“Kıbrıs Kürttür, Kürt Kalacaktır” - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 18, 2024
Köşe Yazarları

“Kıbrıs Kürttür, Kürt Kalacaktır”

Ahmet OkanAhmet Okan

Birçok kez Rum siyasilerden işitilmiştir.

Söylenenlere göre federasyon, onlar için verilen bir tavizdir.


Bu anlayışın bütün Rum tarafındaki devlet merkezli siyaset için geçerli olduğu düşünülebilir…

Her şey etki-tepki içinde mi gelişti?

Yoksa bu ikili oyun hep böyle sürüp gider miydi?

İngilizler adaya geldikten sonra siyaset, bir ikilem içinde gelişti.

İki ana toplum birbiriyle siyaseten itiş kakış içinde oldu…

Nihayetinde Enosis meselesi ete kemiğe bürününce,

Kıbrıslı Türkler bunun karşısına “Kıbrıs Türktür” tezini koydu.

Taksim istemek henüz erkendi!

Hatta o yıllarda Türkiye’de “Kıbrıs Türktür Cemiyeti” kurulmuştu.

Onun başkan ve sekreterlerinin adayı ziyaret ettikleri de olmuştur.

Ancak çok sürmedi.

“Kıbrıs Türktür” tezi ne kadar da çeşitli mitinglerde “Kıbrıs Türktür Türk Kalacaktır” şeklinde slogan ve pankartlar ile siyasallaştırılmaya çalışılmışsa da,

Bir müddet sonra sönüp kalacak, yerini Taksim tezine bırakacaktı.

“Kıbrıs Türktür” tezinin altında yatan hedef, Kıbrıs’ın “anavatan”la bütünleşmesiydi.

Söz konusu Cemiyetin Ankara Şubesi sorumlusu Mehmet Ertuğruloğlu henüz 1954 yılında yaptığı bir açıklamada “Kıbrıs günün birinde anavatana katılacaktır” demekteydi. (Ahmet An, Kıbrıslı Türklerin Siyasal Tarihi, s 510).

Öteden beri Kıbrıs konusundaki Türk görüşü Kıbrıs’ın Türk kalacağı yönünde olduğu için bir anda Taksim tezine dönmek güç bir işti, çünkü hem Türkiye kamuoyu hem Kıbrıs Türk kamuoyu buna inandırılmıştı.

Gün gelir görev Adnan Menderes’e düşer ve 1957 yılında yaptığı açıklamada “Kıbrıs Türktür” tezinden taviz verildiğini şu sözlerle duyurur:

“Taksimi kabul etmekle fedakarlığın hududuna varmış bulunuyoruz.” (Ahmet An, Kıbrıslı Türklerin Siyasal Tarihi, s 561).

Bu çerçevede her iki toplum kendi ana “ülkü” lerinden taviz veriyorlardı zaman zaman!

Kıbrıs meselesi o dönemlerden sonra özellikle Türkiye’de milliyetçi bir “dava” haline getirilmiş,

Bundan Türkiye solu da etkilenmişti.

Buna bir örnek vererek,

Dr. Abdullah Korkmazhan’ın “Türkiye Solunun Kıbrıs Çıkmazı” adlı kitabından yapacağımız bir alıntı ile yazımızı bitirelim:

15 Kasım 1967’de gerçekleşen Köfünye olayları sonrası 22 Kasım’da İstanbul’da düzenlenen Kıbrıs Mitingi’nde, o sıra TİP üyesi olan Deniz Gezmiş, ABD bayrağı yaktığı gerekçesi ile tutuklanmıştı. Milliyetçi bir havanın egemen olduğu mitingde “Kıbrıs Türktür Türk Kalacaktır” sloganları atılmaktaydı. Hikmet Bozçalı, mitinge 15-20 Kürt öğrenci olarak birlikte katıldıklarını ve sloganı “Kıbrıs Kürttür, Kürt Kalacaktır” diye atmaları üzerine, Deniz Gezmiş’in yanlarına gelerek sloganı bozdukları gerekçesi ile şikayet ettiğini aktarmaktadır.”

Kormazhan bu bilgiyi bir de dipnotla zenginleştirir ve Nadir’e Merter’e ait “Sokak Güzeldir, 68’de Ne Oldu?” adlı kitapta “Deniz Gezmiş’in olaya müdahale ederek şikayet etmesi, devrimci gençliğin Kıbrıs konusundaki milliyetçi yaklaşımını ortaya koymaktadır” ifadelerinin yer aldığını belirtir.

Tepki göster
Bayıldım
1
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar