Anlaşmayı “5 milyon dolar” talebi bozdu - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Röportaj

Anlaşmayı “5 milyon dolar” talebi bozdu

Pegasus Kıbrıs Genel Müdürü Zeki ZİYA’dan KTHY’nı kurtarma operasyonu dönemine ilişkin çarpıcı açıklamalar

“5 milyon dolar da nakit isteriz”

Pegasus’un teklifi…. Yüzde 50-50 ortaklık. KKTC  tek kuruş yatırmayacak. Mevcut personelin minimum 400’ü işe devam edecek. Maksimum 2 yıl içerisinde şirkete uçak satın alınacak. KKTC kanadının 3 yıl boyunca gereken tüm sermaye artışlarını da Pegasus karşılayacak.

5 milyon dolar…. İrsen Küçük: Teklifinizi kabul ediyoruz ancak KTHY’nin geçmişe dönük borçları var. 5 milyon dolar da nakit isterik.


Erbil Arkın’a kırgınım….Pegasus’un, KTHY den sonra iş insanlarının kurmak için girişim yaptığı hava yollarının kurulmasında olumsuz rol oynadığı yönündeki suçlaması kabul edilemez

Tam bir fiyasko…. İç hatlardan uçma konusu tam bir fiyaskodur. Kimse de sahiplenmez onu bu saatten sonra. Tamamen yanlış anlaşılmadır. Konu, uçuşlarda iç hatlar tarifesinin uygulanması talebi idi.

Selda İÇER-HK AJANS

Geçtiğimiz hafta iş insanı Erbil Arkın’ın KTHY’nın batmasının ardından bazı iş insanlarının bir araya gelerek ortak sermaye ile THY ortaklığında havayolu kurma girişiminin başarısız olmasında Pegasus’u da suçlayıcı ifadeler kullanmasının ardından, Pegasus Kıbrıs Genel Müdürü Zeki Ziya cevap hakkını kullandı. Ziya, 2010 yılında batan KTHY’nın kurtarılmaya çalışıldığı ve ortak arandığı dönemlerde Pegasus Havayolları ile yapılan pazarlığı ilk kez açıkladı. Zeki Ziya, iş insanı Erbil Arkın’a da sitemde bulunarak, o dönemde yaşananlar konusunda bilgisi olmadan kendilerini suçlamasını kabul edemeyeceğini söyledi. KTHY’nin ardından yeni bir hava yolu kurulması sürecinde kendilerinin hiçbir alakasının olmadığını açıklayan Zeki Ziya, o dönemin UBP hükümeti ile Pegasus arasında yaşanan ilginç ihale sürecini anlattı. Selda İçer’in HK ajans adına yaptığı ve yine gündem yaratacak röportajın işte detayları…

Ersin Tatar’ın çağrısı

SORU: Geçen hafta iş insanı Erbil Arkın ile yaptığımız röportajda, KTHY’nin batmasının ardından yeni hava yolu kurulması konusunda Pegasus’un, pazar payını düşüreceği için havayolunun kurulmaması konusunda rol oynadığını söylemişti. Bu konudaki yorumunuz nedir?

ZİYA: Bu bir suçlamadır ve bunu yapan kişinin elinde herhalde bazı bilgiler veya belgeler vardır diye düşünürüm. Öncelikle, KTHY’nin 2010’daki batışıyla ilgili Pegasus’un tavrı neydi, onu açıklamak istiyorum. KTHY kritik aşamaya girdiğinde bir ihale açılmıştı ve bu ihaleye sadece Atlas Jet teklif vermişti. Pegasus olarak biz, teklif vermemiştik. Ersin Tatar o zamanlar Maliye Bakanı idi. Beni aradı ve ‘neden teklif vermediğimizi sordu. Ben de kendisine teklif vermek istemediğimizi, böyle bir operasyona inanmadığımızı söyledim. Bu KTHY’nin yürütülmesiyle ilgili bir teklifti, KTHY ile ilgili ortaklığın şartlarıyla ilgili. Bir gece dönemin Maliye Bakanı Ersin Tatar, televizyondan bir çağrı yaptı ve “ Buradan herkesin önüne çağrı yapıyorum. Süreç bitmiştir ama Pegasus da gelip teklifini versin” dedi. Ben de ertesi gün kendisini aradım. “ Bu işte ne kadar ciddisiniz. Bu verdiğiniz kararın arakasında durabilecek misiniz?” diye sordum. O da bana, kesinlikle duracaklarını söyledi.

Teklifi hükümet hazırladı

SORU: Peki bu cevap harekete geçmeniz için yeterli oldu mu?

ZİYA: Evet oldu. Bu cevabı alınca ben hemen Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı’yı ve Genel Müdür Sertaç Haybat’ı arayıp durumu anlattım. Ali Bey, Pegasus Genel Müdürü Sertaç Haybat’ı de alıp geldi. Maliye Bakanı Ersin Tatar’ın makamında dönemin bakanları, Ersan Saner, Türkay Tokel, Ahmet Kaşif  ile bir araya geldik. Ali Sabancı kendilerine, “ Bilirsiniz ama yine de ben size kim olduğumu, mali yapımı ve ne kadar gücüm var, size anlatayım” dedi. Ve dönüp şunu da söyledi, “ Ben bu işe talip değilim. Ama siz ısrarla, bizim talip olmamızı istiyorsunuz. Bizi teklifle falan uğraştırmayın. Nedir istediğiniz siz söyleyin, biz onu teklif olarak yazıp size verelim”. Orada bu tartışmaları yaptık, herkes görüşünü ortaya koydu.

Yüzde 50-50 ortaklık

SORU: Nasıl bir teklif sunuldu?

ZİYA: O zamanın şartlarında, onların isteklerinin de üzerine ekler yaparak Ali Bey, şöyle bir teklif verdi: “Yeni bir şirket kuralım, yüzde 50-50 ortaklık olsun. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti  tarafı bir kuruş para yatırmasın. Tümünü Pegasus karşılasın. Mevcut personelin minimum 400 kişisi işe devam etsin. Maksimum 2 yıl içerisinde şirkete uçak satın alalım.3 yıl boyunca gereken tüm sermaye artışlarını da KKTC kanadının Pegasus karşılasın. Bu teklif resmen verildi ama bugüne kadar hiç açıklanmadı. Teklif  Bakanlar Kurulu tarafından değerlendirildi. Hatta Kemal Dürüst, Cumhuriyet Meclisi’nde kürsüye çıkıp “Biz Pegasus Havayolları ile anlaştık” dedi. Ama ondan sonra ne olduysa oldu, o sorunun muhatabı ben değilim. Bu adamlar bu işten vazgeçtiler.

5 milyon dolar da para istediler

SORU: Bu teklifinize olumsuz cevap veren kimdi?

ZİYA: Direk Bakanlar Kurulu. Zeki Ziya olarak beni Bakanlar Kurulu’na çağırdılar. Dönemin Başbakanı İrsen Küçük, “ Zeki, bu teklif çok güzel, sizinle bunu yürütebiliriz. Ancak, KTHY’nin geriye dönük de borçları vardır. Bize 5 milyon dolar da para verin” dedi. Ben de onlara dönüp dedim ki, “ Vermiyoruz ve bu noktadan sonra da bizim teklifimiz geçersizdir”. Ahmet Kaşif müdahale etti bana ve “ Nasıl yani, sen karşı tarafa bunu sormadan red edecen?” dedi. Ben de ona “ Soracak da değilim, bu tekliften sonra 5 milyon dolar da para istemeniz bize hakarettir. Onlar verelim dese de,( Ali Sabancı) işi ben bozacağım” dedim ve bizim ilişkimiz orada bitti.

Dönemin hükümeti biraz cesur olsa bugün KTHY kendi uçakları ile uçardı

Bütün bunları bilmeyen insanlar dönerler Pegasus’a suçlama yaparlar. Önce işin gerçeğini öğrenecekler, ondan sonra suçlama yapacaklar. Bugün birazcık cesur olsaydı o dönemin hükümeti,( ki cesarete de gerek yoktu) elindeki teklifi değerlendirir,bu işi yapar, KTHY da bugün, paşa paşa kendi malı olan uçaklarla uçardı. Havayolunun isimin ne olacağına beraber karar verilecekti, ancak Kıbrıs’a özgü bir isim olacağı kesindi.

Erbil Arkın’a sitem

 SORU: Sizden neden böyle bir nakit para istendi?

ZİYA: Bana sorarsan bozulması içindi. Ancak bu sorunun muhatabının da İrsen Küçük olduğunu düşünüyorum. Çünkü, benden böyle bir para istendiğinde direk reddedeceğim biliniyordu. Benim ana şirketime sormadan bunu reddedeceğimi beni gerçekten tanıyorlarsa biliyorlardı. Erbil Arkın rahat yatağında uyurken, bizler KTHY’yi kurtarabilmek için, Pegasus olarak, elimizden gelenin azamisini yaptık. Teklifi biz hazırlamadık, “Ne istediğinizi söyleyin, teklif olarak onu yazıp size vereceğiz” dedik. Sadece 3 yıllık sermaye artışında onların payını da bizim ödeyeceğimiz kısmını, biz ekledik ki, Erbil Arkın, “birinci sene sonunda 3-5 milyon dolar zarar olacak bunun kaynağını istedi görsün THY” gibi bir şeyler söyledi röportajında. O zamanki teklifimizde 3 yıllık tüm sermaye karşılıklarını KKTC’nin payını da bizim ödeyeceğimizi taahhüt ettik. Yani aradaki fark budur aslında. İyi niyet ararsanız budur arayacağınız. Erbil Arkın benim arkadaşımdır ve böyle bir şirkete gönül verdiyse ve yüzde 9 da pay yatırdı, bozulmasından bu kadar rahatsız olduysa, en azından bir telefon açardı bana da ne ise idi duyduğu, doğru olup olmadığını teyit ederdi. Pegasus Havayolları o dönemde hiç uğraşmadı, hiç da tınmadı. Umurunda da olmadı. Bu herkesin kısmetiyle ilgili bir şeydir. Kurarsınız şirketinizi, piyasaya girersiniz, kendi mücadelenizi verirsiniz, o mücadelenin sonucunda da pazardan ne pay alabilirseniz alırsınız. Bütün bunlar paradır. Bu paraları da harcayacaksınız. Doğrudur, 15 milyon veya her ne kadarsaydı o dönemdeki konan para, bu miktarla pazardan pay alamayacağınızı havacılıktan anlayan herkes zaten bilirdi.

Piyasan bir şirketi seçmek yanlıştı

SORU: Bu biliniyor saydı eğer, neden böyle bir yola çıkıldı?

ZİYA: Bilmiyorum. O zaman bana sordular ve ben karşı çıktım. Dedim ki, piyasada oyuncu rolünde kimler var? Pegasus, THY, Atlas ve Onur.  Sen piyasadaki oyunculardan birini, şirketini yönetmesi için alıyorsan, o iş sakattır. Çıkar çatışması vardır. O zaman sen, yönetime koyduğun şirketin pazar payından bir şey almama sevdalısısın. Eğer biz Pegasus –KKTC ortaklığını yaptırsaydık, büyük ihtimal, Pegasus’un uçuşlarını kuracağımız şirkete devredecektik. Yani şimdi hem THY uçacak, hem de THY seni yönetecek. Eeee, çıkar ilişkisi söz konusu olduğu zaman, hangi çıkarı gözetecek hükümet? Tabii ki kendi şirketini gözetecek. O nedenle bize soranlara bu işin mantıksız olduğunu söyledik. Yapılabilir miydi. Yine de yapılabilirdi. Ama insanlar bilecek ki, bu işler kaynakla gerçekleşir. Yani, sermaye ile limitli değildir bazı şeyler. Zaten bugün Türk Sivil Havacılığına gittiğinizde ve bir şirket kurmak istersiniz, minimum sermayeniz bellidir. Ama o minimum sermayenin ötesinde 3 yıl zarar edeceğiniz var sayılarak, 3 yıllık zararın nereden finanse edileceğinin kaynağını da göstermek zorundasınız. Aksi taktirde size izin vermez şirket kurmanız için. O dönemde de sanırım iş insanlarından istenen o, 65 milyon dolar da budur. Zaten bu kaynağı göstermezseniz de şirketi tescil edemezsiniz. Ama şimdi herkes sandı ki 10-15 milyon dolar sermaye ile şirket kurulacak. Paşa paşa da istediğimiz çıkarları sağlayacağız bu şirketten. Onu da açıkça söylerim. Veya, “bu şirkete sermaye yatırdığımız için başka yerden fayda sağlayacayık” diye düşünüldü.  Buraya yatırım yapan iş adamlarının çok ciddi bir kısmının durumu buydu. Onu da söylerim. Madem suçlama aranır etrafta.

Biz rekabetten korkmayız

SORU: Siz daha sonra bu işe muhatap olmadınız mı?

