Çarşamba günü oynanan Kıbrıs Kupası çeyrek final karşılaşmasında lider Çetinkaya’yı kupa dışı bırakan 27 puanlı Lapta, kendisi gibi play-out sıkıntısı çeken ve birebir rakibi konumunda olan 24 puanlı Cihangir’i, evinde ve oyuna hakim oynadığı karşılaşmada “elinden kaçırdı.”
Şiddetli rüzgarın yanı sıra, yağmur nedeniyle yer yer kayganlaşmış olan sahanın oyunu etkilediği karşılaşmaya rüzgarı arkasına alarak başlayan Lapta, oyunu çok çabuk kontrolü altına aldı. Şahin, Umut, Mustafa’dan oluşan birinci bölge oyuncuları, sağ kanattan Hasan Yaşınses desteğindeki Halil Turan ve William’ın ataklarını kolaylıkla “etkisiz” hale getirdi. Bu arada oyuna ağırlığını koyan ikinci bölge oyuncuları da, ortadan Dennis, H. Sadrazam ve Tufan ile ceza alanı civarına kadar pozisyon kovaladı. Mustafa Arnavut ve Cihangir sol kanadını yolgeçen hanına çeviren Hüseyin Haşimoğlu’nun bindirmeleri ile de, Dennis ile birlikte sahanın en iyisi olan ve sahada basmadık yer bırakmayan “atom karınca” Ahmet Coşkun’a ve Prince’e gol yolları hazırlamaya çalıştı. Ancak final paslarındaki “isabetsizlik”, başarılı oyunlarının skora yansımasını engelledi. Golü de, organize değil, Cihangir savunmasını “slalom” yaparcasına geçen A. Coşkun’un düşürülmesinden kaynaklanan penaltı vuruşunu yapan, Prince’in ayağından kazandı.
Şiddetle puana ihtiyacı olan Cihangir, ilk devrede iyi değildi. Orta alanı kalabalık tutup, Halil Turan ve William’a atılan kontra toplarla pozisyon bulmaya çalıştı. Takımın dinamosu konumunda olan Sezer’in “bekleneni verememesi”, varlığı ile yokluğu belli olmayan Kaute’nin “mumla aranması”, Burak ve Can’ın “verimsiz” mücadelesi, ikinci bölgenin vasatın altında bir oyun sergilemesine ve özellikle “final pasları” yetersizliğinin doğmasına neden oldu.
İkinci devrede, rüzgar altında oynayacak Lapta’nın, uzatmalı Çetinkaya maçı nedeniyle yorulacağını ve Cihangir’in de rüzgarı arkasına alıp maçta üstünlük sağlayacağını düşünenler yanıldı. Lapta ne yoruldu, ne de oyundaki hakimiyeti Cihangir’e devretti. Sadece, “kontrolsüz” ve “tedbirsiz” çıkışlarla, gerilerde zaman zaman da olsa “gedik” verdi ve golü de bu sırada yedi. Cihangir ise hakimiyet değil, Ali Bayır ve Osman’ın oyuna alınışı ile ancak “dengeyi” sağlayabildi. 70 dakikada da, Ali Bayır’ın kaleye vurduğu topu, o dakikada oyuna girmiş olan Mustafa “Bakır” tamamladı ve “altın” golü buldu. Lapta “iyi” oynadı. Tedbirsizlikleri “pahalıya” mal oldu. Cihangir ise, içinde bulunduğu ortamın “gerektirdiği” mücadeleyi veremedi. Ancak, M. Ali hoca ile “umut” verdi.
