Bazen yalnız kalmak istersin;
***
Etrafında gereksiz kalabalık…
Gereksiz telaşlara bürünmüş yüzler
Görmez olmuş masum gözler
Feri sönmüş bakışlar
Geriye dönüp baktığında kırıklanmış hayaller.
Bitirilmiş umutlar…
Kağıt parçaları ile doldurulmuş mutluluklar
Çaresi olmayan dönüşler.
Yapacak bir şey yok!
Büyümüş bedenler de, küçülmüş sevinçler.
Bazen yalnız kalmak istersin
***
Bir kuşun kanadında uzaklara gitmek
Çocukluğuna seyahat etmek
O tasasız yıllara
Masum yüreklerde konaklamak
Arkanda ne bıraktığını düşünmeden
Akşamın ne zaman olacağını hesap etmeden
Günü bölmeden, mecburiyetlere
Üstünün kirleneceğini düşünmeden
Dokunabilmek her şeye
Bir çocuk masumiyetinde gülebilmek
Paylaşırken en sevdiği pamuk şekerini
Hayallerine yüklemek en güzel oyunlarını
Kirletirken ellerini toprakta
Yüreğinin temizliğinde saklayabilmek ruhu
Bazen yalnız kalmak istersin
***
Aşık olmak en safından
Bir çocuk olmak en utangacından
Çiçek çiçek açıp
Buram buram kokmak
Çıplak ayakları ile
Özgürce koşabilmek
Mavi gökyüzünde
Uçurtmalara bırakmak özgürlüğü
O küçüçük yüreği ile
Avazı çıktığı kadar bağırabilmek
Türküler söylemek hep bir ağızdan
Masallarda,
Öykülerde değil
Her an yaşayabilmek çocukluğu
Bazen yalnız kalmak istersin
***
Hiç büyümek istemezsin
Hep çocuk kalabilmek için.
Ama;
Büyüdün,
Her şeyi öğrendin;
Yaşamayı öğrendin
Zorlukları öğrendin
Düşüp kalkmayı öğrendin
Kazandıklarını kaybetmeyi öğrendin
Zamanın insanı nasıl değiştirdiği öğrendin
Kazandığın dostlukların ne kadar değerli olduğunu öğrendin
İnsanların acımasızlığını öğrendin
İki kuruşun onur’dan daha önemli olduğunu öğrendin
Aslında,
Gökyüzünün çok uzak olduğunu öğrendin
Bulutların yalan yağmurla yüreğini ıslattığını öğrendin
Tek bir şeyi öğrenemedin üstadım;
“Çocuk kalabilmeyi “
Tek bir şeyi kaybettin üstadım;
“Çocuk ruhunu”
Bakma şimdi böyle yüzüme;
Dün bitti
Yarın Allah kerim
Sevincim sizlere ömür
Gülüşüm saklanmış ağız kenarlarımda
Sustu yüreğim
Uyumaz oldu çocuk gözlerim…
Artık!…
Bırakın beni!…
Gerçekten yalnız kalmak istiyorum.
Yasaklı yarınlarda,
Çocuk kalmak istiyorum.