Eski Suriye topraklarının Akdeniz’e kıyısı bulunan Ugarit şehrinde 1950 yılında arkeolojik kazılar yapılır.
Bu kazılarda çivi yazısı ile yazılan tabletler bulunur.
Tabletler M.Ö 14’üncü yüzyıla tarihlenir.
Ugarit şehri Kraliçe Nikkal tarafından yönetiliyordu.
Tabletler üzerinde yapılan onlarca yıllık çalışma neticesinde tabletlerde müzikal yazılar olduğu anlaşılır.
California Üniversitesinde Asuroloji profesörü olan Anne Draffkorn Kilmer, bu şarkıyı çözümlemek için 15 yılını harcar ve sonuçta şarkı ezgisi ile birlikte günümüz notaları ile güncellenir.
Şarkının Kraliçe Nikkal’e yazıldığı anlaşılır ve şarkıya “Hurri İlahisi” adı verilir.
36 tabletten sadece biri deşifre edilmiş durumda.
Son dönemlerde haberleştirilen bu olay müzikologların bilgilerini de gözden geçirmeye neden olmuş; ilk müziğin doğudan kaynaklandığı fikri ağır basmaya başlamış.
(Meraklıları bu ezgiyi internetten bulup dinleyebilirler.)
…
Dünyanın ilk aşk şiiri de heyecan yaratmıştı.
Çivi yazısı ile yazılmış bir tablet 1889 yılında Bağdat yakınlarında bir eski Sümer şehri olan Nippur’da bulundu.
Tablet 4 Bin yıllık.
Bundan 65 yıl kadar önce ABD’li Sümerolog Samuel Noah Kramer tarafından deşifre edildi.
Denildiğine göre “Bu şiir büyük bir olasılıkla Kral Şusin için seçilmiş bir gelin tarafından yeni yıl bayramını kutlama töreninde söylenmek üzere kaleme alınmıştı.”
Şiir Türkiye’de Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ tarafından Türkçeye de çevrildi.
Dünyanın ilk aşk şiiri olarak kabul gören şiir şöyle:
Damadım, kalbimin sevgilisi
Güzelliğin büyüktür baldan tatlı
Aslan, kalbimin kıymetlisi
Güzelliğin büyüktür baldan tatlı
Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır
Yatak odasında bal doludur
Güzelliğinle zevklenelim
Aslan seni okşayayım
Benim değerli okşayışlarım baldan tatlıdır
Damadım benden zevk aldın
Annem söyle sana güzel şeyler verecektir
Babam, sana hediyeler verecektir.
Sen beni sevdiğin için
Lütfet bana okşayışlarını
Benim Tanrım, benim koruyucum
Tanrı Ellil’in kalbini memnun eden Şusin’im
Lütfet bana okşayışlarını
