İthalatçı çıkmazda - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Kıbrıs

İthalatçı çıkmazda

İthalatçı çıkmazda

“GEREKSİZ FONLAR KALDIRILMALI”: Ticaret insanı yükselen döviz kurları, mevcut vergi ve fonlar nedeniyle sıkıntılı günler yaşıyor. Bir yandan vatandaşın da alım gücü azalırken, Gıda ithalatçıları, pahalılığın ortadan kalkması için fonların sıfırlanmasını istedi. Birliğe göre çıkış, kurulacak ekonomik
konseyde…

SİYASET İTHALATÇIYI VURDU: Gıda İthalatçıları Birliği Başkanı Özdal Kerem, gelinen olumsuz tabloyla ilgili siyasetçileri suçladı ve “Siyasetin kirliliğinden kaynaklanan, kişiye endeksli ekonomiler oluştu. Belli şahıslara yatırımları için teşvikler verildi. Bu şahıslar ürün satamadı. Onların da geleceği bitti. İthalatı yasaklayarak ya da fonlayarak ülkeyi pahalı hale getirdik” diye konuştu


Gizem ÖZGEÇ
Kuzey Kıbrıs’ta çeşitli ürünlere uygulanan yüklü vergi ve fonlar hayat pahalılığına neden olurken, ithalatçılar da zor günler geçiriyor. Fonlar yerli üretimi kurtarmazken,  vatandaşın ve iş adamının da nefes borusunu tıkadı. Kuzey Kıbrıs’ta sürekli faaliyet gösteren yüzün üzerindeki ithalatçı, vazgeçmek üzere… Finansman sıkıntısı yaşayan ithalatçılar, döviz hareketlenmesi, fonlar ve  vergiler nedeniyle çaresiz kaldı.
Gıda İthalatçıları Birliği de, dövizin yükselmesi nedeniyle iyice çıkmaza giren ekonominin bir nebze olsa rayına girmesi için, “geçici ucuzluk için” fonların derhal sıfırlanması çağrısında bulundu. Birlik Başkanı Kerem, ekonominin ve ithalatçının geldiği noktanın sorumlusu olarak gelmiş geçmiş siyasetçileri gösterirken, eğer hemen önlem alınmazsa hem vatandaşın hem de iş adamlarının yanıp kavrulacağını kaydetti.  Kerem, son günlerde yaşanan döviz yükselmesinin ithalatçıyı iyice darbelediğini dile getirdi ve gıda ürünlerinde kalan fonların kaldırılması çağrısı yaptı. Kerem, “Bu sorunu çözmezsek daha da acı günler kapıda” dedi.

“Konsey şart… Daha fazla gecikemeyiz”
Gıda İthalatçıları Birliği Başkanı Özdal Kerem, yeni hükümetin, öncelikli konusunun ekonomi olması gerektiğini kaydetti ve geçmiş hükümetlerin ekonomiye yönelik kalıcı sistemler yaratamadığını söyledi. Kerem, ciddi tedbirler alınmadığını, önlemlerin günü kurtarmaya yönelik olduğunu söyledi ve ekonomide masanın bir ayağını düzeltirken değerinin bozulduğunu ifade etti. Kerem, “Bizim bugün en ivedi konumuz olan ekonomide ciddi bir masa oluşması gerekir. Ekonomik konsey hayat bulmalı. Beş yılık, on yıllık kalıcı kalkınma programları hayata geçirilmeli” dedi. Hükümette, ekonomide bilimsel anlamda kişilerin görev alması gerektiğini de vurguladı ve üniversitelerden, iş dünyasından iş bilirkişilerden oluşan bir konseyi devreye sokulmasını istedi.

“İthalatı yasakladık, fon koyduk… Sonuç, pahalılık”
Kerem, hükümetten çok devlet politikası yaratılması gerektiğinin de altını çizerken, ekonominin yapboz tahtası olduğunu ve herkesi yaraladığını kaydetti. İş dünyası ile politikacıların da bu yüzden karşı karşıya geldiğini dişle getirdi,  küçük ölçekli ekonomide herkesin birbiriyle ilişki içinde olduğunu anımsattı.  “Küçük bir markette yaşıyoruz. Ekonomiler oluşurken siyasetin kirliliğinden kaynaklanan kişiye endeksli ekonomiler oluştu. Ülkenin coğrafik, milli değerlerine bakılmaksızın bu ülkedeki belli şahıslara yatırımları için teşvikler verildi. Verimli olmayan işletmeler ortaya çıktı” diye konuşan Kerem, adadaki enerji sıkıntısına, elektrik enerjisi,  işçilik ve ulaşım pahalılığına dikkat çekti. Finansman maliyesini de pahalılığına işaret eden Kerem şunları söyledi: “Sizin üretim alanında teşvik verdiğiniz konu neyse, ürünün bahsedilen olumsuz girdilerle dünyada rekabet edip edemeyeceği, bunları masaya yatırmak lazım. Kişiye endeksli ekonomilerde ürettikleri ürünlerin satılamadı ve bunun iç pazarda satılması için pahallık oldu. 30 yıllık süreçte yine kalite yakalanamadı. Yatırımı, milli geliri harcadık. İşe teşvik edilen arkadaşların da ömrü çıkmaza girdi. Ülkede ucuzluk olacağına ithalatı yasaklayarak ya da fonlayarak ülkeyi pahalı hale getirdik.”

“Destek fonlarla olmaz”
Kerem, ülkede nelerin üretilmesi gerektiğini, hangi ürünlerin rekabet edebilir olduğunun da belirlenmesi gerektiğini vurguladı ve desteğin fonlarla olmayacağını belirtti. “İş insanımıza, uzun ve düşük faizlerle,  teknoloji ile dış pazarda onlara market bulmayla yardımcı olunabilir” diyen Kerem, ülkede en önemli sektörlerden birinin de turizm olduğunu ifade etti.  Turizme de engeller konulduğunu dile getiren Kerem, KTHY’nin batmasını, kirli çevreyi, pahalılığı, ulaşım sorunlarını örnek olarak gösterdi. Kerem, bu nedenle ülkeye gelen turist sayısı ve kalitesinin azaldığını söyledi. Turist sayısının azlığına da işaret eden Kerem,  bir an önce konseyin oluşması gerektiğini yineledi.

“Gereksiz fonlar derhal sıfırlanmalı”
Kerem, ülkenin, turizm, eğitim ve ticaretten çıkış yapabileceğini belirterek,  siyasetçilerin ceplerindeki sıkıntıyı gidermek için formülü fonları gördüğünü söyledi. Sanayi Odası’nın da fonların destekçi gördüğünü ancak yanıldığını dile getiren Kerem, şu ifadeleri kullandı: “Sanayi Odası’nın daha çok ürün kalitesini yükseltici ürünlere yönelik politikalar talep etmesi lazım. Fon, üretimi hantallaştırdı, gelişimine hizmet vermedi. Geçmişten bugüne bakıldığında, Güney marketinin ürün kalitesi ve fiyat yapısı da analiz edilmesi gerekir. Anavatan TC’ye de bakılması gerekir. Anavatan’da emek, enerji ucuz, nasıl rekabet edeceğiz?. Ülkemizde hükümet kurmaylarla konsey oluştursun ve gereksiz fonları bir an önce sıfırlasın. Sanayicinin de gelişimi ile ilgili farklı krediler, yöntemler, teşvikler gündeme gelebilir. Fon; iş adamının cebinden çıkmaz. Halkın cebinden çıkar. Bugün ülkemizde, iş adamının, vatandaşın uğradığı ekonomik zarar var. Ülkemizde milli para olmamasından dolayı,  beş on yılda bir döviz darbesi yiyoruz. İthalatçının her şeyi denetimden geçer.  Bu ülkede ithalat yapıyorsunuz, KDV’sini peşin ödüyorsunuz. Zaten tanınmamışlık var. Bir de kendi devletimizin stopaj vergileri gibi yükler var. Bunların hepsi ülkeyi pahalı eden faktörler. Dövizle alıp TL satan iş dünyası nereye kadar böyle gidecek? Ülkemizde birçok imalatçı,  ithalatçı hayat mücadelesi veriyor.”

Politikasızlık mahvetti…
Ülkede korunması gereken malların başında hellimin geldiğini vurgulayan Kerem, dünya pazarında hak ettiği yere ulaştırmak gerektiğini belirtti. Zeytinciliği de örnek veren Kerem, tarım politikasının da belli olmadığını ifade etti. Kerem, hangi alada büyümek gerektiğinin belirlenmesi gerektiğinin altını çizerken, ülke ürünlerinin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı. Ülkede çalışan insanların gelirinde artış olmadığını, iş dünyasından daralma olduğuna vurgu yapan Kerem,   esnafın da çöktüğünü dile getirdi. Özellikle beş yılın tamir süreci olabileceğine de işaret eden Kerem, yapılan yanlışların, hükümetlerin politikasızlığından  kaynaklandığını söyledi.  Kerem, “Cesur bir hükümete ve başbakana ihtiyaç var” dedi.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar