En vefakar dostumuz gölgemizdir bilirsiniz.
Ama unutmayın ki;
O da yoldaşlık etmek için
Güneşli havayı bekler.
G.W.F.Hegel
Vefa kelimesini, dostluğu, arkadaşlığı, sadakati gözler önüne seriyor en güzelinden.
Bazı kelimeleri, bazı duyguları öyle uzun uzun anlatmaya gerek yoktur…
Bir cümle anlatılmak istenen duyguyu, çoğu zaman Görülemeyen en gerçek doğruyu bir çırpıda anlatıverir.
Vefa; dostluğun, minnettarlığın, ikili ilişkilerin olmazsa olmazıdır.
Yaşadığımız süreçte, zaman zaman hayatımızın sekteye uğradığı durumlar, işlerin ters gittiği, her şeyin üst üste geldiği, bunaldığımız dönemler yaşarız.
Bu zorlu dönemde, aldanmışlığın ve kandırılmışın üzüntüsünü yaşayabileceğimiz gibi, terk edilmişliğin ya da unutulmuşluğun acısını da çekebiliriz.
Hayatın hiçbir anlamı kalmamış, hiçbir beklentisiz karşılanmamış gibi de gelebilir.
Hayat mücadelesi, ekonomik sorunlarda sizi sarmış olabilir.
Her ne olmuş olursa olsun, insan bu döneminde dost dediklerinden vefa bekler.
Vefa dosta destek olmaktır.
Vefa kendisine zamanında yapılana karşılık vermektir.
Kötü duruma düştüğümüzde de, iyiyken de yanımızda olanların arayıp sizi sormasıdır.
Hayat sizin istemediğiniz yönde ilerlediğinde, sizi yoldan attığında da dostlarınızın yanında olmasıdır.
Eğitim aldığım, çok değerli bir hocamın bu konu üzerinde hiç unutmadığım bir sözü vardır.
O an hala gözlerimin önünde…
Pür dikkat hocamı dinliyorum.
Hocam anlatmaya başladı:
Yaşam merdiveninde en üst basamakta iken, bazen işler ters gider siz ne olduğunuzu anlamadan teker teker merdivenlerden aşağıya düşersiniz.
Önce kolunuzun biri kırılır,
Diğerine dayanarak kalkarsınız.
Düşmeye devam edersiniz
Diğer kolunuzda kırılır
Ayaklarınıza dayanarak kalkarsınız.
Tekrar düşmeye devam edersiniz,
Ayaklarınızdan biri kırılır
Diğerine dayanarak kalkarsınız.
Tekrar düşmeye devam edersiniz
Diğer ayağınızda kırılır
Öylece çaresiz kalakalırsınız, ne yapacağınızı bilmeden…
İşte bu noktada da “Dostlarım beni tutup ayağa kaldırır”
Diye vefayı, dostluğu, dostluğun değerini çok güzel anlatmıştı.
Hep bize umut verilmesini, güç vermesini beklediğimiz insanlara biz ne veriyoruz.?
O görmeden görebilmek, istemeden yanında olabilmek, onu sorgulamamak
Sadece yol göstererek yanında olabilmek değerli olan.
Vefa; arkada bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamaktır.
Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere hayallere ihanet katmamaktır.
Hastalıkta ve sağlıkta diye verilen sözleri yerine getirmektir.
Buna çok güzel bir hikaye kıssadan hisse;
…..
Yaşlı bir adama sokakta yürürken bisikletli çarpmış ve hafif yaralanmış.
Etraftakiler hastaneye götürmüşler.
Hemşireler röntgen çekerek herhangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler.
Yaşlı adam huzursuzlanmış, “acelesi olduğunu, röntgen istemediğini” söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin nedenini sormuşlar.
“Eşim huzurevinde kalıyor. Her sabah birlikte kahvaltı etmeye giderim, gecikmek istemiyorum”
Hemşire “Eşinize haber iletir gecikeceğinizi söyleriz” deyince;
Yaşlı adam üzgün bir ifade ile:
“Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiçbir şey anlamıyor, hatta benim kim olduğumu dahi bilmiyor” demiş.
Hemşireler hayretle:
“Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden her gün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?” diye soru sormuş
Adam cevaplamış:
“Ama ben onun kim olduğunu biliyorum”
…..
Dostlarımızın değerini bilmek
Değerli olduğumuzu hissedebilmek
Güneş batınca,
Vefa ile eşlik edebilmek…