tamamı “su içsem yarıyor” yalanıyla debelenir durur, kör de kendinden bilir hâliyle. Hâlbuki su içsek gerçekten yarayacaktı ama hep susayınca su içtiğimiz için bi’cacık olmuyor bedenden. Susama hissi zaman zaman kendini acıkma hissiyle yansıtır ve hominide gırtlak yumuluruz yemeklere hep, hep de suyu atlayarak. Bedenin ortalama yüzde 60-65’i su. Ve işte bu yüzden bu yaşam kaynağını kaliteli sıvılarla donatmak şart oldu kaliteli bi’yaşam için. Eskiden yemek öncesi su içimi tavsiye edilirdi ama yeni nesil tıp bilimciler yemek öncesi veya esnasında alınan su’nun sindirimi olumsuz yönde etkilediğinden bahsediyorlar, haklılar da! Midemiz asit kullanarak sindirimi başlatacağında biz onu suyla nötr duruma sokarız ya, işte o anda ha’bire besinleri öğütememe durumlarıyla çekyat üzerinde debelenmece durumları. Neyse, birçoğumuzun kronik alışkanlığıdır bugünün işini yarına bırakmak. Bir “halledeceyik” uygulamasıdır gidiyor. Bir baktık ki 40’lı yaşlara geldik ve en az bir hastalıkla yaşamımızı sürdürüyoruz. Egzersiz eğitimimiz hiç yok, dengeli beslenme alışkanlığımız ise hak’getire! Lâf aramızda spordan gına geldi ve aman diyetisyen arkadaşlar kızmasın; biraz da dengeli beslenme muhabbeti yapayım dedim kendi kendime haddim olmayarak. Değerli okuyucum, araştırmalara ve 30 yıllık  tecrübemize göre ‘sadece diyet yapan orta vadede tekrar kilo alır; sadece egzersiz yapan kilo vermez, sadece korur; Bu yüzden hem egzersiz, hem de kilo verme amaçlı diyet tamamdır’. İşte, bu süreçte kulağıma küpe olan önerileri sizinle paylaşmak istiyorum, tabii vaktiniz varsa veya fazla kilonuz varsa:
– Unutmayın, hiçbir lezzet sizin sağlığınızdan daha önemli değildir. Tabii sağlık yanında estetik de önemli değil mi? Ruh güzelliği mi? Geçiniz. Zira ruhlar âleminde yaşamıyoruz…
– Hayatınızda egzersiz varsa uzun vadeli ve keyifli bir diyet süreci yaşarsınız. Aksi takdirde kalıcı bir istenilen sonuç almanız mümkün değil…
– Aç karnına alışveriş yapıp da gereksiz yiyecekleri dolabınıza almayın…
– Her gün ne halt yediğinizle ilgili bir günlük tutun…
– Şeytan azapta iken çektiğiniz acıları asla unutmayın…
– Asla ve asla öğün atlayıpta aç kalmayın, zira vücudumuz kıtlık moduna girer ve her aldığını depolar…
– Gün batımı ile abuk ve de sabuk atıştırmalardan uzak durun…
– Çok şükür haftada bir abartmadan serbest yeme kuralına uyup bedeni şaşırtın..
– Sofrada yapabildiğiniz kadar gevezelik yapın…
– Egzersiz esnasında bol bol su tüketin…
– Tabii ki de ‘su içsem yarıyor’ kuyruklu yalanına itibar etmeyin..
– İşlenmiş yiyecekleri evde çok da bulundurmayın…
– Tek besine dayalı abuk diyetlerden kaçının…
– Mutlaka uzman bir diyetisyen ve egzersiz eğitmeninden profesyonel destek alın…
Yukarıda belirtilen tavsiye ve tedbirler tabi ki artırılabilinir ama özetle belirttiğimiz hususları lütfen dikkate alın. Tabii sağlıklı ve zinde görünmek istiyorsanız. Aksi takdirde obezite hastalığı kişisel bir tercihtir, tercih sizin…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar