Amerika ve İngiltere bir tarafa; Avrupa ve Japonya başka tarafa gidiyor
Sabah saatlerinde Japonya Merkez Bankası yeni önlemler açıkladı
Haftanın son iş gününe küresel piyasalar Japonya öncülüğünde oldukça olumlu bir şekilde başlıyor
Brezilya Merkez Bankası politika faizini 25 baz puan yükselterek % 11,25 seviyesine çekti
Herşeye rağmen altının ons fiyatı aşağıda oldukça kritik bir seviye olan $1,185 test ediyor
Piyasa Özeti ve Yorumu
FED’in 6 senedir tahvil alım programı aracılığıyla yürüttüğü gevşek para politikasını bitiren kararı ardından haftanın son iş gününe girerken Pasifiğin diğer tarafında oldukça hareketli bir seyir yaşandığını görüyoruz. Japonya Merkez Bankası (BOJ) bugün sürpriz bir şekilde ekonomik teşvikleri artıracağını duyurdu. BOJ tarafından açıklanan önlemler arasında hisse ve varlık fonlarından yapılan alımların 3 katına çıkarılacağının da altı çizildi. BOJ yaptığı açıklamada yıllık 60-70 trilyon yenlik alımları yıllık 80 trilyon yene çıkardığını duyururken, Japon borsası Nikkei’nin kazançlarını % 5 seviyesine taşıdığını görüyoruz. ABD’den gelen varlık alımlarının sonlandığı ve kademeli olarak sıkı para politikasına adım atmaya hazırlandığı, İngiltere’nin benzer bir şekilde faiz artırmaya en yakın merkez bankası konumunda olmasının tam aksine Avrupa ve Japonya’da ise gevşek para politikasının güçlenerek devam ettiğini görüyoruz. FED’in para musluklarını kapattığı bu haftaki FOMC toplantısının aksine Japonya ve Avrupa’da düşük büyüme hatta büyüyememe ve enflasyon üretememe sorunlarına karşı para musluklarını açıyor olması küresel risk iştahı için olumlu olarak okuyoruz.
FED kararı öncesi 29 Ekim günü 2,19 seviyesini test eden USD/TL kuru, FED’in özellikle politika metninde yaptığı değişiklikler ve faiz artışını veri takvimine bağlaması dün sabah saatlerinde küresel piyasalarda kısa soluklu da olsa panik satışları yarattı. Ancak, yön bulma arayışının kısa soluklu kaldığını not edelim. Sabah saatlerinde kurumsal alımların yardımı ile 2,2250 seviyesini test eden USD/TL kuru, yabancı kaynaklı girişler ile dengelenirken, günün ikinci yarısında ise ABD'de açıklanan üçüncü çeyrek büyüme verisinin beklentilerin üzerinde gelmesiyle (beklenti % 3 , gerçekleşme % 3,5) yeniden yön bulmakta zorlandığı görüldü. Ancak, gelişmekte olan piyasalara girişlerin artmasıyla USD/TL kurunun kapanışa doğru yeniden 2,20 seviyesinin de altına gerilediğini gördük. Yabancı ilgisinin Türk tahvil ve hisse senedi piyasasına yöneldiğini görüyoruz. Elbette bu girişlerin arkasında düşük seyreden enerji fiyatlarının büyük rol oynadığını söylemek gerekiyor.
Yeni gün başlangıcında Asya piyasaları yukarda da belirttiğimiz üzere Japonya kaynaklı iyimserlikle yeşil bölgede işlem görüyor. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de % 1 civarında artılar görüyoruz. Mali piyasaların gündeminde bugün Almanya’da açıklacak perakende satışlar, Euro bölgesi enflasyon, ABD çekirdek enflasyon verileri, Chicago PMI ve Michigan Universitesi endeksleri takip edilecektir. USD/TL kurunun güne 2,2030 , EUR/TL 2,7715 , GBP/TL 3,5200 , Sepet kurun ise 2,4850 , XAU/TL (altın gram) 83, XAG/TL (gümüş gram) 1,17 seviyelerinden başlamasını bekliyoruz.
Ø Türk Lirası Ekim başına nazaran olumlu ayrıştı
Gelişmekte olan ülke para birimleri arasında en iyi performansı Ekim başına nazaran Türk Lirası’nın gösterdiğini görüyoruz. Brezilya Merkez Bankası’nın seçim ardından Real’deki değer kaybını sınırlandırmak adında dün politika faizini 25 baz puan artırarak % 11,25 seviyesine çıkardığını not edelim. Net enerji ithalatçısı konumunda Türkiye’nin petrol fiyatlarında görülen geri çekilmeden özellikle enflasyon ve cari açığın olumlu faydalanacağı beklentisinden hareketle TL ve TL cinsi yatırım araçlarının değer kazandığını görüyoruz. Petrolün varil fiyatınıda görülen her 10 dolar düşüşün yaklaşık rakamlarla cari açığa 4 milyar dolar; enflasyona 0,5 puan ve cari açık / GSYİH ise % 0,6 oranından olumlu yönde katı sağladığını not edelim.
ABD tahvil faizleri göreceli olarak yatay seyrediyor…
ABD’de gevşek para politikasından çıkma noktasında hazırlıkların başlamasına rağmen faiz artırımın açıklanacak verilere bağlanması şimdilik ABD tahvil faizlerinin sakin seyretmesine neden oluyor. Küresel piyasaların barometresi olarak görülen ABD 10 yıllık devlet tahvil faizlerinin % 2,70 seviyesini aşması durumunda, dolardaki değer kazancının daha da artma ihtimalinin belireceğini düşünüyoruz. Özellikle ABD’de % 5,9 seviyesinde olan işsizlik oranın “natural rate of unemployment – doğal işsizlik oranının ” % 5,5 seviyesine gerilemesi ki iktisadi bir yaklaşımla bunu enflasyon baskısının artışı olarak yorumluyoruz, FED yetkililerini harekete geçirecektir.
Altının ons fiyatı 1,185 seviyesini test ediyor…
Altın yeniden 1,185 seviyesini test ediyor. Aşağıdaki grafikten de görüleceği üzere üçüncü kere kritik bölge test ediliyor. ABD tahvil faizlerinde yükseliş yaşanması durumunda altını 1,185 seviyesini aşağıya kırarak 1,000 dolara kadar gerileme yaşanabileceğini düşünmeye başladık. Özellkle Japonya Merkez Bankası’nın bu sabah açıkladığı ilave teşvik programına rağmen altının gerilemeye devam etmesi, 1,185 seviyesinin tehlike altında olduğuna işaret ediyor.
Kuzey Denizi Petrolün Brent’in tepki hareketi kısa soluklu oldu…
OPEC’in petrol üretimini kısmaması ve düşük seyreden petrol fiyatlarının büyümeyi teşvik edeceği beklentisi ve dahası her ne kadar spekülasyon olsa da Rusya’ya yaptırım kapsamında petrol fiyatlarının baskı altında kalmaya devam ettiğini görüyoruz…Ancak, petrol fiyatlarının $ 80 seviyesinin altına düşmesi, küresel anlamda büyüme beklentilerinin de kötüleşmeye başladığına işaret edecektir.
