Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yorgancıoğlu, 4 aylık icraatlarını değerlendirirken göreve geldikleri ilk gün polis terfileri konusunun gündeme geldiğini anımsattı ve bu konuda oluşturulan meclis komitesinin çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti…
Bunun ardından TOMA konusunun tartışıldığını, bunu da yangın söndürme aracının izlediğini anlatan Başbakan, fuel oile gelen zamların da gündeme geldiğini vurguladı.
Hükümetin ekonomiyle ilgili politikalarına ilişkin de açıklama yapan Başbakan Yorgancıoğlu, elektrik fiyatlarıyla ilgili bir aylık bir tartışma süreci yaşadıklarını anlattı…
Yorgancıoğlu, konunun bakanlar kurulunda 3 kez ele alındığını ve Kurumun tüm alacaklarını tahsil etmesi durumunda bile bu sorunun çözülemeyeceğini söyledi.
Elektrik Kurumu’nun belirlediği ve kendilerince onaylanan fiyatın açığın kapatılmasına yönelik olduğunu anımsatan Başbakan, hedeflerinin, enerji sektörünün yeniden düzenlenmesi olduğunu kaydetti…
Başbakan, ülkede güneş enerjisinden yeterince yararlanılması durumunda ileriki yıllarda enerjinin satılabileceğini de söyledi.
Benzin ve petrol fiyatlarına da değinen Yorgancıoğlu, bunun değişken olan döviz fiyatlarıyla bağlantılı olduğunu anımsattı.
Sektörün bütünündeki kaçakları önlemek ve renklendirilmiş mazotun kontrolü için Maliye Bakanlığı’nın bir çalışma başlattığını kaydeden Başbakan Yorgancıoğlu, “Kabul etmeliyiz ki benzin fiyatı uluslararası borsaya bağlı. 10 günde bir olan oynamayı biz Bakanlar Kurulu kararı ile 15 güne çıkardık” dedi.
Tüp gaz fiyatının 2008’den bu yana Hükümetler tarafından değil, özel şirketlerce belirlendiğini de hatırlatan Yorgancıoğlu, bu alandaki rahatlamanın doğalgazın çıkarılması ve Kıbrıs konusunda bir çözümle sağlanabileceğini söyledi.
Koalisyon hükümetinin uyumu ve çalışmasına ilişkin de Başbakan, bunun bakış açısına göre değiştiğini belirtti.
Yorgancıoğlu, “Bir hükümette bir Başbakan vardır, bu çocukların hatırına katlanılan bir durum değildir. Ben sonuca bakarım. Biz iki ayrı partiyiz ve her şeyi aynı algılama zorunluluğumuz yok” şeklinde konuştu.
Polis konusunda Anayasa’nın sorumluluğu Başbakan ve ilgili Bakan’a verdiğini anımsatan Yorgancıoğlu, kendisiyle en uyumlu çalışacağına inandığı insanı atama yetkisine de sahip olduğunu söyledi.
Şenay Kebapçı ismini Cumhurbaşkanı’na, Yasalar ve Anayasa’nın kendine verdiği yetkiyi kullanarak gönderdiğini belirten Başbakan, kendisinin gerekçeleri ile talebini bir kez daha Cumhurbaşkanı’na göndereceğini kaydetti.
Polisin sivile bağlanmasından sonra daha sistemli olunması gerektiğini kaydeden Başbakan, daha demokratik bir mekanizmaya gerek olduğunu kaydetti.
“Kurultay istihdamı” olarak anılan geçici 359 kişiyle ilgili olarak ise Başbakan, halkın geneli ile ilgili yeterlik sınavı yapılması ve kamuda ihtiyaç duyulan alanlar için alım yapılmasını hedeflediklerini ifade ederek, DP-UG’nin kendilerinden habersiz geçici istihdamını yasaklayan bu iki öneriyi hazırladığını anlattı.
“Bu insanları UBP istihdam etti. Bizim için esas olan sistemin düzelmesi. Kaç kişi olduğu önemli değil, bu ülkenin bu günlere gelmesinin sebebi ihtiyaçlar belirlenmeden istihdam yapılmasıdır” diyen Yorgancıoğlu, ehil kişilerin istihdamıyla sorunların aşılacağını söyledi.
Tekrar geçici istihdamı yapmayacaklarını bir çok kez dile getirdiklerini de hatırlatan Başbakan, bu konuda Serdar Denktaş ile görüştüğünü, Kıbrıs Türk halkına hizmet için başka çareleri olmadığını anlattı.
Yorgancıoğlu, hükümetin iyi niyet olduğu sürece devam edeceğini de vurgulayarak, “topluma hizmet etme niyeti olduğu sürece hükümet devam eder” dedi.
Ekonomiye ilişkin hükümet politikasını da değerlendiren Başbakan Yorgancıoğlu, kendi hükümet programları bulunduğunu, bunu da hayata geçirme adına bir yükümlülükleri olduğunu söyledi.
2013-2015 ekonomi protokolünde elektrik kurumunun durumuna ilişkin de konuşan Başbakan, kurumun maliyetini yeniden yapılandırma gerektiğini anlatarak, elektrik kurumunun üretim ve iletim ünitesinin devlet elinde kalması, dağıtım ve tahsilatın ise özelleştirmesinin öngörüldüğünü anlattı.
Başbakan, “Biz protokolü reddettiğimizi hiçbir zaman söylemedik. Eğer bu ülkeyi yönetenler isterlerse bazı şeyleri elde ederler. Kendi alternatif politikalarını iyi anlatırlarsa elde ederler. Bu ülkedeki farklı hükümetlerin farklı ekonomik politika ve projeleri olabileceğini teyit ettik. Görüşmeler sonucunda yeni hükümetin kendi projeler üretip, istişare edebileceğini, kaynak isteyip hayata geçirebileceğini, zaman yetmezse 2015’ten sonra yapılacak protokolle bunu yapacağımızı teyit ettik” dedi.
2014 sonuna kadar hükümetin enerji politikalarını istediği şekilde uygulaması durumunda sonuçların da görülmeye başlanacağını ifade eden Başbakan, çıkan sonuçları da 2015 Mayıs ayına kadar Türkiye ile değerlendireceklerini anlattı.
Günlük enerji ihtiyacının 180 ile 280 megawatt arasında değiştiğini, bunun akıllı sayaçlarla azaltılması durumunda ise fuel oil tüketiminin de azalacağını kaydeden Yorgancıoğlu, maliyetlerin de böylece düşeceğini belirtti.
Geçen günlerde Merkez Bankası ekibiyle bir ön görüşme yaptıklarını anlatan Başbakan, bu konuda gelecek hafta yeniden bir toplantı yapacaklarını söyledi.
İlgili bakanlıklar ve akademisyenlerin de yardımıyla sektörlerin nasıl hareketlenebileceği yönünde bir toplantı yaptıklarını ifade eden Yorgancıoğlu, inşaat sektörünü canlandırmak için de çalışmaların sürdüğünü anlattı.
Yorgancıoğlu, lüks tüketim maddelerinin daha yaygın tüketilen ürünler olabilmesi için de gelecek hafta bir çalışma yapılacağını söyleyerek, devletin bazı gelirlerinden feragat etmesinin de söz konusu olabileceğini kaydetti.
Başbakan, 2013 -2015 ekonomik işbirliği protokolünde bazı unsurların Kıbrıs Türkü tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını dile getirdiklerini, ancak bütünüyle reddetmediklerini vurgulayarak, protokolün hem pozitif hem de negatif yanları bulunduğunu söyledi.
Yorgancıoğlu, hükümetin kendine göre ekonomi politikaları ve anlayışları olduğunu kaydederek, bu projelerin sunulup onaylanması durumunda finansal bir destek ve sonraki protokoller için temel oluşturacağını belirtti…
Türkiye hükümetinin KKTC’ye yardımlarını ve işbirliği sürdürdüğünü dile getiren Yorgancıoğlu, Kıbrıs Türk halkının da sürekli projeler üreten taraf olması gerektiğini kaydetti.
Yorgancıoğlu, Kıbrıs Türk halkına hem politik hem de ekonomik anlamda neler katılabileceğinin önemli olduğunu söyleyerek, önceki hükümetin icraatları konusunda ise, teftiş, sorgulama ve araştırma sürecinin sürdüğünü belirtti.