ZİYA:  Pegaasus bugün bu işe girecek olan hiçbir şirkete karşı çıkmaz. Bizim insanımızın net anlamadığı bir şey var. Havacılık piyasasında “artı 1 oyuncu”, herkese faydadır, zarar değil. Belki pazar payım düşebilir ama, onun getireceği yolcudan da bir pay her hâlükârda alırım. Bu da ne demektir? Bana faydadır o oyuncunun piyasaya girmesi. Onun için ben hiçbir zaman savunmadım, “  bu kadar havayolu yeter” diye. On tane daha gelsin Ercan’a. Benim temsil ettiğim şirketin aksini savunması mümkün değil zaten. Pegasus kime torpil yapmış. Çıksın isim versin Erbil Bey. Bakın ben isim veriyorum. Onlar da isim versin. Kolay değildir insanları töhmet altında bırakmak. Açıkça söylüyorum buradan. Erbil Bey’e çok kırgınım. Eğer böyle bir düşüncesi  varsaydı, açsaydı bir telefon da duyduğunun doğru olup olmadığını sorsaydı.

Kendi havayolunu kurma ihtiyaç değil

SORU: Havacılık açısından bugün iyi bir noktaya gelindiği söylenir. Bu noktada hala bugün bizim kendi hava yolu şirketimiz olması gerektiğine inanıyor musunuz?

ZİYA: Bu ne ile ölçülür biliyor musunuz? KTHY bu piyasadan çekildikten sonra bu ülkede yolcu sayısında bir düşüş varsaydı, o zaman “böyle bir ihtiyaç vardır” diyebilirsiniz. Herhangi bir gerileme yok, aksine artış vardır.  Bugün iki şirket daha girse, veya mevcutlardan iki tane çıksa da yine bu artış devam eder çünkü Kıbrıs’ın konumu farklıdır. Bir ada ülkesidir, ada ülkesinin ulaşımı da, hava yoludur. Rekabet fiyatların düşmesini getirir ve bu da nihayi tüketiciye yansır. Havacılıkta bir de, arz-talep meselesi farklı çalışır. Havacılıkta, arzdır oluşturan talebi. Ne kadar koltuk arz ederseniz, o kadar talep oluşur.

İç hatlar konusu tamamen yanlış anlaşılma

SORU: Türkiye’den uçuşların sırf biletler ucuzlasın diye iç hatlardan yapılması düşüncesine nasıl bakıyorsunuz?

ZİYA: O tam bir fiyaskodur. Kimse de sahiplenmez onu bu saatten sonra. Çünkü sahiplenilecek gibi değildir. Bu bir hatanın neticesidir. Kulaktan kulağı giderken konu yolda değişmiştir. Bu konuyu ortaya atan KITSAB Başkanı Orhan Tolun’dur. O dedi ki, “ Bizim Ercan uçuşlarına iç hatlar tarifesi uygulansın.” Bu ücret tarifesidir. Burada, “ Al adamları da iç hatlardan uçur” diye bir talep yoktur burada. Çünkü Türkiye’de iç hatlar tarifesi ile, dış hatlar tarifesi farklıdır. İç hatlar tarifesi çok daha düşüktür dış hatlar tarifesinden. Atatürk Havalimanı TAV tarafından özelleştirilene kadar zaten Ercan’a iç hatlar tarifesi uygulanırdı. Orijinal talep de budur.

İhale için hazır değildi devlet

SORU: Ercan’da özelleştirme çok tartışıldı. Bir çalışma devam ediyor orada. Bu özelleştirme sonucunda şirketin taahhütlerinin yerine getirilip ülkeye bir artı sağlayacağına inanıyor musunuz?

ZİYA: Şöyle söyleyim, önce şirketi değerlendireceğinize, önce kendinizi değerlendireceksiniz. Siz hazır olmadığınız bir ihaleyi gerçekleştirdiniz. Verdiniz adama havaalanını “yap” dediniz ama araziyi tahsis edemediniz. O zaman, önce bunu yapan adamlar oturup kendi öz eleştirilerini yapacaklar. Diyecekler ki, “ biz 13’üncü maaşları ödeyebilmek için alel acele bu işi verdik” Sen kendi görevlerini yerine getirmeden, kimseden hesap sorma hakkın yoktur.

SORU: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey varsa alalım?

ZİYA: Ben de konuşmayı çok seven bir insanım ama bilmediğim konularda bilmezsem, “bilmem” derim. Bunun hiçbir ayıbı yoktur, olmaması da lazımdır. O bilmediğim konuda, bildiğini varsayabileceğim arkadaşlarım da varsa açar sorarım. Erbil Arkın benim arkadaşımdır. Ancak kendisi beni arayıp da konuyu sormadığı için, cevabımı ben de gazeteden veriyorum yoksa tercihim yüzüne söylemektir.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar