Günlerden Karne - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 18, 2024
Poli

Günlerden Karne

Yine bir dönem göz açıp kapayıncaya kadar geride kaldı. Çocukları tatil heycanı sardı. Ama ya notlar beklendiği gibi gelmezse? Bu soru çocuklarınızın zihinlerini tatil heycanından daha fazla meşgul ediyordur emin olun. Doğrusunu söylemek gerekirse notlarla ilgili beklentiler sizin beklentileriniz ancak, çocuklarınız bu beklentilerinizi karşılayamazlarsa diye kaygılanıyorlar: “Ailem notlarım hakkında – benim hakkımda- ne düşünecek?”

Karne, her eğitim dönemi sonunda öğrencinin derslerle ilgili yaptığı çalışmaların değerlendirilerek aileyi ve çocuğu bilgilendirmek amacıyla hazırlanan bir rapordan ibaret. Ancak biz yetişkinler bu raporların çocuklarımızın çalışmalarını değerlendirdiğini unutmuşuz bir kere. Anne babalar dönem sonlarında alınan bu karnelerle kendi anne babalık becerilerinin de değerlendirildiğini düşünüyorlar. Bu nedenledir ki pek çok anne baba çocuklarının ödevlerinden düşük not almamaları için onlar yerine ödevlerini yapma ihtiyacı duyuyorlar. Biz yetişkinler karne hakkında böyle geleneksel bir algıya sahip olunca karneyle çocuklarımızın derslerden ne öğrendiğini, öğrenmek için kullandığı yöntemlerin, öğrenmek için sergilediği performansın onun için yeterli ve doğru olup olmadığını değerlendirmek yerine çocuğumuzun kişiliğini değerlendirdiğimizi fark etmiyoruz. Eğer notlar “beklendiği” gibi “başarılı” gelmemişse çocuk “tembel” diye düşünebiliyoruz. Tembel bir çocuk ise başarısız ebeveynlik demek geleneksel algımızda.


“Karne, çocuğunuzun kişiliğini değil, derslerden öğrendiklerini ve öğrenmek için kullandığı çalışma yöntemlerini değerlendiren bir rapordur.”

Karne ile çocuklarınızı değerlendirdiğiniz zaman, her karne çocuğunuzun sadece derslerden öğrendiklerini değil onun yaşam başarısını değerlendiren bir rapor haline dönüşüyor. Dolayısıyla çocuklarınızın “ben bu dönem ne öğrenmişim?” sorusuyla öğrendiklerini sorgulamasına değil “ben nasıl biriyim?” sorusuyla kendi benliklerini, kişiliklerini ve performanslarını değerlendirmelerine neden oluyorsunuz. Kişinin performansı hakkında yaptığı değerlendirmeler ise kendisini birey olarak nasıl değerlendirdiğinin, nasıl algıladığının, kendisi hakkında ne düşündüğünün bir göstergesi.  Burada bahsettiğim şey kişinin kendine olan inancı, güveni ve kendine verdiği değer. Daha da önemlisi performans algımız çocukluk döneminde özellikle anne-babamızın bize yönelik yaptıkları değerlendirmelerle gelişmeye ve şekillenmeye başlıyor, bir süre sonra da bizim kendimize yönelik algımızı oluşturuyor.

Karne zamanı çocuğunuzun sorgulaması gereken sorular şöyle olmalı:  Bu sene dersleri öğrenmekte ne kadar başarılı oldum? Yeterince öğrenebilmişsem bu başarımın nedeni ne/neler olabilir? Başarımı arttırabilmek için neler yapabilirim? Eğer yeterince öğrendiğimi düşünmüyorsam bu başarısızlığımın nedeni ne/neler olabilir? Yeni dönemde kendimi geliştirecek yeni çalışma yöntemleri ne/ neler olabilir?

Bu soruların ortak noktası ise şöyle; sorular çocuğunuzun nasıl biri olduğunu değil tamamen ders öğrenmek için kullandığı çalışma yöntemlerini, yani performanısını değerlendirmek – sorgulamak için kullanılan yapıcı sorular olmalarıdır. Çocuklar biz yetişkinleri özellikle de anne-babalarını model alarak olayları değerlendirmeyi öğreniyorlar. Karneler alındıktan sonra çocuklarınıza bu soruları sorarak durum hakkında değerlendirme yapmalarını sağlamalısınız.

Karne çocuğunuzun kişiliğinin de performansının da tek göstergesi değildir. Başarıyı etkileyen tek faktör ise zeka değildir, dolayısıyla başarısız bir karne çocuğunuzun zekasının göstergesi olamaz. Karne sadece bir sonuçtur ve çocuğunuzu bu sonuca götürecek değişkenlerin farkına varmanız siz anne-babaların görevlerinden biridir. Aile çocukların performanslarında, aynı zamanda başarılarında  büyük bir önem taşımaktadır. Bu nedenle eğer çocuklarınızın karnesi başarılı değilse anne-babalar olarak kendinize şu soruları sormalısınız:

  • Çocuğunuza okuma ve çalışma konusunda doğru bir model olabiliyor musunuz?
  • Çocuğunuz kendisine uygun çalışma alışkanlıklarını kazanamamış olabilir mi?
  • Evde ders çalışmaya uygun ortamı sunabiliyor musunuz?
  • Çocuğunuza ders çalışma ile ilgili sorumluluk duygusu verebilmiş misiniz?
  • Evde duygusal sorunlar –çatışma, tartışma, kavga- yoğun olarak yaşanıyor mu?
  • Evde çocuğunuza sağlıklı bir aile ortamı sunabiliyor musunuz?

Bu değerlendirmeleri öncelikle anne-baba olarak kendi aranızda yapmalısınız. Daha sonra bu soruları çocuklarınızla değerlendirebilir, nedenleri üzerinde konuşabilir, fikirlerini sizinle paylaşması için onları teşvik edebilirsiniz. Eğer çocuklarınızla iletişiminiz iyiyse, karnedeki sonuçlarla ilgili kendi paylarına düşen rolü fark edecekler ve sizden yardım alabileceklerine inanacaklardır. Bu durum çocuğunuzun ailesi tarafından koşulsuz olarak sevildiğini, önemsendiğini hissetmesine, kendine yönelik algılarının ve öz güveninin olumlu yönde gelişmesine imkan sağlayacaktır. Çocuklar için her şeyden önemlisi aileleri tarafından kabul görmeleridir. Derslerindeki başarısını ya da başarısızlığını ailesiyle paylaşabilmesi, bu durumun ailesinin ona olan sevgisini etkilemeyecek olduğunu bilmesi, koşulsuz olarak kabul edildiğini hissetmesi çocuğunuzu rahatlatacaktır.

Damla Günsel

Uzman Psikolojik Danışman

[email protected]

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar