KTOEÖS yapılmayan öğretmen atamaları nedeniyle yarın sabah saat 10:00’da Kamu Hizmeti Komisyonu önünde eylemde olacağını duyurdu. İşte yapılan açıklama;
“ Kamu Hizmeti Komisyonu 10 Mart 2020 tarihinde öğretmen atamalarıyla ilgili bir takvimleme yapmış ve eğitim bakanlığına ve sendikamıza da göndermişti. Ancak virüs salgınından dolayı bu takvimleme gerçekleştirilememiş, atamaların seçim yasağı engeline takılmadan zamanında yapılarak okulların öğretmensiz açılmaması için yeni takvimleme oluşturulmamış, komisyon tarafından çeşitli gerekçeler öne sürülerek gerekli hazırlıklar yapılmamıştır.
Eğitim Bakanlığının sendikamızla istişare ederek nakil çalışmalarını zamanında tamamlamasına, ihtiyaçları belirlemesine, yetkileri alarak komisyona göndermesine rağmen komisyon, 10 Temmuz tarihinde yaptığı açıklamada öğretmenlik sınavlarının seçim yasaklarından önce, yani 11 Ağustos 2020’den önce yapılamayacağı, Ocak ayında yapılıp atamaların öğretim yılının ikinci döneminde gerçekleştirileceğini, alınan yetkileri geçici yetkisi olarak bakanlığa iade edeceğini açıklamıştır.
Geçici öğretmen alımları ne yazık ki liyakatin kriter olarak alındığı bir şekilde yapılmamakta, nepotizmin en bariz uygulandığı alan olarak kendini göstermektedir. Bugün öğretmenlik sınavının yapılmaması önümüzdeki günlerde yapılacak seçimle doğrudan bağlantılı olarak görünmektedir.
Sendikamız, aylardır sınavların yapılıp atamaların gerçekleştirilmesi, salgın nedeniyle yaşanan kayıpların eksik kadrolarla daha da büyümemesi için yapılan çalışmalara destek vermekte, mücadele etmektedir. Yönetim kurulumuz, hala daha münhallerin KHK tarafından ilan edilmemesi, sınavların seçim yasaklarından önce yapılmaması nedeniyle eylemler yapma kararı almıştı. Bu çerçevede hazırlanan görseller sosyal medya üzerinden paylaşılarak söz konusu durumun protesto edilmesi ve kamuoyunun bilgisine getirilmesi hedeflenmişti.
Bu görselleri paylaşan, paylaşırken de hakaret içermeyen bir cümleyle düşüncesini ifade eden yönetim kurulu üyelerimizden bir öğretmenimiz KHK genel sekreterinin şikayeti üzerine tam üç kez polis tarafından aranmış ve ifadesi alınmak istenmiştir. Paylaşılan görsel ve yorum, bilişim suçları yasası kapsamına alınarak suç sayılmıştır.
Bu, düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırı değil midir? Bu yasada temel hak ve özgürlükleri ihlal edebilecek düzenlemeler olduğunu ortaya koyan hukukçularımıza neden kulak tıkanmış ve tıkanmaktadır?
Mobeselerle, düşünce ve ifade özgürlüğümüzü tehdit altına alacak, siyasi iktidarın savunucusu polis devleti yaratacak yasalar yapılarak toplumumuz sindirilmeye, susturulmaya, baskı altına alınmaya çalışılmaktadır. Buna izin vermeyecek, özgürlükler bağlamında sakıncalar içeren bu yasaya karşı yapılacak her türlü mücadeleye destek vereceğiz.
Yönetim kurulu üyemiz torpile karşı çıktığı için cezalandırılmak istenmiş, polise şikayet edilmiş, ancak dün akşam şikayet geri çekilmiştir. Sendikamız, haksızlığın karşısında, adaletin yanında olmaya, mücadele vermeye devam edecektir. Yönetim kurulu üyemizin paylaşımını bugün hepimiz paylaşacağız. Tüm üyelerimize ve halkımıza da paylaşması için çağrıda bulunuyoruz. Bizden de şikayetçi olsunlar, polisi peşimize salsınlar, buradayız, yarın da burada olacağız, hepimizin gelip ifadesini alsınlar.
Buna rağmen bizler, seçim yasaklarından önce öğretmenlik sınavlarının yapılması, ve böylelikle kimsenin hakkı yenmeden, partisel kimliğine bakılmaksızın adil bir şekilde öğretmen alımının yapılmasını talep etmeye, bu yönde mücadele etmeye devam edeceğiz, yıldıramayacaklar.
17 Temmuz Cuma günü (Yarın) sabah saat 10:00’da Kamu Hizmeti Komisyonu önünde eylemde olacağız. Atanmayı bekleyen tüm öğretmen adaylarımıza da katılım çağrısı yapıyoruz.”
