Dönemin tam ortasında öğrenci bursları azaltıldı. Diğer taraftan milletvekili ve siyasi atamalara ise 2017 Ocak ayından itibaren maaşlarına 985 ve 700 TL artış yapıldı.
Üniversite öğrencisi cepte ailenin yolladığı paranın son demleri kalınca ne yapacağını bilmeyendir. Son bileti Hacettepe Beytepe Kampüsü’nden Kızılaya giderken kullanmıştım ancak ben bir biletim daha olduğunu sanıyordum. Sonrasında bilet olmayınca ve tabi ki para da bittiği için Kızılay’dan Küçükesat’ın sonlarındaki Kenedi Caddesi’ndeki eve kadar yürüyerek gitmiştim.
Üniversite öğrencilerinin bu tarz hikayeleri eminim çoktur. Babam restorant sahibi olduğu için 1989’da Hacettepe Üniversitesi, Eğitim Programları ve Öğretim yüksek lisans öğrencisiyken bana KKTC devleti burs vermemişti. Lisansta da burs verilmeyenlerdendim. Halbuki o yıllarda yüksek lisans yapan hemen herkes burs alıyordu. Hatırı sayılı kişilerin çocukları ise aldıkları burs paraları ile altın takı taksitlerini ödüyorlardı!
Neyse günümüze dönelim. Buraların hükümeti bir kez daha gençleri arkadan vurdu. Yılın tam ortasında üniversite öğrencilerinin burslarını azalttı. Gençler kendi bütçelerini aldıkları üç kuruş burs parasına bağlamış, yaşantılarını onu da hesaba katarak düzenlemişken birden bire ‘hooop yaklaşık 300 TL’yi alıyoruz’ dediler ve aldılar.
Gençler soruyor acaba bizim bursları kesip 7 yıl öncesindeki emeklilere yapılan kesintilerin geri ödenmesinde mi kullanacaklar? yoksa artırılan milletvekili veya siyasilerin dudak uçuklatan maaşlarını ödemek ya da daha da artırmak için mi? Benim cevabım; her ikisi de olabilir.
Aslında gençler mahkemeye başvursa maaşlarını birtamam alma hakkını kazanırlar. Bildiğimiz kadarıyla ‘verilen haklar geri alınmaz’ maddesi hukukta önemli bir kuraldır. Ayırca süreç içerisinde kesinti yapmak da hukukla bağdaşmaz. Bu demek oluyor ki mahkemeye başvurulsa, gençler lehine karar üretilmesi olası.
Ocak 2017 milletvekili başlangıç maaşı 984.89 TL artışla 13.515,34 oldu. Siyasi atama daire müdürlerine artış ise 699,58 TL; maaş ise 9.600,15 TL oldu*.
Keşke milletvekili ve siyasi atamalara yapılan artışın %50’si yapılmayıp, öğrencilerin burslarına dokunulmasaydı. Böylece öğrencilerin dönemin sonuna kadar oluşturdukları bütçeleri de sarsılmazdı. Dönem başında bu tür düzenlemeye gidilmiş olsaydı ‘daha doğru bir yanlış’ yapılmış olurdu.
Gençler ülkenin geleceğidir, umududur. Onlar ülkenin kalkınmasında umuttur. Buraların ‘adam kayırmacılığa dayalı ESKİ SİYASETİ’ kalkınmanın önünde set oluşturdu. Gençler çağdaş ve bilimsel nitelikleri ile eski siyasetin setlerini yıkıp, ülkenin kalkınmasını sağlayacak olan kesimdir.
Onlara gelişmiş toplumların yaptığı gibi buraların yönetimleri de destek olmalı; köstek değil. Tüm olanaklar adilane bir şekilde gençlere kendilerini geliştirmek için sunulmalı. Sosyal devlet anlayışı da bunu gerektirir.
Sosyal devlet, yetenekli ve başarılı öğrencilere kimseye muhtaç olmadan üniversite öğrenimlerini tamamlayabilmeleri için gerekli olacak tutarda bir maddi yardımı öngörür. Asgari ücret bile öğrencilerin öğrenim giderlerine yetmezken, lisansta burslarda asagari ücretin % 65’ten % 60’a, Yüksek lisansta % 80’den % 65’e ve doktorada da % 100’den %80’e düşürmek, öğrencilere ihanet etmektir. Neyse gençleri siz düşünmüyorsanız onlar sizi gelecekte hi. Düşünmeyecekler. O zaman ne yapacaksınız bilinmez.
*http://resimler.havadiskibris.com/vekile-900-isciye-200-tl/
