HADE TEMİZLEYELİM mi? Ben yokum - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 25, 2024
Köşe Yazarları

HADE TEMİZLEYELİM mi? Ben yokum

Çevre  kirliliği ve dolayısıyla çevre temizliği konusunda, herkesin üzerine düşen görevi yapması gerektiğine inananlardanım ancak Çevre Platformu’nun cep telefonlarına gönderdiği HADE TEMİZLEYELİM kampanyasında ben yokum. Başkasının kirlettiklerini temizlemek bana uymaz. Cep telefonlarına gelen mesajdan sonra pek çok akademisyen de aynı görüşte, onlar da bu temizleme işine girişmeyeceklerini belirttiler. Hatta kendi çocuklarının herhangi bir gün, okulları tarafından bu tür temizleme kampanyalarına götürülemesin diye, kendi çocuklarını eğiteceklerini söyleyenler bile var.
Bazı arkadaşlar ise telefona gelen birinci mesajın arkasından yollanan “Destekle” ile başlayanı ise okumadan hemen sildiler. Öncelikle belediyelere ödedikleri “Temizlik ve Aydınlatma” ücretlerinin karşılığını hiç göremediklerini söyleyenler var. Önce belediye ve devlet üzerine düşeni yapsın sonra biz yaparız anlayışı hakim.
“Lets Do It” (Hade Temizleyim) hareketi 2008 yılında Estonya’da başlatıldı. 3 Mayıs’ta toplanan 50.000 Estonyalı 10.000 ton atık toplamış. Ancak süreç içerisinde Estonya’nın bu aşamaya gelene kadar nelerden geçtiği önemli. Bir kere AB üyesi olmuş ve AB müktesebatını ülkesine uyarladı. Müktesabatta çevreye önem verildiğini bilmeyen yok. Peki buralarda neler yapıldı? Yasal düzenlemeler, yaptırımlar ne durumda? Cevap: Yasal olarak yapanın yanına kar kalacak bir ülke.
Sokaklardaki çöpler önemli ama önce sokaklara çöp atmama davranışını okullarda kazandırmak için neler yapılmış? Ülke, kendi sosyo-kültürel yapısına uygun eğitim programları hazırladı mı? Eğitim programlarına çevre ile ilgili neler konmuş? Bunlar insanların davranışlarını istenen yönde düzeltmek veya yapılandırmak için önemli adımlardır.
Çöpler, sanırım çevre sorunu açısından sonda gelen problemdir. Filtresiz elektrik santrali, mahalle aralarına konuşlandırılan baz istasyonları, sebze meyvede, tavuk etinde, kırmızı etteki insan sağlığını tehdit eden ve kansere neden olabilecek hayati olgular ise en önemli problemlerdir. Bunlar en ciddi çevre problemleri yaratan olgulardır.
Diğer taraftan ülkede geçmişte, devlet eliyle Lefkoşa-Güzelyurt yolu yapılırken, portakal ağacı bahçeleri yol yapımı için kesilmişti; kimsenin kılı kıpırdamadı. O dönemki yönetimin açıklaması ilginçti; istimlak parası ödendi. Halbuki ağaç, çevre kirliliğinin en büyük düşmanı.
Karbon ayak izi Avrupa Birliği’nde önemli bir kavram. Bir kişinin yıllık faaliyetleri nedeniyle atmosfere eklediği karbon dioksit miktarıdır. Kendi adıma Alayköy’de evimin bahçesine onlarca ağaç ektim. Sanırım karbon ayak izimi çok aşağılara çektim. Çevreye katkılarımdan sadece bir tanesi.

Ülkede kaçak yapılanma aldı başını gidiyor. Güzelyurt’ta insanlar bahçe duvarının üzerine duvar kaldırıp ev yapıyor. Güzelyurt belediyesinin ruhu bile kıpırdamıyor. İnsanlık malı olan Girne Dağları insanlara satılıyor. İnsanlar Girne Dağları’nı pasta yapmış kesip kesip satıyor; devletin umurunda değil.
Ülkeye gelen gidenin haddi hesabı yok. Limanlardan ülkeye girenlerle ilgili ciddi sorgulama yok. Her isteyen buralara girebiliyor, hiçbir kriter yok. Ülkeye girince buralardaki davranışlarının nasıl olacağı temelinde sorgulama yok.
Çevre kirliliği sadece çöp değil; yukarıdakilere ses, görüntü kirliliğini de ekleyiniz. Hiçbir ülkede yol kenarlarına bu kadar reklam panosu konmaz. Sürücülerin dikkati dağıtılmaz; görüntü kirliliği de yaratılmaz.
Devlet eliyle önlenebilecek ancak hiçbir önlem alınmayan çevre katliamları varken, çöpler ve molozları kaldırmak büyük ironi. Ben yokum; bu kadar düzensiz, hiçbir önlem alınmayan ülkede, ben başkalarının kirlettiklerini temizlemede, gerçekten yokum. Buraları gerçek bir devlet ciddiliğine yasal anlamda ulaşsın, ilkler arasında olurum. O göremeyeceğime eminim.
Çöpleri temizlemek kolay asıl sağlık, eğitim, hukuk sistemini temizlemek zor. Önce oradan başlansın. İnsanlar devlet hastanesinde 5 hafta boyunca tanı konmadan, hayatlarını kaybediyorlar. Ülkenin çöplerden arınmış arınmamış olmasının, insan hayatı karşısında pek önemi yok. İnsanlar devlet hastanelerindeki umursamaz kirlilikten dolayı hayatlarını kaybediyorlar. Asıl bunları temizleyelim.


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar