Sosyal Sigortalardan emekli olduktan sonra emekli maaşlarının düşük olması nedeniyle geçinebilmek adına çalışmaya devam edip, yatırımlarına devam eden kişilerin, emekli iken prim yatırdıkları ücret eğer emekli olmadan önceki yatırımlarından düşükse emekli maaşına yönelik hiçbir artış olmamaktadır.
![](https://www.havadiskibris.com/wp-content/uploads/2023/09/728x90-1.gif")
Örneğin emekli olmadan önce prime esas kazancı yani ortalama 6.000 TL ücret üzerinden yatırım yapan bir kişi 25 yıl üzerinden emekli çıktıktan sonra yaklaşık olarak 3.480 TL emekli maaşı almakta ve geçinemediği için asgari ücrete yani bugün için brüt 4.970 TL’ye çalışmaya devam ederse emekli maaşına yönelik hiçbir artı katkısı olmamaktadır.
Nedeni ise çalışırken yatırım yaptığı prim basamağının emekli olduktan sonra 6.000 TL’den 4.970 TL’ye düşmesidir.
Emekli bir çalışandan, emekli öncesinde olduğu gibi kesilen primlerin kişiye hiçbir hak sağlamaması ve bu kapsamda olanlara yatırdıkları primlerin de iade edilmemesi ciddi bir adaletsizliktir.
O zaman neden bu insanlardan Sigortalar Dairesi prim kesmektedir?
Kesilen primlerin maaş ayarlaması noktasında emekli çalışanlara hiçbir faydasının olmaması hangi iktisadi akla sığmaktadır?
Bu konunun düzenlenmesine yönelik yasa değişikliği yapılması ve emekli çalışanların bu mağduriyetlerinin giderilmesi büyük önem arz etmektedir.
Covid-19 temaslısı özel sektör emekçileri mağdur ediliyor…
Düşünün dostlar.
Sigortalı olarak yani aynı yere aynı primi yatıran bir kişi kamuda diğer bir kişi de özel sektörde çalışıyor.
Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi diyor ki temaslı isen karantinaya gireceksiniz.
Buraya kadar her şey tamam.
Ama sonra UBP azınlık hükümeti diyor ki kamuda çalışıp temaslı olup karantinaya girenlerin karantina süreleri emeklilik süresinden sayılacak ki bu doğrusudur ve olması gerekendir ama aynı yürütme aynı sosyal güvenlik sisteminde olan özel sektör çalışanlarına, temaslı olunması hasebiyle karantinaya girildiyse bu süreler yani temaslı olunduğu için karantinada kalınan süreler emeklilikten sayılmayacaktır.
Bu uygulama, yasanın ön gördüğü bir ayrım olmayıp tamamen UBP azınlık hükümetinin bir uygulaması olup, kamu-özel düşmanlığını perçinlemekten başka bir işe yaramamaktadır.
Bu sorunlar basit sorunlar gibi görülse de aslında çalışanlar için çözülmesi gereken büyük sorunlardır ve bu sorunların bir an önce çözülmesi, özel sektör emekçileri için büyük önem arz etmektedir.
