“Lock Down” yani “kapanma” bazı kimseler için adeta bunaltıcı bir hapishane ortamı yarattı, bazıları için ise bunu yaratıcı bir şekilde kullanma fırsatı
Sevgili Barçın Gökbörü de bunlardan biri.
Barçın esasında Şehir Plancılığı okumuş. Fakat yıllardır vaktini daha çok müzikal işlerle geçirmiş biri.
İstanbul’da kullanmaya başladığı DJ’lik ismiyle Radio Pangea, İstanbul’un onlarca müzik barını çok dünyalı, çok kültürlü müzik anlayışıyla doldurmayı becermiş yıllarca.
Evet Barçın (aka Radio Pangea) karantinanın bize bahşettiği bol zamanı, uzun yıllardır hayal ettiği çok kültürlü bir radyo açmak için kullanmaktan çekinmemiş. Ve iyi de etmiş!
Bu arada Radio Ubuntu’da dj’lik de yapan Havadis yazarlarından Mete Hatay (aka Uncle M.) “Barçın’a ‘hade bu tam da senin projenin yapılabileceği zamanı’ telkin de birazcık benden geldi. Çünkü kaşarlı dj olarak çalacak yer arıyordum!” diye şaka yollu projeyi başından beri desteklediğini söyledi.
Hatay, “Projeyi duyunca bunun sadece iki toplumlu değil de onun ötesinde olması gerekir dediğimde, Barçın ‘merak etme, kıtalar arası, sınırlar üstü, kültürler arası bir yayın merkezi kuracağını söyleyecekti bana.’ .
Radio Ubuntu’nun teknik işlerini halledip dj seçmeye başlandığında Barçın’ın. ne demek istediği ortaya çıkacaktı. Hatay,”Lefkoşa’dan, İstanbul’dan, Atina’da, Londra’dan, Limasol’dan başlayan yayınlara bir de baktım Mexica’dan da bir arkadaşımız katıldı ve şimdi Filistin ve Saraybosna’dan dj arkadaşlarla görüşülüyor. “
Dünya’nın her yerinden katılan 18 dj yanında siyaset bilimci sevgili Umut Bozkurt’un da devreye girmesiyle müzik yanında siyasi ve sosyal konular, Ingiltere’den, Galler’den, Kıbrıs’tan Yunanistan’dan, Türkiye’den katılan akademisyen katılımcılarla birlikte, melodilere bu kez fikirlerin eklemlendiği bir buluşma mekanına dönüşecekti Radio Ubuntu.
Kısa sürede dinleyici sayısını artırmayı başaracak ve karantina semalarında melodiler ve fikirlerle adeta bir gökuşağı olacaktı kısa zamanda.
Barçın, şimdi ise daha kalıcı FM yayınına hazırlanmaktadır. Pandemi bittiğinde de ayakta kalabilmek ve bu çok kültürlü ruhu yaşatmak için!
