K-Pet Süper Ligi iki “flaş” ekibinin “tamam veya devam” karşılaşmasında, her iki takım da müsabakaya “süratli” başladı. Daha sonra bu sürat, “stres” ile yoğrulmaya başlayınca, Lefke’nin temposu düştü.
Takımın sürükleyicisi Kenan’dan yoksun Doğan Türk Birliği, mutlak kazanma arzusunun körüklediği mücadele gücü ile oyuna ağırlıklarını koyarken, Jose Makusa’yı ileride tek tutup, kanatlardan Aydın ve Emin, ortadan da Ahmet Saygı ve Bayram ile gol bölgelerinde çoğaldı ve pozisyon üretti. Nitekim golü de Bayram’ın ayağından erkenden buldu. Doğan ofansif görevini layıkıyla yerine getirirken, rakibinin silahlarını da ‘adam markajı’ ile durdurdu. Bu arada, rakibini “pasifize” etmekle görevli Ahmet Sönmez ile Sherman arasında, her ikisinin de bilahare “başlarını” ve dolayısı ile de “takımlarını yakacak” “nizami” olmayan kıran kırana mücadele başladı. Ve sonunda da her ikisi de, ayrı ayrı zamanlarda gördükleri kırmızı kartlarla ‘harakiri’ yaptılar ve oyunun kaderini belirleyen oyuncular konumuna düştüler.
Süper Ligi “dar” bir kadro ile yürüten ve üstelik Smart’tan yoksun Lefke, son haftalardaki maç trafiğinden kaynaklanan “yorgunluğu” nedeniyle kaldıramamış olacak ki, takım olarak organize olamadı. Bu çerçevede, Kasım ve Sherman ileride top tutamadı. İkinci bölge oyuncuları da bu nedenle hem destek veremedi, hem de ceza alanı civarında çoğalıp pozisyon üretemedi. Hatta, Ahmet Sönmez’in atılması ile on kişi kalan rakibi karşısında, ilk devre gol pozisyonu bile bulamadı.
Lefke ikinci devrenin başında, müdafaayı ileride kurup oyunu rakip alana yığdı. Ancak Sherman’ın atılması ile “sayısal” denge kurulunca, “oyun da” dengelendi ve Lefke gibi, Doğan’da pozisyon üretmeye başladı. Ancak Jose, bunlardan yararlanamadı. Üstelik Doğan, Kasım’ın ayağından, maçın neticesini belirleyen golü 88. dakikada yedi.
Hakem Hakan Muhtaroğlu, maç boyunca ne İsa’ya, ne de Musa’ya yaranamadı. Buna mukabil, maçın kaderini etkileyecek önemli bir hata da yapmadı.
