Global piyasalarda işler iyiye gidiyor. Atmosfer pozitif bir seyir halinde. Dolar Endeksi 100’ün altında 96’ya indi. Euro’da güçlenme olurken gelişen ülkeler, para birimlerinde de Dolar’a karşı stabilite gözlemleniyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) başkanı Draghi enflasyon yaratarak büyüme gerçekleştirebilmek için Euro’ları dağıtmaya başladı hem de faizi sıfıra çekerek. Acaba FED bugün faizler konusunda ne karar verecek. FED daha önce yaptığı konuşmalarda piyasaları faiz artırımına bu dönem için gitmeyeceği konusunda rahatlatmıştı. Dolayısıyla FED’in bugün herhangi bir faiz artırımına gitmeyecek olması piyasaları rahatlatıyor. 2015 yılında Çin büyük bir sorun olarak karşımızda duruyordu fakat bu yıl Çin korkusunun giderildiğini görüyoruz. Çin parası Yuan’ın değer kaybı durdu. Hatta kısmen değer kazanmaya başladı. Çin’in önümüzdeki beş yıl içerisinde %6.5 civarında büyüme potansiyeli taşıması piyasaları oldukça rahatlamış gözüküyor.
Bu süreç içerisinde petrol fiyatlarında da artış olmuş petrol üreten gelişmekte olan ekonomiler rahat nefes almaya başlamışlardır.
Yukarıda bahsettiğim 2016 yılının bugüne kadar olan gelişmeleri piyasalardaki genel bir düzelmeyi gösteriyor. Bu düzelmeler büyük bir çalkantıdan sonra geldi. Ne kadar kalıcı olur şu anda kestirmek zor ama kısa vadeli olabilir. İyileşme kalıcı olursa ABD Merkez Bankası FED faiz artırabilir. Çünkü paranın yönü tekrar gelişmekte olan piyasalar olacak.
Bu arada Avrupa Merkez Bankası 2012 yılından itibaren yapmış olduğu bir deneyi tekrar uyguluyor. 2012 den sonra piyasalara yapmış olduğu iyileşme yönünde hamleler piyasalara pek yaramadı. ECB’nin geçen gün açıkladığı parasal teşvik programı piyasaları ne şekilde etkileyecek hep beraber göreceğiz.
Bu gün açıklanacak olan FED kararı parite üzerinde etkili olacak.
Ancak güçlü Euro’nun değerini koruyabilmesi için mali önlemlerin de önemi var. Düşünün ki ABD krizden uzun yıllar sonra çıkabildi ve bedel ödeyerek çıktı. Borçlar yapılandırıldı, faiz oranları sıfırlandı ve 8 yıl gibi bir zamanda ABD ekonomisi düzeldi. Avrupa’nın da benzer politikalar uygulaması şart sadece sıfır faizle olmaz.
2011 yılından sonra ilk kez Türk Lirası’nın da içinde bulunduğu gelişen ülkeler para birimleri bu yıl kısmi iyileşme göstererek değer kazandı. Bu süreçte ABD Merkez Bankası’nın raporları etkili oldu. FED küresel ekonominin durumuna bakarak faiz artırma kararı alacak. Yani FED ikinci bir faiz artırımını ne zaman yapacak belli değil. FED bugün büyük bir ihtimalle faizi artırmayacak ama bir şeyler söyleyecek bu da Dolar’ın lehine olacağını yani Dolar’ın değerini artıracak söylem olacağını düşünmüyorum. Aksi takdirde yine gelişmekte olan ekonomiler para birimleri değer yitirecek. Şu anda ABD Merkez Bankası konumundaki FED Dolar’ın değer artışını istememektedir. Bütün senaryo bunun üzerine kuruluyor. ABD bütün ülke para birimlerinin değerlerleriyle kendi politikaları doğrultusunda oynamaya devam ediyor.
