Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu’nun son derece isabetli bir tespiti vardı dün.
Hani “okullar kapatılıyor, şubat tatili öne alınıyor” şeklinde spekülasyonlar vardı ya.
İşi provokatörlüğe vardırıp da Sağlık Bakanı ile Başbakan arasında “büyük bir kavga çıktı” şeklinde yazanlar da oldu.
Amcaoğlu “sosyal medyada daha fazla tık alacaklar diye zarar veriyorlar” dedi.
Aynen öyledir.
Kağıda basılı geleneksel medyayı tarumar eden “baronlar” şimdi de internet ve sosyal medyaya milyonlarca lira akıtıyorlar.
Sizin aslında “beğenerek” izlediğiniz ve “like” yaptıklarınızın bir çoğu “baronların” maaşlı elemanlarıdır.
Çok izlenen facebook programları, altına uzun uzun yorumlar yapılan paylaşımlar ve uydurma haberlerin tümü baronların tezgahından geçiyor.
“Okullar kapatılıyor” örneği her ne kadar spesifik konu arz ediyorsa da “kumar serbest bırakılmalıdır, kumarcılar öbek öbek gelmelidir” temelinde tam bir algı operasyonu düzenleniyor.
Devletten alınan onlarca dönüm arazi ve kelepir binalar üstüne de “sosyal sorumluluk projeleri yapıyoruz” denilerek bed aile imajları cilalanıyor.
Alt yönetimin yerli işbirlikçilerinin kurduğu çarklar da böylece çalışıyor.
Tam da dönemin ve zamanın ruhuna uygun bir şekilde.
***
Coronavirüs belası, Kıbrıs Türkünün geleceğini tehdit eder duruma yükselmemesi gerekir.
Rum tarafı “tedbir alalım ama açılalım-saçılalım” politikasının ağır bedelini ödüyor.
Her gün gerçekleşen ölümler yanında yedi yüzü aşan vaka sayısı ve kırmızı alarm veren sağlık sistemi.
Bu bir tehdit midir?
Hem de nasıl. Sayıları 800 bini geçen Rumlar için tehditse bizim için yokoluş demektir.
Bu yüzden muhterislerin para hırsı uğruna bir avuç kalan Kıbrıs Türkü feda edilmemelidir.
Bu halkın sağlığı üzerinden yapılan kara propagandaya, spekülasyona, algı operasyonlarına izin verilmemelidir.
Baronların kontrolündeki medya için basın özgürlüğünden bahsedilemez.
Baronların maaşlı elemanlarının gazetecilik maskesi altında at koşturtmalarına izin verilemez.
Polisiye tedbirler değildir önerdiğimiz ama en basit ifadeyle deşifre etmek ve gerçek yüzlerini halkın görmesini sağlamak hayırlı bir uğraş olur.
Hele ki böylesi zorlu dönemde…
