FED’den sıcak faiz artırım beklentisinin 2015 sonu / 2016’ya ötelenmesi, gelişmekte olan ülke para birimlerinin nefes almasına neden oluyor
USD/TL kurunda 2,25 seviyesinin aşağı yönlü kırılması ardından 2,20 seviyesi radar menziline girdi
Geride bıraktığımız ve oldukça yüksek volatiliteye sahip haftanın ardından küresel piyasalarda toparlanma çalışmalarının devam ettiğini görüyoruz. Geride bıraktığımız haftanın hikayesine kısaca değinelim. Malum ABD Merkez Bankası konumunda FED’den artık hemen hemen herkes 3 vakte kadar faiz artırımı geleceğine kesin gözüyle bakıyor. Geride bıraktığımız Mayıs ayında işaret fişeği atılan gevşek para politikasından çıkma yönünde ilk adım ardından aylık 85 milyar dolar tutarında olan tahvil alım programı bu ay düzenlenecek toplantı ile sonlandırılıyor. Ardından ise faizlerinin kademeli olarak 2015 yılında artırılacağına kesin gözüyle bakılıyordu. 16/17 Eylül tarihinde düzenlenen FED FOMC (Fedeal Açık Piyasa Komitesi) toplantısı ile birlikte yayımlanan notlarda FED’in faiz artırmaya başlaması durumunda faiz oranlarının beklenenden daha hızlı artırılabileceği yönündeki projeksiyonlar haliyle küresel piyasalarda tedirginliği ciddi anlamda arttırırken, doların ise hemen hemen tüm para birimlerine ve emtialara karşı değer kazanmasına neden oldu. Ardından 16/17 Eylül tarihinde düzenlenen olağan FOMC toplantısının tutanakları yayımladı. Tutanaklarda politika yapıcılarının deniz aşırı ülkelerde yaşanan zayıf büyüme ve hızla güçlenen doların işleri daha da zorlaştıracağına hatta nazik bir toparlanma sürecinde olan ABD ekonomisinin de negatif etkilenebileceğini konuşmaya / yüksek sesle telafuz etmeye başlayınca, bu sefer de küresel piyasalara acaba yeniden dünya yavaşlıyor mu tedirginliği başladı. Tüm bu tartışmaların ortasında Çarşmaba günü ABD’de açıklanan ve ekonominin gidişatına ışık tutan öncü göstergelerden perakende satışlar verisi, beklentiden neredeyse 3 kat daha zayıf açıklandı. Zayıf veri ABD’de büyümenin yavaşlamaya başladığı endişesini körükleyerek kısa bir süre içinde yatırımcıları güvenli limanlara yönelmesine neden oldu. ABD borsaları sert satışlara sahne olurken güvenli liman özelliğine sahip ABD 10 yıllık devlet tahvilleri bir kaç saatlik zaman diliminde ciddi anlamda talep görerek faiz artırımlarının tartışıldığı bir ortamda % 1,8’li seviyelere gevşedi (16/17 Eylül FED FOMC toplantısı ardından % 2,65 test edilmişti). Bu anormal sayılacak ve mantıklı bir izah ile açıklayamadığımız panik havası bir noktada gelişmekte olan ülke para birimlerine olumlu yansıdı. FED’den faiz artrım beklentisinin 2015 yılının ilk çeyreğinde nerdeyse son çeyreğine hatta 2016 yılına ötelenmesi, Eylül ayı ortasında dolara karşı sert satışlara sahne olan gelişmekte olan ülke para birimlerine olan talebi yeniden canlandırdı.
Eylül ayının ilk günlerinde 2,15’li seviyelerde işlem gören USD/TL kuru, Ekim ayının ilk haftasında 2,3070 seviyelerine kadar yükselerek ciddi anlamda değer kaybetmesi ardından ekli grafikten de görüleceği üzere yeniden toparlanma sürecine girdi. Bültenlerimizde son günlerde yer verdiğimiz üzere, FED’in faiz artırımlarını öteleyebileceği yönünde artan inanışlar ve yeniden şekilleneceği beklenen politika duruşu USD/TL kurunda yeniden 2,20 – 2,25 aralığına varan bir gerilemeyi de beraberinde getirdi. Perşembe günü 2,28 seviyesinden gelen satışlar ile sıkışan teknik formasyonun aşağı trend çizgisini kırarak 2,20 – 2,25 aralığına döndü. İyimser havanın devam etmesi durumunda 2,20 seviyesine varan bir geri çekilmenin yaşanabileceğini düşünüyoruz.
Elbette dolar cephesinde yaşanan iyimser hava faiz cephesine de olumlu yönde yansıdı. 13 Temmuz 2016 vadeli 2 yıllık gösterge faiz % 8,8 seviyesine gevşerken, benzer bir şekilde 10 yıl vadeli 24 Temmuz 2024 itfalı gösterge tahvil de Cuma günü % 9 bileşik seviyesinin altını test etti. Gerileyen faiz ve toparlanan risk algısının da yarıdım ile borsa istanbul son haftalarda kaydettiği hızlı değer kaybını telafi ederek yeniden 75,500 puan seviyesinin üzerine yükseldi. Özetlemek gerekirse: ABD’de faizlerin hızlı artırılmayacağı beklentisi ve gerileyen özellikle petrol fiyatları, net enerji ithalaçısı konumunda olan Türkiye’nin ödemeler dengesini ve enflasyon sorununa fayda sağlayacağı beklentisi ile TL ve TL cinsi yatırım araçlarına olumlu anlamda yansımaya başladı.
ABD borsalarının Cuma gecesini iyimser tamamlaması ardından yeni gün başlangıcında iyimser havanın korunduğunu görüyoruz. Gösterge endeks konumunda Japonya borsası Nikkei % 4’e yakın artıda işlem görüyor. Bu hafta piyasaların gündemi nispeten sakin görünüyor. ABD'de Çarşamba günü açıklanacak TÜFE enflasyonu; Türkiye cephesinde ise Perşembe günü düzenlenecek Ekim ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı yakından izlenecektir. Kur cephesinde iyimser havanın da yardımı ile 2,20 – 2,25 aralığının alt tarafına doğru bir hareketi mümkün görmeye devam ediyoruz. Ancak, 2015 yılında işlerin ve likidite koşullarının bu kadar rahat olmayacağı beklentisinden hareketle, görülmesi durumunda bandın alt tarafı riskli pozisyonların kapatılması / azaltılması anlamında kollanabileceğini düşünüyoruz. USD/TL kurunun güne 2,2450 , EUR/TL 2,8620 , GBP/TL 3,6150 , Sepet kurun ise 2,5550 , XAU/TL (altın gram) 89,50 , XAG/TL (gümüş gram) 1,2525 seviyelerinden başlamasını bekliyoruz.
