BOMBAYI KUCAĞINDA BULDU… UBP Genel Başkanı İrsen Küçük’ün eşi, Gülin Küçük, çok çalışarak Derviş Eroğlu’nun Cumhurbaşkanı yaptıklarını söyledi ve “Mutlu da olduk, kendisinin bir UBP’li olarak Cumhurbaşkanı seçilmesinden. Daha sonra o ekonomik paket bir baktık İrsen Bey’in kucağında bulundu. Kimse bu paketi cesurca açmamış, açan olmamış. Cesurca açan İrsen Bey oldu. Ki herkes bunu ‘pimi çekilmiş bombaydı’ diye tanımlıyor” diye konuştu
KAŞİF VE EKİBİ ZARAR GÖRECEK… Kurultay sonucuna neden saygı duyulmadığını anlamadığını söyleyen Gülin Küçük, Ahmet Kaşif ve ekibinin zarar göreceğini düşündüğünü kaydetti. Küçük, “Parti içindeki muhalifler, kurultay sonrası çıkan sonuca saygı duymalıydı. Aldıkları kararlarda kendilerine zarar verdiler. Kendileri daha çok zarar görecek, UBP duruyor neticede” dedi
Baykan GÜRSES ÖZDAĞ
Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı İrsen Küçük’ün, “vesur politikacı” olarak değerlendiren eşi Gülin Küçük, özellikle ekonomik paketin uygulanmaında hiçb,ir politikacının bu kadar cesur olmadığını söyledi.
Havadis, bu kez de UBP Genel Başkanı İrsen Küçük’ün eşi Gülin Küçük ile gündemi değerlendirdi.
Küçük ailesinin siyaset içindeki rolü, özel yaşantıları ve pek çok konuya ilişkin konuşan Gülin Küçük, samimi açıklamalarda bulundu.
Gülin Küçük, İrsen Küçük’ün siyasi hayatında ve kariyerinde üstlendiği rolü Havadis Gazetesi’ne anlattı.
Yarım kalmış bir eğitim ve tanışma
Gülin Küçük, ODTÜ’de İdari Bilimler Fakültesi’ni kazanırken, yaşanan öğrenci olayları nedeniyle eğitimini yarıda bırakarak ülkesine dönmek zorunda kaldı. Eğitim hayatını yarıda bırakmak zorunda kalan Gülin Küçük, o yıllarda eşi İrsen Küçük ile tanıştı.
Öğrencilik yıllarını ve İrsen Küçük’le tanışmalarını Gülin Küçük şöyle anlattı:
“Liseyi bitirdim, ODTÜ için sınav yapıldı. Çok az kişi alındı. Sınava çok sayıda kişi katılmasına rağmen 6-7 kız öğrenci seçildi, biri de bendim… Bir sene hazırlık okudum, iki sene de normal eğitimimi sürdürdüm. Deniz Gezmişli yıllar başlamıştı. O tarihlerde ne kadar da okumak isteseniz, zor oluyordu. Tedirginlik yaşıyorduk, yurtlarımız basılıyordu. O zaman ailem tüm bu yaşananları görünce sık sık gidiş gelişleri de yaşayınca bana bitireceksin dediler. Onlar da ben de tedirgin oldum.”
İrsen Küçük ile tanışmasının ve evlenmesinin görücü usulü ile olduğunu söyleyen Gülin Küçük o yılları şu sözlerle özetledi:
“Üniversiteden dönüş oldu, dönüşüm sırasında İrsen Bey ile görücü usulü tanıştım. Birbirimizi tanımaya çalıştık önce… Meğer o da o yıllarda Ankara’daydı ama biz tanışmadık, karşılaşmadık. Fakat onun Erenköy’e çıkışı dönüşü oldu, o yıllarda tanışmadık. Kıbrıs’a geldik beni duymuş, güzel bir kız var demişler, beni görüp ailesinden istetti.
Ben ondan sonra ilk zamanlar kendisi ile ziyaretlerimde konuşarak anlaşmaya çalıştık. İrsen Bey ile uyum sağlayabileceğimizi anladık. 1969’da İrsen Bey ile nişan olduk, 1972’de de evlendik.”
“İrsen Bey’in politikada önemli bir yeri olacağını tanıştığımda anlamıştım”
Politik yaşantısının ilk dönemlerindeki İrsen Küçük ile yaşadıklarını anlatan Gülin Küçük, hislerinde hiç yanılmadığını, eşinin siyasette önemli bir yer alacağını ilk tanıştıkları yıllardan anladığını kaydetti. Küçük, şunları söyledi:
“Hislerimde yanılmam, yanılmadım. Dr. Fazıl Küçük, İrsen Bey’in amcası olduğu için devamlı görüşüyorduk, her zaman görüşüyorduk. Dr. Küçük, İrsen Bey’e her zaman ‘başkan’ diye hitap ederdi, o zamandan İrsen Bey’de herhalde bir ışık görmüştü. Dr. Küçük, bunu söylerken aklımdan İrsen beyin ilerle politikaya atılabileceğini geçirirdim. İrsen beyin de politikaya meraklı olduğunu anlaşmıştım.
Nişanlılık dönemimizde de zaten boş durmadı, Erenköy Cemiyeti’ni kurdu, 3 yıl başkanlığını yaptı. ‘Uyarı’ adında bir kitap yayınlamıştı, hatta ileriyi gören bir kitap olmuştu. Ziraat Mühendisleri Odası’nı kurdu başkanlığını yaptı. YAK Kulübü’nün de asbaşkanlığını yaptı. Nişanlandıktan sonra siyaset hayatımızda yer aldı. Tarım Bakanlığı’nda memur olarak da çalışıyordu o dönem, köylülerle iç içeydi, ailesi zaten çiftçiydi, köylüler tarafından da çok sevilirdi. Tarımı çok iyi biliyordu.”
“Çok emek verdim”
İrsen Küçük’ün siyasi yaşantısının basamaklarında neler yaşadı yönündeki soruları da cevaplayan Gülin Küçük, birçok kişiye siyasi yaşantısı boyunca emek verdiğini, iş verdiğini anlatıyor.
“İrsen Bey, siyasetin her basamağında yer aldı. İrsen Bey, iletişimi güçlü birisiydi. Bugünlere gelirken çok emek verdi, pek çok kişiye yardımı oldu, iş verdi.
İş konusunda geçmişte daha rahattık, o zamanlar işsizlik sorunu yoktu, şimdi bu sorunu yaşıyoruz. Geçmişte işsizlik sorunu yoktu, ortam daha rahattı. O zamanlar kaç kişiye gel devlette işe gir derdik, yok ben girmeyim istemem derlerdi. Devlet işini reddederlerdi geçmişte. Bu bir dönüm noktasıdır.”
“İrsen Küçük, Rauf Denktaş sayesinde politikada”
Gülin Küçük, İrsen Küçük’ün politikaya Rauf Raif Denktaş sayesinde girdiğini, 1976’da başladığı siyasi hayatında önemli hizmetleri olduğunu ifade etti ve şöyle konuştu:
“Aile içinde hep siyaset konuşulurdu. Siyasete adım atacağını hep hissederdim. Milli görüşlerimize en uygun parti UBP’ydi, dolayısıyla teklif Denktaş Bey’den gelince düşündü ve kabul etti. Fikirlerime en uygun parti UBP’nin görüşleridir diyerek Denktaş Bey ile gidip görüştükten sonra da 1976’da partiye girdi, ardından da seçimlere katıldı. Seçildikten sonra da Tarım Bakanı oldu.”
Siyasi kariyerinin ilk basamağı olan Tarım Bakanlığı görevinde İrsen Küçük’ün çalışmalarını anlatan Gülin Küçük, o dönemde Tarım politikalarının önemli bir gelişim gösterdiği iddiasında bulundu.
Küçük, şunları dile getirdi:
“Bu süreçte çiftçiye elinden gelen yardımı yaptı. Hayvancılık gelişti, Arap ülkelerine hayvan satışı yapıldı. Şimdi nerede… Köylüyü kalkındırdı, her isteyene yardım etti. Daha sonraları değişiklikler oluyordu, başka bakanlar geliyordu. O Bakan gelince İrsen Beyin yaptığı işlerde bozulmalar oluyordu, aksamalar oluyordu, dönem dönem o değişikliklerin yaşanması ile Tarım geride kalıyordu. Bizim dönemimiz o şekilde devam etseydi çok daha iyi olacaktı.
Her gelen Bakan kendine göre bir yöntem uyguladı. Zaman kaybı da yaşanıyordu. İrsen Bey, daha önceden bir tohum getirmiş, ülkeye uymadığını kanıtlamıştı. CTP Hükümeti döneminde Önder Sennaroğlu’nun Tarım Bakanı olduğu dönemde, bunu yapmaya çalıştı, İrsen Bey’in, ‘Denemeyin, boşunadır, zaman ve masraf kaybıdır’ uyarısına rağmen denendi, olmadı, dikkate alınmadı. Sonradan onlar da uygun olmadığını anladı. İrsen Beyin o uyarısı muhalefet olarak algılandı dikkate alınmadı. İrsen Bey, Tarım Bakanı iken, Elektrik Dairesi’ni borç içinde aldı.
Sonradan o borçları hep ödedi, 5 trilyon da para bıraktı ayrılırken. Daha sonra görevi bırakırken, daire yine borca battı. Yeniden geldiğimizde de yine borç batağında bulduk. Ülkede, çok zaman kaybedildi. Deneyim çok önemlidir, bakan da alt kadrosu da iş bilmelidir. Bizde hiç buna dikkat edilmiyor. Teknokrat olan şimdiki hükümette, Doktor olan bir bey, Ulaştırma Bakanlığı görevine getiriliyor. Yani, nasıl bir katkı beklenir, koyamaz. Hele de Teknokrat bir hükümet demek, teknik bir ekip demek. O işi bilen kişiyi atayın ki sorunları çözsün. Bunlar son derece önemlidir.”
“Ekonomik protokolü cesurca açan İrsen Bey oldu…”
KKTC-TC hükümetleri arasında imzalanan ve tartışmalara – eylemlere neden olan “mali protokolün” İrsen Küçük için bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Gülin Küçük, eşinin siyasi hayatında cesur bir adım attığını ve ‘ateşten bir gömlek’ giydiğini söyledi.
Gülin Küçük, bu konuda şöyle konuştu:
“İrsen Bey, göreve geldiğinde 2010 yılıydı, Fakat 2009 yılında Derviş Bey Başbakan’dı. 2009 yılında seçime ekonomik paket nedeniyle gidildi. CTP-ÖRP, biz uygulamayız dedi, bir sene sonranın bütçesini de boşaltıp seçime gidiyoruz.
Sonradan Derviş Bey geldi, bir sene Başbakanlık yaptı. Ardından bizler çok çalışarak Derviş Bey’i Cumhurbaşkanı yaptık, mutlu da olduk, kendisinin bir UBP’li olarak Cumhurbaşkanı seçilmesinden… Daha sonra o ekonomik paket bir baktık İrsen Beyin kucağında bulundu. Kimse bu paketi cesurca açmamış, açan olmamış. Cesurca açan İrsen Bey oldu. Ki herkes bunu ‘pimi çekilmiş bombaydı’ diye tanımlıyor.”
“İrsen Bey, ‘ateşten gömlek’ giydi”
“İrsen Bey, ekonomik protokolü bulduğunda ateşten bir gömlek giymişti. Bunu giydi, aldı açtı ve uygulamaya başladı. İrsen bey, bunu, tüm siyasi geleceğini de tehlikeye atarak yaptı. Kimsenin açmaya cesaret edemediği bir protokoldü bu… Şimdi de UBP Hükümeti için eleştiri yapıyorlar. UBP Hükümeti, en zoru başardı. Bize göre de en başarılı hükümettir. Kolay dönemlerde iş yapmak mümkündür, kolaydır, gelin en zor dönemde hükümet olun, görelim… Bu paket uygulanırken zorluk yaşamadık mı, yaşadık. Çok sıkıntı yaşadık. KTHY’yi elimizde bulduk. Biz mi batırdık? KTHY’yi batıran CTP’dir… Resmen batırdı ve çekip gitti CTP…
İrsen Bey göreve geldiğinde bunu kucağında buldu. Serdar Denktaş, geçmişte KTHY’yi THY’den ayıracaklarını söyledi, kendimiz idare ederiz dedi. Başlangıç, böyle oldu. THY de buna tamam dedi. Ne oldu? CTP göreve gelince KTHY battı. Yıllarınızı siyasete veriyorsunuz, ailenizin bir ismi var. Bunları göz önde bulundurarak hareket etmek gerekiyor, bu büyük bir sorumluluktur.”
“Sorunları çözmek zaman aldı. Tedavi etmek acı oldu…”
“İrsen Bey, Başbakan olunca hafta sonları bile çalıştı. Başbakanlık, cumartesi ve pazar günleri de açıldı, çalışmalarına devam etti. Büyük fedakarlık isteyen bir dönemdeyiz. CTP’nin yarattığı yıkım bir felakettir, ekonomide açılan yaraları tamir etmek zaman aldı. Bunları Tedavi etmek acı da olsa, yarınlarımız için alındı.”
“Bunu CTP’liler de biliyor”
28 Temmuz’da yapılacak olan erken seçim sonrası CTP’nin iktidara gelmesi durumunda pek çok kişiyi işten atacağını iddia eden Gülin Küçük, bu konuda şunları öne sürdü:
“En çok ağrıma giden CTP hükümete gelince bizim işe aldığımız bin 600 kişiyi işten durdurması oldu. CTP hükümete gelir gelmez bu insanları 2004’te işten atı. Bu bir vicdan meselesidir. Bunu yapmamalıydı. Bu insanların bir kısmı hala sokaktadır, işsizdir. Kimse kimsenin ekmeği ile oynamayacak. İşsizliğin ne kadar acı olduğunu hepimiz biliyoruz, bunu CTP’liler de biliyor. O zaman niye? Niye bu düşmanlık? Şimdi yine aynı şeyleri yaşatmak istiyorlar, İktidar olup istihdam edilen 500 kişiyi işten atmak istiyorlar. Niye sokağa atacaksınız, imkanınız olursa siz de işe alın. İşsizlik bir sorun zaten… Biz kimseyi işten durdurmadık.
İrsen Bey 2010’da göreve geldiğinde, Elektrik Kurumuna bir sürü insan alındığını gördü, Bakan, Milletvekili ve akraba çocuğu… Daha sonra baktık KTHY’ye…350 kişi ile idare edilecek olan havayolu 700-800 kişilere ulaştı. Biliyorsunuz CTP 5 bin-6 bin kişiyi istihdam etti. Biz de atabilirdik, kimsenin ekmeği ile oynamak istemedik. CTP inceleyeceğiz, işten durduracağız diyor. İstesek biz de inceler çok şey bulurduk.”