UBP hükümetinin Başbakanı İrsen Küçük’e ilişkin herhangi bir bulgu olması durumunda dava açılmasının da söz konusu olabileceğini anlatan Başbakan, hükümetlerinin evlilik dışında herhangi bir vatandaşlık vermediğini söyledi.
Kurallara uyan kişilerin vatandaş olabileceğini dile getiren Başbakan, yapılacak yasada insanların özel bir kimlikle oy kullanma dışında haklara sahip olabileceklerini, çalışma izni, sağlık kontrolüne de gerek duyulmayacağını anlattı.
Başbakan, KKTC’de doğan ve büyüyen çocukların doğal bir hakka sahip olabileceğini de vurguladı.
Sorular üzerine Kıbrıs konusunu da değerlendiren Başbakan, Kıbrıs konusundaki müzakere sürecine hükümetin müdahil olduğunu, hatta bazı kesimlerin Dışişleri Bakanı’nın müdahil olmasından rahatsızlık duyduğunu söyledi.
Rum tarafının da eksik ve yanlışları bulunduğunu kaydeden Başbakan, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun alternatifler üzerinde yeterince kafa yormadığını kaydetti.
Dışişleri Bakanı Nami’nin sürece ilişkin hem Eroğlu, hem Ertuğ hem de TC yetkilileri ile yapıcı görüşmelerde bulunduğunu ifade eden Başbakan, bu konudaki tutumu nedeniyle Nami’ye teşekkür etti.
Yorgancıoğlu, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun BM Genel Sekreteri Ban’a önceki Cumhurbaşkanı Talat’ın bıraktığı yerden devam edeceğini taahhüt ettiğini anımsatarak, Kıbrıs Türk halkının, geleceği, güvenliği ve Cumhuriyetin iki eşit halktan oluşmasında kendilerinin de hemfikir olduğunu, ancak buna takılıp kalmamak gerektiğini söyledi.
Metehan Sınır Kapısı’ndaki pompalı kapı sisteminin 2013 başında ihale edildiğini amacının ise muhtemel kaçışların önlenmesi olduğunu kaydeden Başbakan, demir kapının görsel kirlilikten başka bir yanı olmadığını belirtti.
Yorgancıoğlu, demokratikleşme ve sivilleşme sürecinin bir an önce tamamlanması gerektiğini de kaydetti.
Vatandaş odaklı projeleri olup olmayacağına ilişkin olarak da Başbakan, HP’nin %10.22 olduğunu, bunu herkese eşit verilmesi durumunda nasıl olacağının ise değerlendirilmekte olduğunu belirtti.
Asgari ücretin gerekmesi durumunda yeniden değerlendirilebileceğini, ancak, itiraz üzerine bunu yeniden değerlendireceklerini kesinlikle söylemediğini anlatan Başbakan, 3 buçuk yılda UBP’nin bunu 170 lira artırdığını, kendilerinin ise bir defada 140 lira artırdığını anımsattı.
Başbakan, ülkedeki bilanço sistemin yerine oturtulması için yeniden yapılandırma gerektiğini de kaydetti.
Kredi kartı borçlarıyla ilgili olarak ise, kart kullananların yüzde 1 buçuk 2 oranında KDV almasını sağlamayı hedeflediklerini dile getiren Başbakan, devir harçlarının düşürülmesini ve bunun gibi birçok icraatın öngörüldüğünü anlattı.
Yorgancıoğlu, ihracatı teşvik etmek adına Bakanlar Kurulu’nun navlun teşviğini öngördüğünü, yerel istihdamın teşvik edilmesi içinse ilk işe girenlere, kadınlara, engellilere sigorta ve ihtiyat sandığının devlet tarafından yatırılmasının öngörüldüğünü anlattı.
Finansal sorunların aşılması için de Merkez Bankası ile çalışmalar yapılacağını, kırsal kesim arazileriyle ilgili herkese bir arsa vermek yerine toplu konutların teşvik edilebileceğini vurgulayan Başbakan, tüm bunların ekonomiyi canlandırmaya yönelik girişimler olduğunu söyledi.
Yorgancıoğlu, gelecek su ile hangi bitkilerin ülke ekonomisine katkı sağlayabileceğinin de değerlendirilmekte olduğunu, gelecek hafta bu konuların daha somut bir şekilde masaya yatırılacağını belirtti.
