BİR DÖNEM SONA ERİYOR VE ÖNÜMÜZDE DURAN GERÇEK - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 30, 2024
Köşe Yazarları

BİR DÖNEM SONA ERİYOR VE ÖNÜMÜZDE DURAN GERÇEK

Seçimin üzerinden 24 saat geçti.

“Zaman bazı olguların anlaşılması için iyi bir öğretmendir” derler.
Doğrudur.
Adaletin de tecelli etmesi için makul bir süreye ihtiyaç duyulur ya.
Bunun nedeni sanırım daha sağlıklı değerlendirme yapılabilmesi ihtiyacıdır.
Olayların sıcağı sıcağına bağrında taşıdığı psikolojik bariyerleri aşabilme ihtiyacıdır.
Eskilerin bir deyimi vardır: “Önemli bir karar vermeden önce mutlaka sabah olmasını bekle…”
Yani doğru bir karara ulaşmak için sakin kafaya ihtiyaç vardır ve karar vermek için mutlaka uyu ve sabaha karar ver.
24 saat sanırım bir karara varmak için yeterli bir süredir.
Eğer pazara yönelik olacaksa.


***

Kaybedenlerin niye kaybettiği, ikinci tura kalanların durumunun ne olduğu elbette pazardan sonraki tartışmaların ve hatta kavgaların konusu olmalı.
Şimdi tarihsel gerçekliğin önümüze açtığı fırsat penceresi ile ilgilenmeliyiz.
“Gönlünüzden geçenin kazanması” elbette hakkımızdı.
Ama pratik gönlümüze göre işlemiyor bazen.
Öylesi durumlarda da tarihi gerçeklik baskın çıkıyor.
Hayal kırıklıklarımız, öfkelerimiz, isyanlarımız geri plana düşüyor.
Tarihin bize emrettiği doğrultuda adım atmamız gerektiği gerçeği gelip önümüze dikiliyor.
Ve bu gerçeğe itaat etmemiz gerekir sadece.
Yoksa tarih bizi asla affetmez.

****

2010 tamamen bir yol kazasıydı.
Tarih aslında 2004’ten itibaren tasfiye etmeye başlamıştı eski köhne zihniyeti.
2010 Kıbrıs Türkü’nün yaşadığı travmanın eseriydi biraz da.
Bu travma bir ölüyü mezarından çıkarıp, Kıbrıs Türkü’nün kaderiyle oynayacak duruma getirdi.
Ve 5 yıl bunun acısını çektik hep beraber.
Mehmet Ali Talat’a yaptığımız haksızlığı mırıldanıp durduk kendi kendimize.
Fakat fayda etmedi.
Kaybeden biz olduk aslında.
Çünkü ortaya çıkan “yol kazasının” müsebbibi biz idik.
Şimdi yaptığımızı temizleme zamanıdır.
Bir dönemi tarihe gömme zamanı.

***

“Oyum Akıncı’ya” gibi sığ bir slogan kullanmayacağım.
Ne yapmamız gerektiğiyle ilgilidir derdim.
Statükonun 5 yıldır serumla yaşatılan temsilcisiyle midir derdimiz yoksa slogan yarıştırmak mıdır?
Benim derdim kuşkusuz birincisiyledir.
Bu yüzden oyum Mustafa Akıncı’nındır.
Aksini düşünmek de mümkün değildir zaten.
Nesiller boyu kaderimizi etkileyecek bir dönemin arifesindeyiz.
Mezardan çıkanlarla neslimizi ve geleceğimizi garantiye alamayız.
Kuşkusuz oyumuz Akıncı için olmalı…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar