Hep sorarlar, sizin şu konuda öngörebilirliğiniz nedir veya şu konu hakkında bir öngörünüz var mı diye.
Öngörebilirlik gelecekteki yaşamımız için önemli bir tahmindir ve gelecek zaman için planlarımızı yapabilmek için önemli bir beceridir. Bizim gibi ülkelerde yani her şeyin belirsiz olduğu ülkelerde öngörüde bulunmak bir falcının kahve içtiğiniz fincan içerisine bakmasına benzer. Aslında ordan bişey okumak mümkün değildir. Dolayısıyla bir sürü uyduruk laflar söyler. Bizim gibi ülkelerde de öngörü ancak bu kadar olur. Okunamayan kahve fincanı içindeki şekiller aslında bilinir olan şekillerdir.
Belirsizlikte insanlar telaşa kapılır ve korkarlar. Belirsizlikler insanlar geleceklerine yön veremezler. Belirsizliklere en fazla yön veren unsur enflasyondur. Yani enflasyonun sürekli oynak olması belirsizliğin başlıca nedeni olur . böyle bir ortamda fiyat dengesi olmaz ve fiyatların sonraki aşamalarda nereye geleceğini kimse tahmin edemez. İşte bu yüzdendir ki kimse fiyatların nereye gideceğini bilmediğinden mevcut enflasyonun üzerinde artış yapmak paranızın ileriki aylardaki olası fiyat artışını mallarına yaparak daha da pahalı olması sağlanır. Tüketici de gelecekte fiyatla ilgili öngörü yapamadığı için fazladan mal alır. Yüksek fiyat alıcı bulur, alıcı yüksek fiyattan alır. İki hareket de de enflasyonun daha da artmasına yol açar.
Belirsiz ortamların artması özellikle fırsatçılık için bulunmaz bir olanaktır. Enflasyonun yüksek olması ve yukarıda yazdığım gibi gelecekte enflasyon artışının peşinen fiyatlara yansıtılması gerçek anlamda bir kar artışını getirmektedir.
Bu durum sürdürülebilir değildir. Birgün bu kazançları kaybedecek ortamlarla karşı karşıya kalacağız.
Enflasyonun hastalık olduğu ve ülke parasının yönetildiği merkezin başındaki yöneticinin sürekli değiştirildiği bir ortamda hiçbir zaman belirsizlikten kurtulamazsınız.