Başbakan, İskele bölgesinde bin yataklı ve 350-400 kişilik bir istihdam yaratacak bir otelin de gündemde olduğunu anlattı.
Tarımsal arazilerle ilgili sıkıntıların her yıl gündeme geldiğini ve bu konuda bir sistem oturtulması gerektiğini ifade ederek, birçok yerden geliri olan bir kişinin aynı zamanda çok sayıda araziye de sahip olduğunu belirtti.
Esas olanın gerçekten hayvancı ve çiftçi olanın bu alanda iş yapması olduğunu kaydeden Başbakan, böylelikle devletin verdiği sübvansiyonun daha verimli kullanılabileceğini söyledi.
Yorgancıoğlu, kurultay sonrası CTP-BG içindeki ilişkilere de değinerek, kimsenin kimseye kırılmadığını, kırıcı olmadığını ve kurultayın ertesinde konunun tamamen kapandığını kaydetti.
Sonuçlardan herkesin bir çıkarsama yapması gerektiğini dile getiren Yorgancıoğlu, amacın Kıbrıs Türk halkına hizmet etmek olduğunu anımsattı.
Başbakan, vatandaşlardan gelen soruları da yanıtladı.
Bursların ödenememesine ilişkin olarak Başbakan, UBP hükümetinin, burs ödeneklerini tükettiğini, hak eden etmeyen herkese ödeme yaptığını, bunun mağdurunun da çocuklar olduğunu vurguladı.
Ülkede artan kanser vakalarına değinirken de onkolojide doktor ve ekipman sıkıntılarının aşılacağını belirten Yorgancıoğlu, hastalığa neden olan kaynağı bulup ortadan kaldırmanın daha önemli olduğunu kaydetti.
Başbakan, Günay Kibrit’in Lefkoşa Kaymakamlığı’na atanamamasına ilişkin ise, konunun, bütün engellilere yönelik değerlendirilmesi gerektiğini, Çalışma Bakanı’nın engellilerin özelde de istihdamı için çalışma yaptığını anımsattı…
Müşavirlerden de bir şekilde yararlanılması gerektiğini anlatan Başbakan, danışman olarak müşavirlerin bilgilerinden yararlanılması ve “evde oturup para alan kişiler” olmaktan kurtarılmaları gerektiğini söyledi.
Yorgancıoğlu, siyasi partiler yasasının değişeceğini, kadın kotasının da yasada yer alması gerektiğini vurgulayarak, DP ve UBP’de yeterince kadın bulma endişesi olabileceğini söyledi.
Ülkedeki tüm sorunların hallolduğu iddiasında olmadıklarını, KTHY mağdurlarına ödenecek parada bir sıkıntı olmadığını, okul otobüslerinde ise denetim olmadığı için kaynağın erken tükendiğini anlatan Başbakan, bundan sonrası için anormalileri ortadan kaldıracak tedbirler gerektiğini belirtti.
Öncesinde kime satıldığı belli olmayan narenciyenin parasını devletin ödediğini, bunun da sistemsizliklerden kaynaklandığını hatırlatan Başbakan, kendilerinden önceki hükümetin kuraklık paralarını da ödediklerini vurguladı.
Yerel bankaların rekabet edebilirliğini artırmak için gerekirse birleşebilmesi gerektiğinin de altını çizen Başbakan, faiz oranlarının düşürülmesi için bankalara bir katkı gerektiğini söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı’ndan izin alınmadan hiçbir okula izin verilmesinin söz konusu olmadığını vurgulayan Başbakan, herkesin yasalar karşısında eşit olduğunu hatırlattı.
Başbakan, kamuda verimliliği artırmak adına pek çok çalışma yaptıklarını kaydederek, kamu görevlileri yasasındaki içeriğin de toplum tarafından bilinmesi gerektiğini belirtti.
Ödeme kabiliyeti olmayan insanların hapse düşmesini engelleyecek yasa, AB’ye uyum çalışmaları, ceza yasası gibi pek çok çalışma yapıldığını ifade eden Başbakan, ayrıntıların toplum ile paylaşılması durumunda vatandaşın da haklarına daha iyi sahip çıkabileceğini anlattı. BRTK
