KKTC ekonomisi günden güne çöküyor. Büyük çoğunluğu hiçe sayan sadece küçük azınlığın kendilerini kurtarma hırsı ve azmı çöküşü hızlandırıyor.
2020 yıl sonu %-16.02 küçülme ve 2021 yılı henüz açıklanmamış olmasına rağmen büyümenin yine negatif olacağı gerçekleri ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durumu gösteriyor.
KKTC ekonomisi bir önceki yılın aynı dönemine göre yine küçülmüştür.
Büyüme verilerimize baktığımızda büyük daralmanın ne derece yaygın bir halk kitlesini etkilediği görülmektedir. 2020 Hane Halkı İş Gücü Anketine göre 92.262 kişinin istihdam edildiği reel kesimde yine aynı yıl ekonomik reel küçülme olduğunu görmekteyiz.
Ekonomik çöküş ve kullandığımız para biriminin değer kaybı Kıbrıs Türk Halkının fakirleşmesinide beraberinde getiriyor. Bu fakirleşme son yıllarda artarak çoğalıyor.
Kişi başı milli gelirin 2013 yılında 15.302,00 dolar iken 2020 yılında 10.055 dolara ve hatta 2021 yılında 7-8 bin dolarlara kadar gerilemesi büyük bir özveriyle çalışan reel kesim için verilen emeğin büyük bir kaybı haline gelmiştir.
Siyasi iktidarlar yıllardır izledikleri politikalarla gerek ekonomik gerekse siyasal çöküşü yarattılar.
Kıbrıs konusundaki çözümsüzlük bizi uluslararası arenada yalnızlığa iterken ekonomik politikalardaki beceriksizlik de bizleri daha da yoksullaştırırken izlenen politikalar neticesinde ülkemiz uçurumdan aşağı atılmış durumda.
Neoliberal poletikalarla ve sırf emekçilerin hakimiyetini kırmak için trilyonlarca liralık varlıkları hibe ettik sırf Liberalizmin tatmin olması için milyonlarca liralık kamu iktisadi teşebbüslerini ve milli hava yolumuzu şimdi de Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nu heba ettik/ediyoruz.
Sonuç elinde varlığı kalmayan tamamıyla sermayeye teslim olmuş bir KKTC ve onun sürekli fakirleşen bir halkı.
Siyasi iktidarı son yıllarda finansörümüz Türkiye Cumhuriyeti’nden yeterli kaynağın gelmemesiyle sürekli iç borçlanmayla şu anda boyumuzu aşmakta olan bir borç yüküyle ülkemizin çöküşünü hızlandırmışlardır(Ağusotos 2020 itibariyle vadesi gelmemiş DIBS stoğu nominal 16 milyon dolar)
Algıyı yönetebilmek çalınan ve yaratılan parasal suistimalleri örtebilmek için bizleri borca boğmayı seçtiler.
2021 haziran ayı itibariyle özel kesimin bankalara olan borcu bir önceki yılın aynı dönemine göre 6.913,00 milyon TL hane halkı borcu ise 1.389,00 milyon TL arttı. Pek çok iş yeri kapanırken birçok gencimiz ya yurt dışına ya da Güney Kıbrıs’ta iş arama yoluna gitti. Hayat pahalılığı gün geçtikçe artarken Hane Halkının Satın Alma Gücü azalmış. Gelir dağılımı daha da bozulan KKTC’de ancak bu kadar oluyor işte. %-16.2 küçüldük.
Ekonomik çöküntü bu işte ülkenin kaynaklarını yok eden insanını sürekli fakirleşmeye iten üretimden koparan çöküş kokuşma ve dağılma yok olma bu.