Tüm dünyada mesleki eğitimin gelişimi için olağanüstü çalışmalar sarf eden ülkeler nitelikli insan kaynağına ulaşma noktasında devlet politikaları gerçekleştirmektedir.
Bizim ülkemizde Genel Eğitim ve mesleki eğitim arasındaki makas oldukça açık genel eğitimin %65 oranında mesleki eğitiminize %35 oranında olduğu bu oranların meslek eğitimi ile ilgili 10 yıllardır iyi niyetle sürdürülen çalışmaların Ancak bu noktaya getirdiğini görebiliriz.
Dünyadaki gelişmiş ülkelerde bu oran %70 Mesleki Eğitim %30 Genel Eğitimdir,Tabiki bunun sonuçları da gelişmiş ülkelerdeki istihdam ve ekonomi bu oranda gelişmişliğini sürdürmektedir.
Ülkemizde meselenin bir üniversite ülkesi olması iddiasının sonuçlarının çocuklarımızın ve gençlerimizin mesleki deneyimlerden uzak hedefin daha çok üniversite mezuniyetiyle sonuçlanacak ülkenin ihtiyaçları noktasında herhangi bir plan ve programa bakılmaksızın ailelerin ve sosyal ortamın sosyal baskısının oluşturduğu diplomalı işsizler ordusuyla baş başayız.
Nitelikli Insan kaynağı noktasındaki çektiğiniz sıkıntının sonuçlarını en etkin şekilde görmekteyiz meseleyi sonuçtan değerlendirme noktasındaki tercihim 10 yıllardır süregelen bu mücadelenin yeterince ülkeyi yönetenler tarafından kıymetlendirilmediğini ve sonucunda da şu anda ülkede yabancı işgücünün kayıtlı ve kayıtsız 100 binin üzerinde olduğu bunun büyük bir kısmının,artık eskisi gibi niteliğe dayanmadığı da bir gerçektir. Plansız ve programsızlığın yıllarca getirdiği bu sonuçların üzerinden değerlendirme yapmak ve yeni zaman için yeni planlar oluşturmak gerektiği çok açık ortadadır.
Gençlerimizin büyük bir kısmının ülke dışına çıkarak kendilerine iş olanakları sağlayacak iş aramalarının ne anlama geldiğini ülke yönetiminde bulunan siyasetçilerin bugüne kadar yaptıkları ve yapamadıklarının sonuçlarıdır.
Sosyal devlet anlayışında halkının tüm sorunlarını tüm boyutları ile değerlendirerek iyileştirmek ve çözmek zorundadır.Bu anlayışın ülkemizde anayasal olarak tanımlanmasına rağmen bu düşünceden uzak ülke yönetiminde bulunan siyasal yapıların on yıllardır ülkede yaptıkları sorumsuzluklar sonucunda bugün bu alanda olduğu gibi birçok alanda da yetersiz kaldığı bir gerçektir.
Yabancı işgücünün gün geçtikçe artması sonucunda niteliğe dayanan insanların pandemi döneminde ülkeyi terk edip ve geri gelmediği de bir gerçektir,
Bu sonuçlar üzerinden okuma yapmak ve sonucun üzerinden değerlendirme yaparak ülkemizdeki sektörlerin ana sorunlarından bir taneside nitelikli insan kaynağı olduğu ve mesleki eğitimin bu noktada devlet politikası olarak daha etkin bir şekilde uygulanması gerektiğine inanmaktayım.
Sektörlerin yatırımlarının kıymetlenebilmesi üretimin standart ve Kaliteye uygun üretim yapılabilmesi için teknoloji ile birlikte nitelikli insan kaynağının da en etkin faktörlerden iki tanesi olduğu gerçeğini bilmek ve buna göre plan program yapabilmek gerekmektedir.
Bunu yapamayan ve yapmayan ülkemizin yönetiminde bulunanların sektörlerin ihtiyaçları noktasındaki yaklaşımlarının subjektif olduğu ve tek sorunun maddi kaynak noktasındaki bir mesele olduğuna sektörleri inandırmaya çalışan ülke yönetiminde bulunan sorumluluk noktasındaki niteliksiz olanların vizyonları ile ilgili oldukça kaygı duymaktayım.
Ülkedeki ciddi yatırımları olan turizm sektörünün büyük sorunlarından bir tanesi de nitelikli insan kaynağının ülke içerisinden bulunamayışının yarattığı sıkıntının çözümünü noktasında mali ve sosyal sorumluluk olarak yabancı işgücüne oldukça fazla ihtiyaç duymalarının sebeplerinden bir tanesi de sektörlerin ihtiyaçları doğrultusunda insan kaynağının yerel işgücünün içinde yeterince olmaması da faktörlerden bir tanesi olduğuda gerçektir.
Ülkemizdeki niteliğe dayanan insan kaynağının geliştirilmesi yerel istihdamın bu alanda daha etkin şekilde teşviklendirilmesi mesleki eğitimin yetişkin işsizleri arasında teşviklendirilerek meslek değişikliklerinin mesleki eğitim merkezleri tarafından sektörlerin ihtiyaçları doğrultusunda devlet teşviği ile meslek değiştirmek öncelikle yerel insan kaynağımız noktasında öncelenerek ilgili alanda hızlıca ihtiyaç duyulan alanlarda eğitimler verilerek kısa vadede neler yapılabileceğini ortaya koyabileceğimiz çalışmaların yapılabilmesini bu zor zamanda ortaya koyabilecek ülkenin yönetiminde bulunan hükümetin popülizmden uzak gerçekçi politikalarla ortaya koymasını bekliyor ve izliyor olacağız.
Tüm bu saptamaların ve yapılması gerekenlerin ülkemizde yarattığı kaçak ve kayıt dışılığın unsurlarından bir tanesi olduğunu da bilinmesi gerekmektedir, pandemi sonrası ülkemizden ayrılan nitelikli iş gücünü, ülkemiz dışındaki yabancı nitelikli iş gücü Kıbrıs’ı çok da tercih etmediği bu nedenle,kendi yerel kaynaklarımızın önceleyerek, ülkede bulunan yabancıların mesleki eğitim alarak nitelikli insan kaynağı noktasında hızlıca ülkedeki ihtiyaçlar doğrultusunda planlamalar yapılarak eğitilerek karşılanmalıdır.
Ülkemizde birçok alanda sorunlar yaşadığımız sosyal siyasal ekonomi sağlık ulaşım eğitim başlıca problemlerinden olmasının yanında mesleki eğitimin ülkenin geleceği noktasında işletmelerin sürdürülebilir hizmet ve üretimi noktasındaki ana unsurlardan bir tanesi olmasının göz ardı edilmeden bir an önce gündeme alınması gerektiğini toplumumuzun da bu noktada bundan sonra gençlerimizin ve çocuklarımızın bu ülkede veya dünyanın herhangi bir ülkesinde yaşamlarını kolaylaştırıcı mesleki eğitimler alarak özgür nitelikli ve sağlıklı bireyler yaptığı işin uzmanı olmasıyla dünyanın her yerinde hak ettiği değeri bulacaktır.
Ülkemizdeki birçok kaynağın etkin bir şekilde kullanılmadığı gibi insan kaynağının nitelikli bir dönüşüme girerek ülkenin kendi öz kaynakları üzerinden planlar yapabilmesi çağdaş ve sosyal bir devlet olma noktasında iyi bir referans olacaktır.