Moskova, Limasol Limanı'nın ardından, İsrail'in ısrarla istediği Baf'taki askeri hava üssünü kullanmak için Güney Kıbrıs'la el sıkıştı.
Rusya, Esad sonrası, Akdeniz'deki tek askeri üssü Tartus'u kaybetme ihtimaline karşı bir adım daha attı. Moskova, Limasol Limanı'nın ardından, İsrail'in ısrarla istediği Baf'taki askeri hava üssünü kullanmak için Güney Kıbrıs'la el sıkıştı. Anlaşma Moskova'da imzalanacak.
Suriye'nin geleceğine dair endişeleri giderek artan Rusya'nın, şimdiden Akdeniz'deki varlığını koruma arayışına sürüklendiği kaydediliyor. Rusya özellikle 1971 yılında Sovyetler Birliği döneminde Suriye'de kurulan ve levazım deposu olarak kullandığı Tartus üssü yerine yeni bir üs için yönünü Güney Kıbrıs'a çevirdi. Bu arayışta ABD'nin Suriyeli muhalifleri silahlandırma kararının etkili olduğu belirtiliyor. Kıbrıs Rum medyasına göre Baf'taki Andreas Papandreu Hava Üssü, Rusya'ya ait savaş uçaklarının kulkanımına açılıyor.
Yeni Şafak'ın haberine göre; Fileleftheros, Rus askeri uçaklarının Baf'taki hava üssünü kullanmasına ilişkin askerî kolaylık konusunun Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis'in Rus muhatabı Sergey Lavrov ile St. Peterburg'da gerçekleştirdiği görüşmede ele alındığını belirtti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bu hamleyle Tartus'u kaybetme riskine karşı Akdeniz'deki askeri varlığını garanti altına alacağı yorumlarını hatırlatan Ada basını, Kasulidis'in Lavrov'u Kıbrıs'a davet ettiğini yazdı.
İMZA MOSKOVA'DA
Rusya'nın Sesi'nde de yer alan haberde, Kıbrıs-Rusya askeri ilişkilerinin, Rus savaş gemilerinin ikmal için Limasol limanına demirlemesiyle ilgili kolaylıklara paralel olarak 'Andreas Papandreu Hava Üssü'nü de kullanmasıyla yükseltileceği işaret edildi. Gazete, ikili anlaşmanın, Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis'in Moskova'ya gerçekleştireceği ziyaret sırasında imzalanacağını aktardı. Bazı gazeteler de, Mart ayında Kıbrıs Rum Kesimi'nde ortaya çıkan banka krizinde Rus muddilerin 60 milyara varan mevduatlarına uygulanan haksız vergilerin yol açtığı krizin üslerin Rusya'ya açılmasıyla telafi edildiğini savunuyor.
TALEP ABD'Lİ NOBLE'DAN GELMİŞTİ
İsrail savaş uçaklarının Güney Kıbrıs'taki Baf üssünde konuşlandırıl- masına dair ilk talebin, Hayfa açıklarında doğalgaz çıkaran Amerikalı Noble Energy şirketinden geldiği belirtilmişti. İsrail'in Baf'ı istemesinin asıl nedeni olarak ise Doğu Akdeniz'deki enerji yataklarının korunması isteği gösteriliyor. Diğer neden de Tel Aviv'in yıllardır yaşadığı stratejik ikilemlerini Güney Kıbrıs yoluyla çözme isteğine bağlanıyor.
KIBRIS-RUSYA SAVUNMA EKSENİ
Rusya'nın Kıbrıs'taki askeri üssü kullanması bazı uzmanlarca 'İsrail-Kıbrıs savunma ekseni'nin çöküşü olarak niteleniyor. İsraillilerin ilgisinin yoğun olduğu Baf'taki askeri üssün Rusya'nın kullanımına girmesinin, İsrail-Rum Kesimi ilişkilerinde de bir kırılmaya yol açması bekleniyor. Jerusalem Post gazetesi daha önce İsraillilerin, Baf üssünü, Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon yataklarını korumak maksadıyla kullanmak istediklerine işaret etmişti. Ancak bazı diplomatik kaynaklara göre Rum kesimi, İsrail'le doğalgaz ve doğalgazın taşınması konusunda işbirliği yapmaya hazır. Fakat, Rumların Arap dünyasının tepksi nedeniyle İsrail'le savunma ekseni herhangi bir anlaşma yapmaya fazla istekli görünmediği kaydediliyor.
İSRAİL İSTEDİ PUTİN KAPTI
Kıbrıs'ın Baf kentindeki Andreas Papandreu Hava Üssü'nü İsrail uzun zamandır kullanmak istiyordu.
Nitekim İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun geçen Şubat'ta yaptığı Güney Kıbrıs ziyareti sırasında Rum Yönetiminden, İsrail savaş uçaklarının Baf'taki üssü kullanmasını resmen istediği ileri sürülmüştü. Alithia gazetesi 'Netanyahu Kıbrıs'a üs istiyor. Ancak Lefkoşa ytemkinli' başlıklı haberinde, İsrail savaş uçaklarının daimi konuşlanmasını mı yoksa sadece lojistik destek üssü mü talep edeceğinin bilinmediğini yazmıştı. Fakat gelinen aşamada paylaşılamayan üs, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in devreye girmsiyle Moskova'nın kullanımına açılıyor. Bu arada, Rusya'nın Suriye'deki çıkarlarının yeterince açık olmadığına dikkat çeken Rus diplomasi uzmanı Andrei Ostalski, 'Rusya bölgede stratejik bir denge kurulmasından yana, ama belirgin bir Suriye politikaları olduğunu söylemek zor' dedi. Ostalski, Rusya'nın kendi muhalefetine de Suriye üzerinden mesaj verdiğini belirtiyor. dünyabülteni
