Bu ülkede Eğitim Bakanı’nın söyledikleri önemli mi? Her ülkede olduğu gibi bizde de önemli… Peki Eğitim Bakanı söylediklerine dikkat etmeli mi? Kesinlikle etmeli, söylediklerini ince eleyip sık dokumalı…
CTP-UBP hükümetinin Eğitim Bakanı Sayın Kemal Dürüst’ün geçtiğimiz hafta içinde sözlü ve yazılı basına yansıyan üç farklı açıklamasını dikkatle okudum. Satır satır inceledim. Bende oluşan kanaat şudur ki sayın bakan hükümet programını iyi çalışmamış, programda yazılanları özümsememiş…
Yenidüzen Gazetesi’nde 1 Ağustos’ta çıkan mülakatında “Kolej Giriş Sınavı önemli değil kolejde verilen eğitimin içeriğine bakın” dedi. 4 Ağustos’ta Havadis Gazetesi’nde çıkan mülakatında da “Kolej sistemi değişecek” dedi. Hemen akabinde BRT’de yayınlanan bir programda da “Kolejler kaldırılmayacak” dedi.
Sondan başlayarak sorayım. Birileri kolejlerin kaldırılacağını mı söyledi? Hükümet programı açık ve net olarak ne yapılacağını söylüyor. Sayın Dürüst’ü bağlayan da hükümet programıdır. Bunu benim söylememe gerek yok herhalde… Açıkça yazıyor “kolejler güçlendirilecek.”
“Kolej Giriş Sınavı önemli değil” demek da ne demek? Hükümet programı özellikle buna vurgu yapıyor. Çağdaş ölçme değerlendirme yöntemleri kullanılarak yeni bir kolej giriş sınav sistemi oluşturulacak. Sayın Eğitim Bakanı hükümet programında bunun yazdığını bilmiyor mu?
Kaldı ki Kolej Sınavı’nın yarattığı rezaleti eğitim bakanlığından iki defa gidip üç defa gelen Kemal Dürüst bilmiyor mu?
Sadece Kolej Sınavı’na hazırlık için bu toplumun cebinden yılda 8 milyon TL çıktığını bilmiyor mu?
Bu miktarın Eğitim Bakanlığı “yatırım” bütçesinden daha fazla olduğunu bilmiyor mu?
Kaldı ki eski dosyaları eski defterleri karıştırır ve gazete arşivlerine bakarsak Sayın Kemal Dürüst’ün Eğitim Bakanı olduğu dönemlerde söylenmiş “Kolej Sınavı son kez bu şekli ile yapılacak” ifadelerine birçok kez rastlarsınız.
İlk kez UBP’nin de yer aldığı bir hükümette Kolej Sınavı’nın mevcut şekli ile yürütülemeyeceği hükümet programına girdi. 4’üncü ve 5’inci milli eğitim şuralarında bununla ilgili kararlar var. Sendikaların kolej sınavının değişmesi yönünde tavrı var. Halkın bu konuda duyarlılığı var. Yine de bu hükümet dönemde Kolej Sınavı’nın şekli değişmez ise bu tam bir beceriksizlik olur.
Sayın Kemal Dürüst’ü siyaseten cesaretlendirmek için başka bir bilgi daha vereyim. Geçen yıl yapılan 5’inci Milli Eğitim Şurası’nda UBP temsilcisinin kolej sınavı ile ilgili önerilerine bir baksın o bile büyük bir ilerlemedir.
Eğitimde yapılması gereken çok iş var. Bu hükümet siyasi kaygılardan arınarak, eğitim bilimi ışığında eğitimde yapılması gereken değişimi yapacak mı yoksa eski alışkanlıklar, palyatif çözümler, günübirlik kararlar devam mı edecek hep birlikte göreceğiz.
Göreceğiz ama takipçisi olacağız. Bu köşeden doğru yapılanları alkışlayacağız, yapılamayanları eleştireceğiz. Unutulmaması gereken bir şey var ki eğitimde değişim ve dönüşüm eğitim bilimini reddederek olmaz. Çağdaş eğitim paradigmalarının doğruları ortadadır. Yeniden keşfedilmesine gerek yoktur. Mesele bu doğruları içselleştirebilmekle başlar. Adım adım eğitimde değişim dönemi başlamalı…
Unutmayalım ki her geçen yıl, ay, gün, saat çocuklarımızdan çaldıklarımız olarak karşımızda duracaktır.
