Kıvrım kıvrım bir topmodelin öyküsü - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Magazin

Kıvrım kıvrım bir topmodelin öyküsü

Yaşı 29. 14 yaşında bir modellik ajansına kaydoldu, o gün bugündür sektörde. 2011’de Vogue dergisinin İtalyan edisyonuna ‘Gerçek Güzeller’ başlığıyla kapak olduktan sonra sektörün aranan isimlerinden biri oldu. Kendini ‘kıvrımlı’ olarak tanımlıyor, şişman kelimesine antipatisi var hatta bu kelimenin yasaklanması gerektiğini düşünüyor. “Belim daha ince olsaydı, yazın pantolonu daha rahat giyerdim” diye düşündüğü olmuş ama halinden memnun; “Emin olun hayatta çok daha başka şeyler var” diyor. Tam da bu nedenle yıllardır tartılma gereği duymamış Amerikalı Candice Huffine. Şimdilerde, 2015’te fetiş temasıyla yayımlanacak Pirelli Takvimi için poz verecek ilk büyük beden model olmasıyla gündemde.

 


Kum saati belli, zayıf ve narin modellerin toplaşma yeri olan Pirelli Takvimi’nin bu kararı mucize olarak anılıyor. Haksız da sayılmazlar. Uzun yıllardır sıfır bedenden bir gram fazlası olanları dahi podyumdan aşağı iten, dergi kapaklarına çıkartmayan moda sektörü, kilo ırkçılığını o kadar meşrulaştırmıştı ki Karl Lagerfeld çıkıp “Yuvarlak hatlı kadınların modada yeri yok” dediğinde kimse şaşırmadı.

KİLOLU DAMAT BİZE YAKIŞMAZ!

Sektörün yarattığı “Zayıfsan güzel kadınsın”, “Adonis kasların yoksa gerçek bir erkek değilsin” algısı medya tarafından başarıyla pompalanınca bel çevresi yağ bağlamış birinin güzel/çekici görünmek için değil, kalp rahatsızlığı riski nedeniyle zayıflaması gerektiği de aklımıza gelmez oldu. Bu yüzden her 10 kişiden 9’unun, şişman olmaktansa kör olmayı tercih edeceğini duysanız şaşırmazsınız muhtemelen. Florida Üniversitesi’nden Dr. Colleen Rand’ın çok şişman olup sonradan zayıflayan insanlar üzerinde yaptığı araştırmaya katılanlardan biri şöyle diyor: “Kör olduğunuzda insanlar size yardım ediyor ancak şişman olduğunuzda yardım etmedikleri gibi hem sizi suçluyor hem de sizinle alay ediyorlar.”

 

Evlilik teklifi alan bir kız arkadaşımla babası arasında geçen bir diyalogu da unutamam mesela:

“(…) Ama çocuk çok kiloluymuş kızım. Olmaz ki. Bize yakışmaz!”
“Verecek o kiloları, diyet yapıyor. O da memnun değil görüntüsünden. Verecek babacığım verecek…”

Evet, kilo vermek sadece kadınların değil, artık erkeklerin de hayattaki en büyük amacı. Büyük beden modellerle çalışan bazı tasarımcılar ancak yeni yeni kilo ayrımcılığına karşı duranların sesi oluyor. Yaptıkları ‘iş’i aykırılık olarak nitelendirenler olsa da, bu normalleşme çabalarının büyük takdir topladığını söylemek mümkün. Öte yandan zayıflık ideali kalp kırmayı sürdürüyor. Son vaka Amerika’dan… Fotoğraf paylaşım uygulaması Instagram, 52 beden giyinen Samm Newman adlı bir genç kızın paylaştığı iç çamaşırlı fotoğrafları, topluluk ilkelerini ihlal ettiği gerekçesiyle yayından kaldırdı. Halbuki fotoğraflar, hayatı boyunca kilosu nedeniyle kendisiyle dalga geçilen Newmann’ın aldığı olumlu yorumlarla özgüvenini tamir etmekten başka bir işe yaramıyordu. Zaten olayın medyaya yansıması akabinde Instagram, fotoğrafların müstehcen olmadığını kabul edip, 19 yaşındaki genç kızdan özür diledi.

 

Fazla kiloları nedeniyle ayrımcılığa maruz kalanlardan, kilo aldığı için işten çıkarılanlardan kim özür dileyecek peki? Florida Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bilim insanları uyarıyor: “Irkçılık ve seksizm kişilerin fiziksel ve duygusal sağlığı üzerinde önemli bir etki bırakmıyor. Fazla kiloları nedeniyle ayrımcılığa uğradığını ya da aşağılandığını düşünen kişilerinse hem sağlıkları bozuluyor hem de kendilerini daha yalnız ve depresif hissetmeye başlıyorlar.”

EZİYET ETME, SAYGI DUY!

Genç kızlığında yeme bozukluğu yaşadığı için depresyona giren İngiliz yazar Bethan Stritton, hayatının dönüm noktasının, bir partideki farklı beden ölçüsünde pek çok kadının ışık saçtığını fark ettiği an olduğunu söylemişti: “İnsanların hep daha fazlasını istemeye programlandığı bir kültürde yaşıyoruz. İnce olmak konusu da böyle. Her zaman erişilmez, orada yukarıda duruyor ve yeterince iyi olmadığımızı söylüyor.”

Güzellik akımlarını belirleyen moda sektöründe bir kesim, bu ilüzyonu yıkıp vücudumuza eziyet etmek yerine ona saygı duymamız gerektiğini daha yüksek sesle bağırıyor şimdilerde. Güzel olmanın zayıf değil, sağlıklı görünmekten geçtiği nihayet dillerde…

 

Tabii biz yine life-style TV programlarınla, dergilerde, gazetelerde zayıflama tüyoları okumaya devam edeceğiz. Stil ikonlarının, ünlülerin sırlarını okuyacak, hatta kek götürdüğümüz komşu teyzenin “Ay çok güzel görünüyor ama ben diyetteyim yıvrım. Akşamları sitenin etrafında bir tur atıyorum” serzenişlerine maruz kalacağız.

Yine de umutsuzluğa kapılmayalım ve Candice Huffine’in “The Vogue Italia çalışması sanki sektörün gözlerini açtı” sözlerini hatırlayalım. Modelliğin ve buna bağlı olarak güzelliğin vücut kitle endeksine bağlı olmadığının anlaşıldığını söyleyen Huffine, “Şimdi insanlar bizleri daha fazla görmek istiyor” demişti: “Bu çalışmadan sonra hayatım değişti, umarım benim gibi milyonlarca kadının da hayatını değiştirmeye katkıda bulunmuşumdur.”

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar